Suriye’de başlayan katliamın üçüncü yılındayız. Oradan yükselen çığlığı dünya henüz duymadı.

O çığlıklar daha çok da kadın ve çocuklara ait.

Suriyeli öğretmen Fatma Hanım İstanbul’da hitap ettiği kadın gruplarına, “Suriye’de en âdi ve en çirkin yöntemlere başvuruluyor, kadın ve çocuklar silah olarak kullanılıyor” diyordu.

Fatma hanımın Suriye’de yaşanan acılara dair anlattıklarına yürekler dayanmıyor.

Suriye’de erkekler mücadele veriyor, yaralanıyor, işkence görüyor, şehit ediliyor. Kadınlar ve çocuklar ise erkeklerin direncini kırmak üzere rejim güçlerince tecavüze uğratılıyor, öldürülüyor.

Sağ kalan kadınlar, öldürülen eş ve çocuklarının görüntülerini bir ömür hafızalarında, derin yaralar açmış acıları ise yüreklerinde taşıyacaklar.

Fatma Hanım, “Suriye’de kurşunla öldürülenlere ve öldükten sonra vücudu tek parça halde kalmış kişilere gıpta ile bakılıyor” diyordu.

Suriyeli kadınların çığlığını öncelikle Türkiye kamuoyunu, peşinden de dünyanın dikkatine sunmak üzere bir platform oluşturuldu.

”Suriye Kadın Çığlığı Platformu”nun emektarlarından ve Deniz feneri Derneği’nin en kıdemli çalışanlarından Sema Gezgin’in destek çağrısı yaptıkları kuruluşlara gönderdiği notlarla satırlarımıza son verelim;

“Derneğimiz Suriye’nin içinde bulunduğu savaş hali sebebiyle bölgeden ülkemize misafir olarak gelen mağdurlara yardımlar yaptığı gibi, Suriye içerisine de yardımlar ulaştırmaktadır.

Bu çerçevede Dernek olarak Suriye’nin durumu hakkında halkımızın daha da bilgi sahibi olması ve bölgeye yardımlarını arttırmaları için 2013 yılı Ocak ayından itibaren Suriye farkındalık toplantıları düzenliyor, organizasyonlara katılıyoruz.

Toplantılarımızda Suriye’den gelen iki hanımın anlattıkları ve yine Suriye’yi konu alan bir belgesel sunumu yer almaktadır.

Bu toplantılarımızın sonucu olarak ziyaret ettiğimiz çeşitli Sivil Toplum Kuruluşlarının hanım temsilcileri ile ‘Suriye için neler yapılabilir’ yönünde görüşmeler yaptık.

Bu çerçevede birlikte hareket etmek için Suriye Kadın Çığlığı Platformunu kurduk. Bu platformda sayıları gün geçtikçe artan Sivil Toplum Kuruluşlarının kadın temsilcileri yer almaktadır.

Platform olarak Suriyeli kadınların ve çocukların sesini Türkiye’nin duymasını, bu hususta halkımızın daha duyarlı hale gelmesini ve bu hareketin yardıma dönüşmesini hedeflemekteyiz.

Bu çerçevede konuyu, platformda yer alan tüm derneklerden birer temsilci ve Suriye’den gelmiş olup Türkiye’de yaşayan iki hanımla birlikte Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’ye arz etmek istiyoruz…

Bizler ilk etkinlik olarak ‘Suriye Farkındalığı’ oluşturmak adına 12 Mayıs’ta bir “uçurtma şenliği/özgürlük oyunu” organize ediyoruz. Türkiye genelinde yapılacak bu etkinlikte uçurtma satışı da yapılacaktır.

Bu Platforma dahil olmak ve şenliğimize destek vermek isterseniz ekibinizle birlikte sizleri de aramızda görmek bizleri mutlu edecek. ( Lütfen bizimle iletişime geçiniz.)

Hayırda buluşmak ümidiyle..

Suriye Kadın Çığlığı Platformuna Destek Veren Kuruluşlar;

•        Hür-DER

•        Gönülver Derneği

•        Gönül-Der

•        Gönenli Mehmet Efendi Vakfı

•        Doğu Türkistan Maarif Derneği

•        Deniz Feneri Derneği

•        Aydost Hanımlar Girişim Grubu

•        Yağmur-Der

•        Deva Vakfı

•        YEK-Der

•        Köprü-Der

•        Süreyya-Der

•        Uluçınar Vakfı

•        ÖNDER İmam-Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği

•        ÖNCÜ GENÇLİK SPOR KULÜBÜ

Not. Suriyeli Fatma Hanım, 4 Mayıs Cumartesi günü Konya’da bir grup duyarlı hanımla bir araya gelecek ve onlara Suriye dramını anlatacak. Dr. Senai Demirci beyle birlikte benim de katılacağım programa bütün Konyalıları davet ediyoruz.

gumuslale@gmail.com