Lütfi AYHAN
SAVAŞ DA KÖTÜ AMELİYAT DA... YA KANSER?
Rabbimizin insanlara gönderdiği son din İslama göre “asıl olan barış” dır. (Eğer onlar barışa yanaşırlarsa, sen de yanaş ve Allah'a güven..” (Enfal), bununla birlikte din, can ve mal güvenliğini sağlamak için savaşa da izin verilmiştir. Konu ile ilgili onlarca ayet vardır yüce kitabımızda:
a-“Gerçek müminler ancak, Allah’a ve Peygamberine inanan, sonra şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihat edenlerdir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir” (49/Hucurat/15).
b-“İman edip hicret eden ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihat edenler, Allah katında en üstün mertebeye sahiptirler. İşte onlar, kazançlı olanların ta kendileridir” (9/Tevbe/20).
Dünyada savaşın olmadığı bir asır, kanın dökülmediği bir yıl yoktur. Her dönemde, her dinde, her coğrafyda ve her kültürde savaş vardır. Dine dayalı olmayan toplumlarda savaşın şeklini, toplumlar veya o toplumları yöneten idareciler belirlerken, dine dayalı olan toplumlarda ise bu şekli “din” belirler. Onun için her dinin kuralları içerisinde savaşlar ve savaşlardan bahseden bazı hükümler bulmak mümkündür.
Dinleri savaşların ve kanın müsebbibi gören ideolojiler, (kominizim, faşizm ) devlet olunca dinlerin sebep olduğu savaşlardan fazlasını çıkartmışlardır. Tüm bunlar gösteriyor ki savaş (elbette güzel bir olay değil ama ) insanlığın maalesef ayrılmaz bir parçası. Müslümanlar ve İslami devletler mümkün olduğunca savaştan kaçınacak, lakin son raddeye gelindiğinde de, “ vira bismillah” deyip cihada çıkacak. Böyle olursa dünyada barış hâkim olur. Bunun canlı kanıtı Peygamberimiz (sav)dönemidir. “Asl olan barıştır” Ama peygamberimiz hayatında birçok savaş/cihad yaptı. 13 yıllık devlet (Medine dönemi) döneminde çok az bir zayiatla(iki taraftan ölenler 1000 den az) Arap yarımadasının tümüne hâkim oldu.
DAHA FAZLA MÜSLÜMAN KANI DÖKÜLMESİN DİYE…
Kahraman Mehmetçiğin Fırat’ın doğusundaki Barış harekâtının kutsal bir amacı var: Dünyanın en zalim, en katil devleti olan ABD ile dünyayı ve tüm insanlığı, elindeki parasal imkânlarla ve iletişim vasıtaları ile kaosa, yok oluşa sürükleyen İsrail’in elinde bir oyuncak haline dönüşen PKK /YPG nin çanına ot tıkamak. Birinci dünya savaşında Osmanlıyı parçalayarak, O’nun içinden 30 yakın devletçik çıkaran “gavur” taifesi bu günlerde O, otuza ‘a yeni otuzlar eklemek istiyorlar. (kendileri ise sürekli birleşiyorlar. Mesela AB bir çok devletin bir arya gelip kurduğu bir birlik, ABD 52 devletin/eyaletin birleşmesi ile kurulmuş büyük bir devlet,Rusya aynen öyle, Birleşk krallık (ing) ha keza) Bu parçalanmalar devam ettikçe Müslüman kanı daha fazla dökülecek.
Türkiye’nin, (Mehmetçiğin) Suriye’nin kuzeyine yaptığı operasyonun gerçek amacı bu… Eğer bugün ABD nin bölgedeki “zehirli kaması” olan YPG ye engel olamazsak, yarın daha büyük gaileler, başta Türkiye olmak üzere tüm ümmeti bekliyor olacak.
Bu operasyonun asıl amacı bu iken, pkk ve türevleri başta Kürtler olmak üzere bol bol müslüman kanı dökerken tek kelime etmeyenler şimdilerde işgüzarlık yaparak, “savaşa hayır, barışa evet…” “ne işimiz var bizim Suriye de?”(ABD’nin, Rusuyanın Fransanın İranın ne işi var demez bu güruh ) “ABD yi kızdırmayalım” “Mehmetçiğin kanı kimler için akacak…” Gibi görünürde masum, özünde ise şimdiye kadar dökülen Türk, Kürt, Arap kısaca ümmet kanını perdeleyen ve bundan sonra dökülecek kanlara da yol veren açıklamalar yapıyorlar. Bu serzenişler hem samimiyetsiz, hem de hayatın akışına zıttır.
Evet savaş arzu edilen bir hadise değil İslamiyette, Evet kanın dökülmesi, şehirlerin yakılıp yıkılması, evlerin harap olması... Kötü bir şey, lakin düşman acımasız ve pervasız ise, sürekli çoluk çocuk bebek öldürüyorsa, gavurla işbirliği yapıp islam diyarlarının parçalanmasına sebep oluyorsa... Operasyon kaçınılmazdır. Tıpkı bir organımız kanser-kangren olunca ilk bakışta çok kötü olan ameliyata mecbur kalınması gibi
Rabbim ümmet-i Muhammed’e ve tüm mazlumlara merhamet etsin. Mehmetciğimize, Ordumuza Nusret nasip etsin. Âmin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.