Mümine göre "Recep"

Betoniste göre "Tayyip"

Batı'ya göre ise "Erdoğan"dır.

Nizâmsızlığın nizâm hâle geldiği, azınlığın ekseriyete tahakküm ettiği, kravatlı haramîlerin bininin bir para ettiği bir dünyada mütehakkim ve mütecâvizlere karşı yekbaşına "sıkılmış bir yumruktur" Recep Tayyip Erdoğan...

Sıkılmış bir yumruk; üstelik kuvveden fiile bir türlü geçemeyen yarı aciz değil; bilakis rotatif misâli her dâim hükmünü icrâ eden bir yumruktur!

Yerleşik malûl düzene ve fikir, zikir ve tatbikat sahasında cirit atan insan elbisesi giymiş haşerelere her defasında "Tatar Ramazan'dan mülhem bir disiplin ve "ben bu oyunu bozarım" diskûruyla gözü kapalı dalmaktır Recep Tayyip Erdoğan!

Sui generis bir üslûptur. Mazluma karşı "Kur'ân", yedi başlı ejderhaya karşı "van münüt", eşkıyaya karşı "tas getir ulan", mavalcı ve terâneci sevimsiz apolete karşı "kes ulan"dır.

Herkesle anladığı dilden konuşmaktır. Tecâhülü ârif sanatından da istifade ederek "denize dökme" hüsnü kuruntusu yüzünden Hüsnü'ye en hüsnü tabiriyle "Hüsnü, lan sen gerizekâlı mısın?" diye suâl etmektir.

"Velkam, hav ar yu?" dışında tek kelime yabancı lisân bilmediği hâlde, Batı'ya Türkçe öğretip giriş gelişme sonuçtan mürekkep kompozisyon yazdırmaktır!

Kimyagerdir; siyâsî partilerin ve muarızlarının DNA'sını bozmaktır! Muhâlefetin hâl-i pür melâli tepkimesinde katalizör vazifesi deruhte etmektir! Periyodik cetveldir; mecliste "şımaranları" teker teker cetvelle hizadan geçirmektir! Farmokolojik bir ihtilâldir. İlaç baronlarını hesap makinesiyle dövmektir!

Matematikçidir; "Dünya>5" kuramının müessisidir. Matematiğin Nobel'siz kralıdır!

Fizikçidir; Dünya'nın ağırlık merkezini kendisine doğru çekmektir. Apsisi, ordinatı, orjin noktasını tekmilini birden "bir gece ansızın buraya gelin" deyip ayağına çağırmaktır!

Felsefede fena hâlde bocalamadır. Oportünizmden, pragmatizmden, rasyonalizmden, hedonizmden, Epikürizm'den hiç çakmamaktır! Makyavel'in Prens'iyle hiç ama hiç anlaşamamaktır. Aristo ve Platon'a "ananızı alın da gidin" demektir.

Nikâh memurudur; biyoloji ve istatistik biliminden aldığı yetkiye dayanarak Doğu'nun akl-ı pirânesi'yle Batı'nın bikr-i fikrini evlendirip ondan en az üç çocuk yapmalarını istemektir!

Entelektüel bir ıkıntı, epistomolojik bir sıkıntıdır!

Müminin duasında, "sümüklü"nün bedduasında belirtili nesnedir.

60 derecede "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" markalı pazar malı deterjanla yıkanan "partikülar gömleğini" çöpe atıp en fiyakalısından XXL beden "globalizm gömleğini" giymektir.

Bak açarım kapıları haa" metolojisidir!

"Adam gibi adam" totolojisidir.

"Uzun Adam'ın lâneti" mitolojisidir.

Yeni anayasanın dibâcesi, "vatan ve millet aşkı" kitâbının şirâzesidir.

Afrika acısıyla caka satıp hümanizma namına racon kesen kibarlık budalası Fransız'ın üzerine Kasımpaşa'nın lânetidir!

Tarihi senfonik bir "mehteran"; enerjisi nükleer santralden neşet etmiş bir "cereyan"; hizmeti didaktik bir "heyecan"; öfkesi epik bir "galeyan", sitemi satirik bir 'feveran"; kavgada kudretli mi kudretli bir "küheylan"dır.

Medusa'nın lânetidir. Sırlı bir camdır; ona baktığında kendini görmektir. Haramzâdeye göre hırsız; dürüste göre dürüst; bebek katiline göre bebek katili; bezirgâna göre bezirgândır. Tek adam dönemine methüsenalar dizen statükocu angut moniste göre ise diktatördür.

Göç yollarında "asayiş", Avrupa yıllarında "küşayişli" bir "bekleyiş"tir. İpek yolundan "övgü" ve "sitayiş", eski dostlardan "sövgü" ve serzeniş duymaktır!

Kendisine kleptokrat diyen demokratları Hipokrat yeminiyle tedavi edeceğine dâir ahdetmektir.

Dünya'nın kendisi için yaratılmış olduğunu düşünen, özür dilemeyi zûl addeden ve tarihinde hiç kimseden özür dilememiş olan "üstünlük" ve "seçilmişlik" zehâbına kapılmışlara "özür diliyoruz" dedirtmektir.

"Define avcıları"nı avlamaktır. Nantes Buyruğu'ndan anlamayan "korsan define arayan hendekçilerin" ciğergâhını AK-47 fişeğiyle delip onları kazdıkları çukura gömmektir.

Dilenci Tarikatı müntesibi "abi" ve "ablaları" Alman Hans'la Amerikalı George'yle hemdem yapmaktır! "Can" isminin etimolojik itibariyle John'dan geldiğini lengüstik olarak ispatlamaktır.

Zümrüdü Anka Kuşu'dur, küllerinden yeniden doğmaktır! B plânıdır; "muhtar yapmazsanız ben de devlet başkanı olurum" omuz silkmesidir.

Satvetlidir; saffetlidir; ülfetlidir; heybetlidir; şerbetlidir; hatiptir; imâm hatiplidir. Beceriksiz, sünepe Robert Kolejli'nin karşısında imânla hemhâl olmuş imâm hatipli basiretidir!

Bursa'dır; Basra'dır; Bosna'dır. Arlıdır; atarlıdır; icâb ettiğinde Katarlı'dır.

Vaveylacı bir yeşilaycıdır. Camelist gençleri onun (Camel sigarası) zararlarından uzak tutmaya çalışmaktır.

Müşfiktir. Seleflerinin halaskâr diye telâkki ettiği ve havalimânında kırmızı halıyla karşıladığı IMF'nin saçlarını okşayarak "harçlığın var mı delikanlı" diye sorma şefkâtidir.

Kredi derecelendirme kuruluşlarına not vermektir; Nato'ya nota vermektir. Şapkadan tavşan çıkarmaktır; ayakkabı kutusundan köprüler, havalimanları, helikopterler, tanklar çıkarmaktır.

Hısmına mert, hasmına dert, bir kısmına ise çok serttir. Hortumcuları hortumla kovalamaktır! Bir hafta sonrasında "ilerici, durendiş ve çağdaş" iktisat profesörü başbakanın bile doların ne olacağını bilemediği bir ülkede 2023, 2071 vizyonunu getiren "gerici yobazdır."

Ters adamdır; CHP ile HDP'yi kafa kafaya tokuşturmaktır. Bahçeli'ye "titre ve kendine gel Türk" deyip onu hizaya getirmektir. Kâinat imâmı muhterem Fetullah Hoca Efendi Hazretlerini(!) Fetoş'a çevirmektir!

Âmildir, kâmildir; murâd-ı ilâhiyenin canlı kanlı hamilidir.

Futbolcudur; kaleciyle topu ters köşelere yollamaktır; taktikten ve dar alanda kısa paslardan hiç çakmamaktır; tek başına herkesi çalımlayarak gole gitmektir! Dünyaya "ben tek siz hepiniz; beşte devre onda biter" meydan okumasıdır!

Ehl-i adâvet muvacehesinde Yaradan'a dehâlet etmektir. "Kill Erdogan" karşısında "lâ tahzen innallâhe meanâ"ya iltica etmektir. Gelen geçen herkese eğilip bükülen hacıyatmazlara "biz ancak rükûda eğiliriz" diskûrunu öğretmektir!

Batı'nın heyûlâsıdır; dudak uçuğudur; korkudan onları tremor hastalığına dûçar etmektir. Avrupa'daki her seçime korsan aday olarak girip hatırı sayılır oy almaktır.

"Bildiği bütün puştlukları yapanlar" ceteris paribus yöntemiyle sabit tutulursa ülkeyi yek başına muasır medeniyetler seviyesine çıkmaya muktedirdir!

"Örümcek kafalıların" "aydın kafalılara" galebe çalmasıdır. "Örümcek ağları"ndan "demiryolu ağı" örmektir. Kimsenin görmediği ama marşlarda sıkça bahsi geçen "demir ağlarla ördük anayurdu" ütopya-mitoloji halitasına pejoratif bir tebessümdür.

Recep Tayyip Erdoğan, sevenleri için de bir korku; bir endişedir. "Ya ondan sonra her şey eskisi gibi olursa", "Ya ondan sonra onun gibi birisi daha gelmezse" korkusu ve endişesidir!