Soru biraz ilginç geldi öyle değil mi? Nerden çıktı şimdi bu soru dediniz. Sonra da gerçekten bizim muhtarın adı neydi dediniz.

Ben söyleyeyim mi ben de bilmiyorum. En son mahalle muhtarımı 9 ay önce görmüş olabilirim. Şahsımıza ait imza karşılığında gönderilen devletin gönderdiği evraklar eve geliyor. Biz olmadığımız için muhtar beyimizin dükkanına veriliyor. En son bu şekilde muhtar beyi gördüm.

31 Mart 2024 tarihin de yapılması planlanan yerel seçimler de muhtar olayını kaldırmalarını talep etmek için bu yazımı oluşturuyorum. Türkiye de 50 binin üzerin de muhtar olduğu biliniyor. Sizce de muhtarlarımız bulundukları çevreyi tanıyor mu?

Soruyorum sizin muhtarınız sizi tanıyor mu?

En son yine seçim vaktin de mahalleler geziliyor. Mahallenin yolundan, çöpünden, halkın maddi manevi sıkıntılarından öncelikle muhtar sorumludur.

Sizin muhtarınız sizi bu şekilde takip ediyor mu? Bilindiği üzere her seçim arifesi ve seçim günü özellikle küçük beldeler de muhtarlık kavgaları maalesef ölümle bitiyor.

Sizce neden? Bu kavga eden insanlar gerçekten mahallesini, köyünü, şehrini düşündüğü için mi komşusunun canını alıyor?

Köyler de muhtarlık işlemleri devam etmesini ama iller de özellikle de büyük şehirlerde bu muhtarlıkların iptal edilmesini talep ediyorum.

Geçtiğimiz aylar da ev taşıma işlemi gerçekleştirdim internet üzerinden bu işlemler gayet güzel bir şekilde yapılıyor. Muhtarlara bir şeyler imzalatmak zorunda değiliz. 50 bin muhtardan söz ediyorum. Cidden ülke ekonomisine büyük külfettir bunlar.

Birçoğu emekli zaten hem emekli aylıklarını alıyorlar, hem muhtarlık maaşlarını alıyorlar, hem iş yeri işletiyorlar daha ne olsun…

Özellikle köyler de sosyal projeler adına elbette muhtarlarımızın olmasını isterim. Bu şahıslarında halktan değil devletimizin hiç tanımadığı bir personeli göndermesini isterim. Tarafsızlık adına yapılmasını isterim tüm işlerin. O zaman muhtarlık için savaş olmaz. Devlet kendisi atar muhtarını.

Devlet dairelerin de bile bir kişinin yapacağı işi şu an dört, beş kişi yapmıyor mu? Sistem bu şekilde gelmiş ama artık bu şekilde gitmemeli. Herkes bir dünyanın daha var olduğunu unutmamalı.

Kimler öksüzü, yetimi gözetiyor?

Kimler benim evladımın hakkı yok şu çocuk girsin işe onun hakkı diyebiliyor!

O kadar az kişi çıkar ki bu 82 milyondan. Sözde hepimiz elhamdulillah Müslümanız öyle değil mi?

Şimdi soruyorum sizlere muhtarlarımıza da layığı ile kan ter için de çalışıp. Köyünün, mahallesinin tüm sorunları ile ilgileniyor musunuz? Canı gönülden ben bu maaşı hakkım ile alıyorum diyorsanız helal olsun diyorum.

Buradan da Yüksek Seçim Kuruluna yine de muhtarlık standartlarının değişmesi için talepte bulunmak istiyorum.

İller de muhtarlara gerek yok. Halk kendi işini kendisi gayet güzel görüyor. Köylerde de devlet eliyle atama olsun kimse kimseye kırılmasın olsun bitsin vesselam.