Makam Sahiplerine..!

Makam Sahiplerine..!

 

Kötülük de insanlar için iyilik de.

Günah da insanlar için sevap da.

Haram da insanlar için helâl de.

Çünkü insanda nefis var.

İnsan bunlardan hangisini kendisine yakıştırıyorsa onu yapar.

Bazı nefisler vardır kötülüklere gark olmuştur, kimileri de harama.

Bazı insanlar haramlar içinde yüzer yıllar boyu.

Belki ölürken de o haram üzere ölür.

Bazıları anlar nefsine yenildiğini hemen Allah tealanın rahmetine sığınarak af ve mağfiret diler.

O’ndan af dilerken önemli olan nedir bilir misiniz?

Önemli olan insanın yaptığı hataları, haramları kabul ederek pişman olması, tevbe etmesidir.

İşte bu büyük bir erdemliliktir.

Bir insan yaptığı hatalardan dolayı toplumdan dışlanıyor ya da onun gıybeti yapılıyorsa bu, o toplumun henüz yeteri kadar olgunlaşmadığının bir göstergesidir.

Kimi insanlar vardır, içi başka dışı başkadır.

Belki iyi bir kul olduğunu göstermek için namaz kılar. Hatta göstere göstere. Herkes de sanır ki o, kemale ermek için çaba sarfeden bir derviş.

Belki de adı Peygamber adıdır.

Gülücükler dağıtarak şen gözükmeye çalışır.

Kendince toplumu aldatır ama bir taraftan da makamının ağırlığında ezilerek hak yemeyi marifet sanır.

Kimi idareciler vardır ihalelerden kendine pay çıkartır.

Kimi müdürler de vardır şehvetine yenik düşer.

Bazı yöneticiler, kendi altındakileri ezmek için onların açığını bulur, devre dışı bırakır.

Aslında bunlar kısacık dünya hayatında kendilerini bir parça mamur etmiş olabilirler ancak ya öte taraf ne olacak?

Orada nasıl hesap verecekler?

O makamlar halka hizmet için vardır.

Halkın yararı için vardır.

Sen ki o makamı kendi nefsin için kullanıyorsun, cebine cukkaları indiriyorsun, peki, milyonlarca kişinin hakkını nasıl ödeyeceksin?

Öte tarafta makam olmayacak.

Rüşvet de geçmeyecek.

Hele hele ihale hiç olmayacak.

Orada sana koca bir defter sunulacak ve hesaba çekileceksin.

Aldığın nefesin, sarf ettiğin sözlerin, yaptığın her iş ve icraatın hesabını vereceksin.

Boynuzsuz koç nasıl boynuzlu koçtan hesabını soracaksa, bütün vatandaşlar da makam sahiplerinden hesap soracak.

O makamın hesabını hakkıyla verebiliyorsan ne mutlu sana.

Ya veremiyorsan..!

Vay haline senin…

Makam sahipleri aldıkları maaşların hakkını kuruşuna kadar vermeye hazırlansınlar.

Harama tenezzül etmesinler.

İhaleleri kendilerine yüzdelik alarak peşkeş çekmesinler.

Emri altındaki kişileri şehvetleri için kullanmasınlar.

Kimseyi de ezmesinler.

Bunlar benim temennilerim değil.

Bunlar yüce dinimizin emirleri.

Sanmasınlar ki, makam öbür tarafa da gidiyor.

Makam burada kalır, defter öbür tarafta açılır.

Her makam sahibi, defteri açıldığında karşılaşacaklarını düşünerek hareket etsin.

Yapılacak bütün işlerin hesabının verileceğini göz ardı ederek hayat sürenlerin vay haline!

Büyük küçük her şeyin yazılı olduğu amel defterimiz elimize verildiğinde durumumuz nice olacak?

Düşündük mü?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum