Demliyazılar
Kürt Ali
Bu yazımızda size farklı bir portreyi tanıtacağım.
Aslında Türkiye’nin görünmesi istenmeyen bir yüzünü tanıtmak istiyorum.
Yazımızın kahramanı; Kürt Ali.
Kendisi Hakkâri Şemdinli'de doğmuş, büyümüş bir delikanlı.
Efendi mi?
Efendi.
Dürüstü mü?
Dürüst.
Vatanını seviyor mu?
Seviyor.
Sadece özellikleri bununla da kalmıyor Kürt Ali’nin.
Ta Hakkâri’den Rize’ye gitmiş hafız olmuş.
Allah vergisi bir sesi var.
Kur'an okurken fazlasıyla hakkını veriyor.
Arabî makamında okuduğu Kur'an insanı mest ediyor.
Hele ki, Haşr süresinin son ayetlerini okuduğunda tarifsiz bir lezzete gark oluyorum.
Sanki o ayetleri tane tane okudukça ben Rabbim’in karşısında zerre kadar ufaldığımı O’nun da ne kadar yüce bir varlık olduğunu anlıyorum.
Bu Kürt Ali, mahallemizin camisinde gönüllü olarak görev yapıyor.
Yeri geliyor imamlık yapıyor, yeri geliyor dakikalarca süren Arabi ezanını okuyarak mahallemizi o naif sesiyle çınlatıyor.
Ama onun asıl görevi mahallemizin çocuklarıyla ilgilenmek.
Her namaz sonrası bakıyorum yanında çocuklar toplanmış, onun gözlerinin içine bakıyorlar.
O sert görünüşünün altındaki hilmi tüm çocuklar biliyor.
Bu çocuklar sadece Doğulu vatandaşlarımızın çocukları değil, her bölgeden gelmiş anaların, babaların da çocukları.
Hiçbir çocuk Ali Hocalarını Kürt diye dışlamıyor, hocaları olduğu için bağırlarına basıyorlar.
Ne mutlu ona ki bu dünyadaki tek gayesi alnı secdeli, ağzı Kur'an'lı çocuklar yetiştirmek.
O, büyükleriyle konuşurken kesinlikle “senli benli” konuşmaktan imtina ediyor ve hep “sizli bizli” konuşarak farklı bir kişilik olduğunu hissettiriyor.
Aslında Kürt Ali’nin en büyük özelliği vatanına sahip çıkması.
O da biliyor bu vatanın bir mozaik olduğunu ve bu mozayiğin içinde Türkler, Lazlar, Çerkezler ve Boşnaklar bulunduğu gibi Kürtlerin de bulunuyor.
Aslında bu mozaiğin tek tutkalı da İslam dini.
Herkes İslam dininin potasında eriyor.
Ben bir Türk olarak Kürt Ali’nin arkasında namaz kılmaktan büyük haz duyuyorum.
Çünkü namaz esnasında ben hiç kimsenin ırkını düşünmüyorum, sadece Allah’ın emrini yerine getirmenin gayreti içindeyim.
Kürt Ali de bunun bilincinde.
Cep telefonunun ekranında tüm samimiyetiyle gösterdiği Türk bayrağında kendi atalarının kanının da olduğunu biliyor.
Hatta kulak tıkıyor kendisine “Niye biji Apo demiyorsun? “ diyenlere.
Sadece bununla da kalmıyormuş bazı provokatörler.
Neden Kürtçe konuşmuyorsun diyorlarmış.
Ama o Kürt Ali aldırmıyor.
Çünkü biliyor ki bunların amacı Kürtçe konuşmak değil.
Bu ülkede kimse kimseye neden Kürtçe konuşuyorsun deme hakkına sahip olmadığı gibi neden konuşmuyorsun demeye de hakkı olmamalı.
İşte olması gereken bir durumla karşı karşıyayken yılların vermiş olduğu yanlış politikalar ve araya nifak sokmalar sonucu bu durum bize farklı gibi geliyor.
Ne kadar acı değil mi?
İşte Kürt Ali de bu farklılığı arz eden bir kardeşimiz.
Allah kendisinden razı olsun.
Böyleleri olduktan sonra bu vatanın evlatları kolay kolay bölünemez.
Bölünmesi de mümkün değil.
Umarım ki, bu farklılığı çekemeyenlerin de akılları başlarına gelir.
../…
Ha bu arada Kürt Ali bu yazıları okurken şunu da kulak ardı etmesin.
Bu kadar övgünün yanında bir de serzenişimiz olsun.
Kürt Ali’nin hafızlığı var, bu hafızlığı pekiştirmesi için Arapçayı da en kısa zamanda öğrenmeli.
Arapçasız hafızlık tuzsuz çorbaya benzer, tadı olmaz.
İnşallah Hafız Ali de tez zamanda Arapça öğrenmeye başlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.