Barınaklar Hayvan Severlere Bağışlansın

Hayatın nasıl çıkmazındayız böyle, sağımız solumuz adeta mayın tarlası gibi her an bir mayın yanı başımız da patlayacakmış gibi yaşıyoruz.

Özgürlük sandığımız bir çok şeyin aslında bencillik olduğunu yaşayaraktan anlayan nesil olduk. Oysa yaşamdan öte tecrübeler eşliğin de hareket edilse bu kadar absürt işlere bulaşmadan hayatın tadına varabilirdik.

Sağı solu karıştırdık yetmedik; fakir, zengin diye insanları ikiye böldük. Görüş ayrılıklarının olması aslında toplumun kültür yapısı ile alakası olup bunun da zenginlik olduğunu kavrayamadık.

Bir tarafta hastane de hastasına dayak atan sağlıkçılar, diğer tarafta canice masum canlıları darp edenler, diğer tarafta köpeklerin saldırısına mağdur olan çocuklar ve yetişkinler. İkisinin ortasını bir türlü bulamadık. İşin garip tarafı da gerçekler karşısında sadece tek tarafı savunabildik.

Dinin gereği gibi yaşayıp toplum da ters işler yapan kimse görmedim. Bu olumsuz olaylar da her zaman Diyanet İşleri Başkanlığının önderlik etmesini toplumun refahı için müdahale de bulunması gerektiğini söyleyebilirim.

Gerek dini, gerek ilmi eksiklikler neticesin de yaşanan tüm olaylar ciddi manada haleti ruhiye bozukluğuna sebebiyet veriyor. Bu eksiklikler her geçen gün daha da sorun teşkil edip toplumun refahını engelliyor.

Eksiğiz, maalesef ki kimse bunu kabul etmiyor. Sokak çocuğu nasıl yoktur diyorsam, sokak hayvanı da yoktur! Olmamalı da! Varsa da bu ülkenin geri seviye de olduğunun göstergesidir. Sokak hayvanı yoktur her canlının bir sahibi, bakanı vardır.
Sokak canlıları insanlar gibi düşünemez, dost düşman ayırt edemez. Bunun neticesinde maalesef ki masum kimselere zarar verebiliyor. Benim çevrem de sokak canlılarından geçilmiyor, çocuklarım tek başına evimin karşısında ki parka çıkamıyor, okullarına tek başlarına gidemiyorlar. Bizim zamanımız da sokak köpeği yoktu. Her köpeğin sahibi vardı. Evinin önünden bahçesinden ayrılmazdı.
Dikkat ettiğim bir hususta şu köpeklerin bulunduğu ortam da kediler yok. Neden kimse kediler nere de diye arama yapmıyor.

Köpekler çocukların oyun parkının etrafın da besleniliyor. Çiğ et ve kemik ile beslediklerinden köpekler yırtıcı etrafsa yaz ve kış çok pis kokuyor.

Köpekleri besleyen köpek dostları o mahalle de oturmadıklarından için de bulunduğumuz durumu anlamaktan yoksunlar.

Hayatı bir diğer mümin kardeşine zehreden insan olmak ve sonra köpek beslemekten göğüsü kabarmak. 1 kilometrelik okula arabayla gitmek sebebi köpeklere meze olmamak için. Her gittiğimiz de köpekleri görmemek için dua ediyoruz. Korku ile yaşamak ve buna zorlanmak. Nasıl bir vicdan…

Kış geldi belediyelerden barınaklar alınıp, hayvan severlere verilsin onlar ilgilensin, evine alan alsın almayan gidip orda baksın bizler de yardım edelim. Çoluk çocuk sokakta özgürce yaşayalım. Türkiye de herkesin elin de bir sopa öyle yürüyor herkes yolda.

Soruyorum o imrenilen Avrupa da sokaklar da köpekler böyle başı boş geziniyor mu? Önlerine attığınız kemikler çocuk parkının etrafın da bulunuyor mu?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum