Aslan DEĞİRMENCİ
Kılıçdaroğlu Nasıl Başbakan Olur?
CHP'nin 33. Olağan Kurultayı'nda tek aday olarak seçime giren İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkan seçildi.
Şimdi tercih kendisinde;
Ya Genel Başkan olarak kalır ya da Başbakan olmak için mücadele verir…
Kurultayı sizler ekranlardan (!) bizler salondan takip ettik.
Nasıldı sorusuna herkesin bir cevabı var.
Bildik sahnelerin dışında bir kurultay izlediğimiz doğru…
Ancak Ergenekon avukatlığından vazgeçilmediği de ortada…
Kılıçdaroğlu konuşmasında üstü kapalı da olsa Ergenekon’a selam göndererek,
İktidara geldiklerinde ETÖ'cülerin yargılandığı özel yetkili mahkemeleri kaldıracakları vaadinde bulundu.
‘O’ bu açıklamaları yaparken, Ergenekon sanıklarının görüntüleri sinevizyon gösterisiyle ekranlara yansıtıldı.
Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Mehmet Haberal'ın tutuklanma görüntüleri de salondaki delegelere gösterilen görüntüler arasında yer aldı.
Yine Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde merdiven altında çalışan başörtülülere sahip çıkacaklarını söyleyerek, sigortalanacakları müjdesini verdi. Ancak örtüsünden ötürü üniversite kapılarından dönen kızların yaşadığı mağduriyete hiç değinmedi.
Yasak yüzünden ellerinden tüm hakları çalınmış mağdurları görmezden geldi.
Türkiye'de demokrasi çıtasını yükseltmek zorunda olduklarını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, bunun formülünü millete sunmadı.
Yeni dönem ile birlikte CHP’nin Kürt sorununu çözme yolunda aktif rol alacağını iddia edenlerin öngörülerini de Kılıçdaroğlu yaptığı konuşma ile boşa çıkardı.
Soruna ekonomik olarak yaklaşan Kılıçdaroğlu, asıl meselenin ana damarlarını görmezden geldi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasında ısrarla siyasi dokunulmazlıkları gündeme getirirken, bürokratik oligarşiye hiç dokunmadı.
Kılıçdaroğlu’nun dış politikada hükümete yaptığı eleştirileri de dikkat çekiciydi.
Kıbrıs konusunda hükümeti ‘vatana ihanet’ ile suçlarken, sorunu CHP’nin nasıl aşacağından hiç söz etmedi.
Özellikle Ortadoğu politikaları konusunda sessiz kaldığı gözlemlenen Kılıçdaroğlu, AB’yi de tehdit etmekten geri durmadı.
AB’yi tehdit etmesi karşısında ülkeye dış politikada CHP olarak yeni bir yol haritası önermemesi de şaşırtıcı bulundu.
AB’yi tehdit eden Kılıçdaroğlu’nun ABD ve terör devleti İsrail’i es geçmesi de elbette manidardı.
Hükümetin anayasa değişikliği paketini de eleştirmeyi ihmal etmeyen Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde 12 Eylül anayasasını değiştirme sözü verdi.
Verdi ama içerik hakkında bilgi sızdırmadı.
Bir ara sözü ara eleman sıkıntısına getirdiğinde yoksa ‘katsayıyı tamamen çözeceğim’ diyecek mi diye beklerken, Kılıçdaroğlu, herkese meslek lisesi kurmaktan söz etti.
Katsayı sıkıntısından dolayı meslek liselerinin boşaldığından habersiz, yeni okullar kurmaktan söz etmesi de bana şaşırtıcı geldi.
Kılıçdaroğlu’nun laiklik konusuna girmemesi artı olsa da, CHP’den siyasi açılım bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattığı kesin.
Böyle Başbakan olunmaz...
Rahşan Ecevit açılımıyla millete gidilmez.
1979’lı yıllardan medet umarak iktidara yürünemez.
Kravat takmayarak, Ecevit’e atıfta bulunarak, kasket takarak,
Milletin gönlü fethedilemez.
Eşini kurultay salonunda unutarak,
Vural Savaş, Kamer Genç, Yaşar Okuyan gibi isimlerle kaynaşarak,
Önder Sav ile yan yana oturarak ve
Malum medya gazıyla coşarak,
Karanlık yapılara selam göndererek;
Başbakan hiç olunmaz.
Bizden söylemesi…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.