İsrail: İtler Girebilir, Hitler Giremez..!

N’aparsınız efendim, burası Türkiye. Herkes Eklemettin Bey gibi tarafsız olamıyor. “Dünyaya bir daha gelebilsem, Hz.Peygamberimize sahabe olarak gelmek isterdim” diyen deli dolu kız Yıldız Tilbe, yine yaptı yapacağını.

Sistemetik olarak, Filistinli müslümanları en vahşi şekilde katleden ve daha da kötüsü bunu kendinde bir hak olarak gören Siyonist İsrail’in, Gazze’de çoluk çocuk demeden katliama girişmesi üzerine Yıldız Tilbe insiyakını orta yere açık etmiş. Hani olmaz bu ya demiş ki:

“Allah Hitler’den razı olsun”

Aslında Tilbe tam böyle demiyor ama derin akıl akıllarda sadece bu tırnak içinin kalmasını başarıyor.

Vallahi, ALlah’ın Hitler’den razı olacağını pek zannetmiyorum ama Yıldız Tilbe’ninde Alman Yahudilerini katlettiği için Hitler’i cennete göndermeye çalıştığını da pek zannetmiyorum.

Yıldız hanımın aslında demek istediği tam olarak şu: Yahu kardeşim; batının onca kıyım ve zulmüne maruz kalmış bir millet olarak nasıl bu kadar gaddarlaşabiliyorsunuz? Böyle giderse sizi ben bile kurtaramam!

Anladın sen oni?

Tabiki anladınız? Sizde, bende, onlarda..! Yani bu söze muhatap olan yahudilerde.

Ama anladıkları işlerine gelmiyor. Zihin konsolu bozulmuş diplomatik zırhlı İsrailli bir memur çıkıp “sanatçı bozuntusu” diye kinini kusabiliyor.

Konsolos bozuntusu...

Bunlara hiç kimse bir şey demeyecek. Hemen antisemitizm diye yaygarayı kopartıyorlar. Cami önünde müslüman döverler, imdat diye bağırırlar. Kundaktaki sabileri uçaklarla vururlar, ama bizimde koşarken ayağımız burkuldu derler.

Derler de derler. Bunlar önce adamı kayığa bindirirler, sonra da derler!

Ama “Bütün Filistinli anneleri öldüreceksin” diyen bayan bir parlementer bozuntusu için milletvekili bozuntusu demezler. Işte böyle adilane oldukları için de İslami değerlerle olan fiili bağlantısı ortada olan Yıldız Tilbe gibi ‘Ortalama Türk’ün isyan ederek söylediği gayri ihtiyari bir söze karşı ayağa kalkarlar ve tabi özür de diletirler.

Ama nereye kadar?

Herkes Ekmelettin değil. Herkes Sisi değil. Herkes İşid değil çok şükür!

Ama Filistin sokaklarından yükselen feryadı hepimiz işidiyoruz! İşittikçede yumruklarımızı sıkıyoruz. Mehmetçik Gazzeye sloganları yankılanıyor kulaklarımızda... Ve inşallah lafzı dökülüyor dudaklarımızdan.

Bunu da iyice İşidin ey kuklacılar. Bütün kuklalarınızın üzerine sifonu çekip sizinle yüz yüze kalacağımız günlerde gelecektir elbet. Sizden bu yaptıklarınızın hesabı tek tek sorulacak. Bunu böyle bilmenizde her hangi bir sakınca da yok.

Adaletin er yada geç çalmayacağı bir kapı yoktur.

Sisilerin, Mübareklerin, Esedlerin ve de ülkemizin kaptan köşküne eklemlemeye çalıştığınız Ekmelettinler sizi bu hesap gününden kurtaramayacak.

Hangi dağa güvendiğiniz tartışılır ama halinize bakmadan gittiğiniz Hasan Dağı’na kar yağacağına kalıbımı basarım. Şöyleki; güvendiğiniz batı medeniyetinin tarihini şöyle hafifçe bir eşelediğimizde Roma İmparatorluğu tarafından darmadağın edildiğinizi görürüz,

Bitmedi...

1290’da İngiltereden, 1492’de İspanya’dan, 1497’de Portekizden... II. Dünya Savaşı’nda da tüm Avrupa olmakla birlikte esaslıca Almanya’dan sürüldünüz, vahşice katledildiniz. Bütün dünya sizi lanetlerken, size uzanan tek şefkat eli olan Türklere karşı bugün göstermiş olduğunuz nankörlük insanın dimağını kurutuyor.

Şunu unutuyorsunuz. Kendilerine güvenerek bugün sayısız katliam yaptığınız batı şemsiyesi, aynı zamanda yahudi soykırım tarihinin ta kendisidir. Islam dünyasında ise böyle bir kıyım olmamıştır. Bunu en iyi siz biliyorsunuz.

Dünyadaki mevcut kurulu düzene göre gardını alan İsrail’in, Titanik vari özgüvenden kaynaklanan aymazlığı, denizler durulmak için dalgalandığında bir hiç mesabesine düşecektir. Hiç bir şey  olmazsa, bazen hesaplanamayan bir buz dağı adamın işini bitiriverir.

Değil Titanic ABD’nin en büyük donanma gemisi olsa, ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır! Nihayetinde İslam denizinde küçük, küçücük bir teknesiniz ve yanlış sularda korsanlık yapıyorsunuz. Statüko yıkıldığında yada bir biririne düştüğünde teknik nakavta kurban gideceksiniz. Çünkü teknik hata yapıyorsunuz! Bitirici yumruğa bile gerek kalmayacak. Malesef merhamet pazarına düşeceksiniz.

Biz yahudi düşmanı değiliz. Ama Yıldız Tilbe’nin dediği gibi siz adamı zorla kendinize düşman ediyorsunuz. Hitler’e rahmet, itlere fatiha okutturuyorsunuz.

Hızlı bir şekilde Hitlerleşme temayülünü tamamlamış bir serüvenin, sonuna doğru var hızla yol alıyorsunuz. Yaptığınız zulümleri görmezden gelmemizi beklemeniz ise ise sizin akli melekelerinizin çoktan çöktüğünün ispatı adeta.

Sahi ey İsrail: Senden neden nefret etmeyelim? Buna tek bir gerekçe verebilen bir siyonist yahudi varsa buyurusun, işte meydan.

Sahi ey siyonistler: Size neden öfke duymayalım?

Not: Ben bir antisemitist değilim.

Not  2: Ben İsrail’e karşıyım.

Not 3: Ben siyonist İsrail’in bizim kutsal topraklarımızda kurulmuş olmasına hepten karşıyım.

Not 4: Ben, Beni İsrail’in bizim topraklarımızda, bizim insanlarımızı katletmesine toptan karşıyım.

Not İçi Not: Bazı betonist ahmaklar Filistinliler için “nerden bizim insanlarımız oluyorlarmış” diyebilirler? Ki ben onları azıcık tanıyorsam eğer çoktan bu ahmaklık gösterisinde bulunmuşlardır. Onlara istemeye istemeye cevap vermek durumunda kaldığım içinde oldukça üzgünüm. Şöyleki bu insanlar 100 yıl önce El Turco pasaportu taşıyorlardı. Siz bilmezsiniz bu boşanmanın hangi yalancı şahitliklerle gerçekleştirildiğini!

Not içi Not 2: Ben tarihinden kopmuş zavallılığın kendisini hala bu memleketin direksiyonunda sanmasına karşı değilim. Çünkü bu zavallılık, sadece ve sadece bir yanılsamadan ibaret. Dolayısıyla bir zararı yok Eklemettinleştiremediklerimizden olmamalarının!

Biz tarafsızlar karşısında da tarafız. Sanırım anlatabildim meramımı.

E mail:   akpinartahsin@hotmail.com

Twitter: @akpinartahsin