Pınar KİBAR
Eşref Saati
Herkes uykuda. Gecenin ilerleyen vakitlerinde yazıyorum bu yazıyı. „Tüccarların derin uykuya daldığı saatlerde gece hırsızları ortaya çıkar“ demiş Mevlana. Ne güzel demiş. Ve benim Eşref Saatim başladı dostlar.
Sevdiklerimi düşünmek istiyorum şimdi. Solmaya yüz tutan bir gül misali sevdiklerim. Gecenin karanlığında anlarım onların da birgün beni terk edeceklerini. Anlarım yalnızlığımı. Duygularım canlanır. Ve ben yalnızlığımı soluklanırım gecenin sessizliğinde. Elimden kaybolup giden hayatımı tefekkür ederim o an. Kaybolanları hatırlarım. Kaybettiklerimi. Unutulan ve görmezden geldiklerimi. Aslında yetim olduğumu.
Yetimliğimin getirdiği ızdırabı terennüm ederim Eşref Saatin de. Ümidimi yitirmek üzereyken bir anda içim de ümit kandillerinin tutuşturulduğunu hissederim. İnsanı hayata bağlayan, insana yaşama sevinci veren şeyin „ümit“ olduğunu hatırlarım.
Ümit ettiğimiz sürece varız ve yaşıyoruz demektir. 'Her şey daha güzel olacak´ diye fısıldarım usulca bazen. 'iyi günler kapında ve avuçlarında´ derim çoğu zaman. İşte o an hayatı tekrardan teneffüs ederim. Tekrardan nefes almaya başlarım. Nefesim kesilmeye yüz tuttuğunda ise „ümit“ yetişir imdadıma ve ben yine „ümidi“ soluklanırım. Ve devam yaşarım.
Geçmişimi düşünürüm Eşref Saatin de. Hepimiz hayatta birçok şey yaşıyoruz. Geriye bakıpta „AH“ etmemek için, her anımızı nimet bilip en iyi şekilde değerlendirmemiz gerekiyor. Yaşanmış ve son bulmuş şeyler için de üzülerek, hatta yıllarımızı ona takılarak sürdürmek, şu anımızı bize kaybettiriyor.
Olan oldu. Yaşanan yaşandı. Ve bitti. Takılma. Şu anı değerlendir. Sen şu an yaşıyorsun. Yüreğindeki “SEN” ile tanış. Sahip oldukların ile mutlu olmasını öğren. Bu zamana kadar yaptıklarını değil de, bundan sonra neler yapabilirsin üzerine odaklan. Kendini tekrardan keşfet.
“Keşke” dedirtecek bir hayat seçme kendine. “iyi ki” dedirten hayatın peşinden koş. Ümidini asla yitirme. Pişmanlıkların yüreğine pranga vurmasın. Aç yüreğini bugünden itibaren. Sahip olduklarına bir bak. Tefekkür et, az biraz düşün. Düşün ve anla. Tüm zerrenle Yüce Yaratıcı´ya yönel. Yüreğindeki SEN ile. Samimi ol. İçten ol. Yalvar- yakar. Kendini bil. Kendini bilirsen Rabb´ini bilirsin. Rabb´ini bilirsen haddini bilirsin. Ve haddini bilirsen ebedi mutlu olursun.
Eşref Saatinin sonunda son sözüm olsun:
“Ey insan! Senin ilaçın sendedir. Fakat bilmiyorsun derdin de yine sendedir. Ama görmüyorsun. Sen öyle açık bir ilâhi kitapsın ki harfleri ile gizli şeyler aşikâr oldu, meydana çıktı.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.