Maalesef ve maalesef son üç yüzyıldır Dünyayı Batı yönetiyor. Yine maalesef ve maalesef şu anda da dünyanın zengin, güçlü ve etkili devletleri yine Batılılar.(Batıdan kasıt Batı Medeniyeti dairesinde olan ülkeler) Nasıl ki bir ülkedeki gelişmelerden en çok o ülkeyi idare edenler sorumluysa dünyadaki tüm (olumlu olumsuz) gelişmelerden de en başatı başta olmak üzere tüm güçlü ülkeler sorumludur. Kim bu başat ve güçlü ülkeler? Başat ülke ABD dir. Saz arkadaşları ise, ÇİN , RUSYA, İNGİLTERE ve FRANSA dır. (Bu zalimlerin başyardımcıları arasında Almanya’yı, İsrail’i de unutmamak gerek.) Bu beşlinin adı Güvenlik Konseyidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki de bir “dünya 5 ten büyüktür” derken kast ettiği beş ülke bunlardır.                                                            

Bunlardan herhangi biri bir konuda “hayır” dedi mi geçmiş olsun. Tüm dünya bir konuda birleşse, “şu böyledir” bu şöyledir” “falan katildir.” “Falan ülke mazlumdur …” Falan devlet katliam yapıyor “ dese bu beşliden biri," hayır ben öyle düşünmüyorum" dedi mi, geçmiş olsun, bu görüşlerin tümünün hiçbir değeri kalmaz.Bakmayın siz BM teşkilatının kuruluş metninde; “Güvenlik Konseyi, Anlaşma kapsamında uluslararası barış ve güvenliğin korunması konusunda birincil sorumluluğa sahiptir.” Dediğine. Bu amaç, bu sorumluluk sadece sözdedir. Uygulamada pek fazla örneği yoktur. Tarihe gitmeye gerek yok. Günümüzde yaşananlara bakın gerçeği görürüsünüz. Irak da, Suriye’de, Libya’da, Mısırda, Filistin’de… Meydana gelen olaylar, rejimlerin devrilmesi, çıkan iç savaşlar, ölümler katliamlar, yakıp yıkılan şehirler, yerlerinden edilen insanlar, denizlerde boğulan, bombalarla parçalanan canlar… Nerede BM Güvenlik Konseyi? Suriye konusunda ABD,” ESED gitmeli” derken Çin ve Rusya kalmalı dedi. Sonuç Esed katliamlara devam ediyor. (Şimdi hepsi birden kalmalı diyor. Bu da başka bir trajedi.)

                                        Zulümlerin, Katliamların Kaynağı Batı
             Ülkemizde meydana gelen, başta terör olmak üzere zulümlerin, eşitsizliklerin ve adaletsizliklerin en önemli müsebbibi de yine Batıdır. Çünkü son iki yüz yıldır (gerileme döneminden beri) bu günkü iktidar da dâhil olmak üzere Batının girdabında olmayan iktidar mevcut değildir. En etkili yöneticilerimizin dönemlerinde bile Batının ceberrut baskısı devam etmiştir. M.Kemal döneminde kaybettiğimiz Batı Trakya, Musul Kerkük, Batum…Bunlara en güzel örnektir. Güya 1. Dünya savaşından sonra bir bölgede hangi etnik grup çoksa o grubun isteğine göre işler yürüyecekti. Nerde? Batı Trakya’da, Musul ve Kerkük de Türkler çoğunlukta olmasına rağmen maalesef değişik nedenlerle o günün Başat ülkesi (yani baş zalimi) İngiltere allem edip, gallem edip buraları Türkiye’den koparmıştır.

                           İZMLER: BATININ GÜNAHKÂR ÇOCUKLARI  
                   Her devirde, lakin özellikle Coğrafi keşiflerden sonra ( çünkü bu hadise ile birlikte batı her alanda çok güçlenmiştir) dünyadaki zulümlerin katliamlarının ve sömürünün baş mimarı Batıdır. ABD ye giden Avrupalılar o kıtanın yerlilerinin soylarını tüketmişlerdir. Şu anda Dünyada AZTEK , İNKA, MAYA diye bir millet var mı? Yok. Çünkü bu kavimler batılılar tarafından tümden yok edilmişlerdir. Kızılderililerden çok az bir kısmı hayatta kalabilmiştir.
              Afrika’yı, Uzakdoğu’yu kanlı dişleri ile öğüten Batı, zulüm pençesini şimdi Ortadoğu’ya yani İslam Diyarlarına bir kere daha atmış durumda. 1. Dünya Savaşı ile parçalanan İslam Coğrafyası, son yıllarda bir kez daha, bu sefer daha da küçük parçalara ayrılmak üzere “medeni, ilerici, insan haklarına saygılı, evrensel hukukun uygulayışı, eşitlikçi !!” Batının ağına takılmış durumda. Bizler (yani İslam Dünyası) Mezhebi, ırki, kavmi, bölgesel farklılıklarla birbirimize saldırtan güç de yine zalim Batıdır. Dün Osmanlıyı yıkarken Araplara, Balkan topluluklarına “özgürlük, eşitlik, Osmanlının baskısından kurtulma…” vaatlerini veren katiller, bu gün bu vaatlere kanan insanların torunlarını başka sahte vaatlerle kandırıp, İslam diyarlarına sahte ayrılık tohumları ekiyorlar.
                 Suriye, Irak, Libya, Mısır, Pakistan, Afganistan, İran, Türkiye, Yemen, Suudi Arabistan… El Kaide, Daeş, PYD, PKK, Şii-Sünni, Arap, Kürt, Türk…Bu örgütlere, adları geçen ülkelerde meydana gelen hadiselere “ dikkatle bakın “ ALDATAN PUT” namını taşıyan, Katil, zalim, kanlı, vahşi, acımasız… Bazen kapitalist, bazen faşist, bazen komünist elbisesi giyen Batı’nın izlerini/izmlerini göreceksiniz.

      ABD si, Rusya’sı, Çini, İngiltere’si, Fransa’sı Almanya’sı… Her ne kadar birbirlerine düşmanda olsalar İslam düşmanlığı konusunda birlik olurlar. Bunlar, yani vahşi, katil, zalim,  Batı, bazen Alevilerin, bazen Sünnilerin, bazen Arapların, bazen Acemlerin, bazen Türklerin, bazen Kürtlerin… Hamiliğini yaparlar. Aslında onlar kendilerinden başkasını sevmezler. Çünkü onlar şeytanın çocuklarıdır.