Ulvi SEVECEN
ARAPÇA SEVDALISI GENÇLER ÖDÜLLERİNİ ALDILAR
İstanbul bir kültür şehri.Gün geçmiyor ki bir çok kültürel etkinliğe ev sahipliği yapmasın. Geçtiğimiz hafta sonu pazar akşamı Harbiye Lütfi Kırdar Kongre Salonu’nda yeni bir etkinliğe daha ev sahipliği yaptı.Bu defa yaklaşık bir ay önce ilk defa bu köşede değerli okuyucularımıza duyurma fırsatını bulduğumuz Akademi İstanbul Yurtdışı Danışmanlık Hizmetleri tarafından İstanbul’daki imam-hatip liseleri arasında organize edilen 1.Arapça Yarışması ve Etkinlikleri’nde dereceye giren öğrenci ve okulların ödül töreni vardı.
İmam-Hatip camiasında bir ilk olması hasebiyle bizler de dahil bir çok kişinin merak ve ısrarla beklediği ödül töreni, canlı yayınla Hilal TV ve AL-CEZİRA televizyonu tarafından hem ülkemiz hem de Arap coğrafyasındaki milyonlarca insana ulaştırıldı. Siyasi ve kültürel olarak ilişkilerimizin samimi bir boyut kazandığı bir dönemde böyle bir etkinlik, İslam’ın bahadır iki millet arasında diyaloğun daha da artması noktasında önemli katkıda bulunacaktır şüphesiz. Suriye, Lübnan, S.Arabistan ve Ürdün’den gelen akademisyenlerin de bu inançla buralara kadar gelip programa iştirak ettiklerine inanıyoruz.
Büyük bir heyecan ve coşkuyla izlediğimiz programda ilk göze çarpan bilgi Akademi İstanbul’un tanıtımında yakaladığımız çalışma farklılığı oldu. Kurumun danışmanlık verdiği saha Avrupa ve A.B.D değil, özellikle İslam coğrafyasındaki ülkeler. Bu coğrafyadaki yüksek öğrenimde hizmet veren tüm üniversite ve dil merkezleri hakkında her türlü bilgiye rahatlıkla ulaşabiliniyor. Farklı ve yıllarca ihmal edilen bir misyon bu.
İmam-Hatipli olmak bir ayrıcalık. Bu kimliğe sahip kardeşlerimiz aynı zamanda son derece başarılı ve kabiliyetliler de. Yarışmalar ve etkinlikler süresince ve tören esnasında tüm katogorilerde ortaya koydukları sahne performanslarında bunu görme fırsatını bulduk. Şiirde Ebu’l Beka Er-Rundi’nin “Endülüs’e Ağıt” ını okuyan Kadıköy İmam-Hatip Lisesi öğrencisi Muhammed Yasin Can birincilik ödülünü alırken, izleyicilere duygulu anlar yaşattı.Endülüs’e Ağıt şiiri, Endülüs’ün müslümanların elinden çıktığı dönemde hissedilen duyguları içermekteydi. Diğer katagorilere gelince; ezgi de “Usiye bi Rasulillah” ile takım halinde Sultanbeyli İ.H.L, hitabette ise Beyoğlu İ.H.Lisesi’nden Abdülkerim Kar Hz.Peygamberin “Veda Hutbesi” ni okuyarak birinciliği elde etti. Son olarak tiyatroda “Batıdan Gelen Adam “ adlı metin yorumuyla Zeytinburnu İ.H.L birincilik ödülüne layık görüldü.Tüm performansların içeriğinin ruhi ve kalbi hayatımızı yönlendirecek mesajlarla yüklü olması gecenin en verimli,besleyici yönüydü.Acizane imam-hatip camiasının bir ferdi olarak bu mesajların lahuti tesirinden olsa gerek geçmişte hissettiğim, başka değer ve duygularla paylaşmayı kıskandığım o heyecanı, o ruhu tekrar iliklerime kadar hissettim.
Programda bizlerin dikkatini çeken diğer bir husus da açılış konuşmasında Koordinasyon Kurulu Başkanı değerli ilim adamı sayın Prof.Dr.Ahmet Ağırakça’nın “Dinimiz İslam, medeniyet dinidir. Bu medeniyetin doğup çıktığı kaynak ise ilimdir. Arapça ise çok uzun süre ilmin dili olarak kullanılmış, bu alanda yüz binlerce eserler yazılmıştır. Bu yönüyle sadece kendi medeniyetine değil, insanlık tarihine de değişik dönemlerde hizmetlere vesile olmuştur. İslami ilimlerde ortaya konan araştırmalarda Arapça’dan sonra kullanılan ikinci dile gelince o da Türkçe’nin ta kendisidir.” şeklindeki ifadeleri oldu.Gerçekten de Türkçe yazılmış eserler de bir dönem ecdadımızın fetihleriyle ulaşılmış coğrafyalarda İslam medeniyetinin tanıtımında etkili olmuştur. Kısaca geçmişte İslam medeniyetinin dünyanın köşe bucak bir çok yerine ulaştırılmasında öne çıkmış bu iki asil milletin mensubları aynı misyonun tekrar dirilmesinde “Sevgi ve barışın simgesi” bu iki dil ile yine öne çıkmakta, her yerde bunun ayak izlerini görebilmekteyiz. Ne güzel bir tevafuktur ki bu programdan birkaç gün sonra da hocamızın değindiği, altı çizilecek açıklamaları pekiştirecek bir organizasyon olan Uluslar arası Türkçe Olimpiyatları da ülkemiz gündemine yerleşti. Yüce dinimiz İslamiyetin ilahi mesajlarıyla yoğrulmuş, insan merkezli, onun hem dünyevi hem de uhrevi saadetini düşleyen bir medeniyetin tüm dünyada tanıtımı gayreti olarak da tarif edeceğimiz bu organizasyon, bir hafta içerisinde yaşanan güzelliklerin son halkası olacaktır.
Yakın zamana kadar sosyal gerilimlerle, içe kapanıklığın verdiği kısır döngülerle enerjisini boşa harcayan ülke insanımız, şimdilerde hem kendi toplumuna hem de inanç yörüngeli müslüman kardeşlerine hatta ve hatta tüm insanlığa olan sorumluluğunun bilincinde bir aksiyon modunda. İnsanlığın yeni bir dünyaya ihtiyacı var. Tarihte hep iyiliğin taraftarlığını yapmış Anadolu insanının bu değişimde niçin payı olmasın ki?
Yarışma ve etkinlikler boyunca sponsor olarak Habername’nin katkılarını da nezih bir şekilde dile getiren organizasyon heyetini, zamanlama olarak son derece önemli olan bu organizasyonu gerçekleştirdikleri için gönülden tebrik ediyoruz..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.