Atila ALTUNTAŞ
Anadolu insanın gurbette ki değişimi!
Anadolu insanının yüreğini yakan, hasretini artıran, gönül dünyasının dışa yansımasını sağlayan bir oldur gurbet.
Yıllardır yanık türkülerin, manilerin ve şiirlerin ham maddesidir gurbet. Yinede türküler, maniler ve şiirler, hasretlikleri kavuşturmaya yeterli olmazdı ki; sevdiklerinden ayrılan insanlarımız, memleketine gideceği izin günlerini sabırla beklerdi.
Gurbet diğer bir adıyla özlem çekmek, acıların en zorunu yaşamak, hayatın en yokuşunu çıkmak ve tırmanırken o yokuşu yalnız kalmak...
Öyle bir yalnızlık ki acıları tek başına karşılamak, sadece tek olmak.
Yalnızca kendinle kalmak. Hayatın her anını tek başına göğüslemek.
Zordur gurbet, tabii gurbeti çeken için geçerli bu. Gurbet zordur zor olmasına da, gurbet içinde gurbeti yaşamak, yani en acısını, en kötüsünü, yalnız kalıp yaşamaya çalışmak ise daha da zordur.
Sonra zaman değişti. Anadolu insanının hayatında, teknoloji ile beraber gurbet de değişti. Elbette anasını, bacısını ve yârini sılada bırakıp da gurbete gidenler yine vardı. Fakat eskisi gibi gurbet üzerine söylenen acılı maniler ve yanık türküler olmadığı gibi; gurbet üzerine, sıla üzerine yazılan hasret yüklü şiirler de gözükmüyordu ortalıkta. Anlaşılan, yirmi birinci asırda insanlık aleminin yaşadığı büyük değişim, Anadolu insanını da derinden etkiledi. Bu büyük değişim gurbeti de vurmuş ve onu sözü edilmez bir olgu haline getirmişti. Zira ''facebook icat edildi, gurbet kelimesi tasfiye oldu.''
Cuma günü Stockholm'ün Skärholmen çarşısında Konya'nın Kulu ilçesinden 30-40 yıl önce gelen ve gurbeti ciğerden yaşamış 50-60 yaşlarında hemşehrilerimle oturup bir kahve içimlik sohbet etme imkanım oldu. Sohbet esnasında teknolojinin nimetlerinden onlarında faydalandığını gördüm. Ellerinde akıllı telefon sohbet arasında, facebook'a girip, Kulu'dan veya Türkiye'nin başka bir yerinden anında haber alabiliyorlardı...
Sonuç olarak şunu belirtmek istiyorum artık gurbet acısını, sıla büyüsünü, kaybetmiş. Yerini teknoloji ve sosyal medya almış.
Oysa eğitimlisi ve eğitimsizi ile gurbet ve sıla, çok zengin birer ilham kaynağıydı. Lester Thurow’un dediği gibi "Rekabetçi dünya bize iki alternatif sunuyor, ya kaybedeceksin ya da kaybetmek istemiyorsan değişimi gerçekleştireceksin" Gurbette yaşayan Anadolu insanı da bu değişime ayak uydurdu…
https://twitter.com/
https://www.facebook.com/atila.altuntas
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.