İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) 2005 yılında kurulduğu tarihten bu yana fevkalade önemli konularda organizasyonlar düzenliyor. İDSB İslam dünyasından 52 ülkenin 264 kuruluşunu bir araya getirmiş bir çatı kuruluş. Bugüne kadar İDSB, İslam Dünyasının kriz bölgelerini ilgilendiren ve acil yardım gerektiren konularda çok sayıda toplantı yaparak ortak problemlerimizin ele alınmasını sağladı, ‘aile’ ve ‘gençlik’ gibi temel meselelerimizin enine boyuna konuşulduğu konferanslara imza attı. İDSB, geniş katılımlı organizasyonlardan birisini de geçtiğimiz hafta sonu, “2. Uluslararası Aile Konferansı” başlığı ile gerçekleştirdi.

30 ülkeden çok sayıda tebliğci, müzakereci ve takipçinin katıldığı programda ailelerimizin karşı karşıya bulunduğu tehlikelere dikkat çekildi ve ailenin güçlendirilmesi için öneriler sunuldu.

Toplantının açılında bir konuşma yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, "Ailenin zayıflaması durumunda onun bıraktığı boşluğu doldurmak yüksek maliyetli yatırımları gerektirdiği gibi aynı sonucu üretmesi de mümkün değildir" dedi. İslam, Gönen Otel'de düzenlenen konferansın açılışında, ailenin toplumun temeli ve birçok değeri barındıran benzersiz bir kurum olduğunu söyledi. İslam, ailenin "doğal sosyal güvenlik ve sosyal hizmet kurumu" olduğunu belirterek şunları söyledi; "Bu özelliklerinden dolayı toplum da toplumun üst organizasyonu olan devlet de güçlü bir aile kurumu ister. Ailenin zayıflaması durumunda onun bıraktığı boşluğu doldurmak yüksek maliyetli yatırımları gerektirdiği gibi aynı sonucu üretmesi de mümkün değildir. Ancak içinde yaşadığımız modern zamanların ekonomik, sosyal ve kültürel dönüşümlerin, aile yapısında bazı değişimler getirdiği, ailenin bazı fonksiyonlarını kaybetmesine ve bazı yeni fonksiyonlar üstlenmesine sebep olduğu bilinmektedir. Buna rağmen aile kurumu günümüzde de önemini ve değerini muhafaza ediyor."

Aile konusunda yapılacak bir ihmalin diğer alanlara zarar vereceğini de vurgulayan İslam, şunları söyledi: "Bu da ailenin sorun çözen değil, sorun üreten bir yapıya dönüşmesine neden oluyor. Bütünlüklü aile politikaları geliştirip, geliştirilen politikaları titizlikle uygulamaya ayrı bir özen gösteriyoruz. Hızla modernleşen bir toplum olarak modernleşme sürecini bizden önce yaşayan toplumların aile konusunda geçirdikleri süreçleri iyi anlamamız gerekmektedir. Modernleşmenin, insan, tabiat, toplum gibi temel konularda ön plana çıkardığı görüşlerin aileyi nasıl etkilediğinin çok iyi anlaşılması gerekmektedir."

Bakan İslam, aile zarar görmeden gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini dile getirerek, sonrasında alınan tedbirlerin işe yaramadığını kaydetti. Afrika programı nedeniyle konferansa katılamayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan toplantıya yazılı mesaj gönderdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam'ın okuduğu mesajda Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Hızla gelişen ve modernleşen dünyada çocuklarımızın ve gençlerimizin en iyi biçimde yetiştirilmelerine azami özen gösterme hususunda ailelerimize daha büyük görevler düşmektedir. Milletimizin ihtiyacı olan bilgili, donanımlı, milli ve manevi değerlerine bağlı, öz güvenli nesiller yetiştirilmesi konusunda ailelerimiz en güvendiğimiz kurumlarımızdır. Sevgiyle ve saygıyla kurulmuş aile yapısının korunması, anne ve babaların evlatlarına sahip çıkması, örnek olması, erdemli ve ahlaklı nesiller yetiştirilmesi hepimizin ortak sorumluluğudur."

İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri Ali Kurt da aile hayatının medeniyetin temelini oluşturduğunu söyledi.

Konferansın açılışında konuşan Kurt, anne ve babaların ilk öğretmenler olduğunu dile getirerek, aileyi en güvenilir sığınak olarak niteledi. Aile ilişkilerinin yaşlandıkça daha da kıymet kazandığını belirten Kurt, "Mutlu bir yuvanın formülü, kadın erkek arasında sevgi ve saygıdan geçer" dedi. Kurt, İslam medeniyetinin, kadın ve erkeği bir olarak gördüğüne vurgu yaparak, anne olarak kadına bazı haklar ve sorumluluklar yüklendiği kadar babaya da aynı derecede görevler yüklendiğini kaydetti. Müslümanların kadına yönelik her türlü ayrımcılığa karşı olduklarını aktaran Kurt, modern dünyanın kadını bir meta olarak gördüğünü söyledi.
Dünya Müslüman Âlimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği, İslam dünyasının birçok zorlukla karşı karşıya olmasına rağmen sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelebildiğine dikkati çekti.
İslam toplumunda ailenin çok önemli olduğunu anlatan Karadaği, istikrarlı toplum ve devlet için aile kurumuna dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti. Batı'nın ruhsal sorunlarla karşı karşıya olduğunu, ailelerin parçalandığını dile getiren Karadaği, "2011'de 46 milyon kadın kürtaj yaptırdı. Bu da 46 milyon çocuğun öldürülmesi demektir. Burada ailenin nasıl parçalandığını görüyoruz" diye konuştu. Kur'an-ı Kerim'in ailevi soruların bütünü için çözümler içerdiğine vurgu yapan Karadaği, ayetlerin iyi anlaşılması gerektiğini dile getirdi.
İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) tarafından düzenlenen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Kadın ve Demokrasi Derneği'nin desteklediği konferansta, "Değişen Dünyada Bireyler Arası Etkileşim Ağı Olarak Aile-Şefkat, Hürmet, Nezaket, Paylaşım" temasıyla düzenlenen konferansta; "Savaşlar, Modernleşme, Kadın-Erkek Adaleti", "Modernleşme ve Küreselleşme Sürecinin Aileye Etkisi", "Bilişim ve İletişim Teknolojileri", "Güvenlik Tehditleri ve Aileye Yönelik Riskler", "Ailede Kavramların, Değerlerin ve İlişkilerin Kur'an Esaslarına Göre Düzeltilmesi", "Aile ve Kadın-Erkek Arasında Adalet", “Aile İçi İletişimde Kronik Sorunlar", "Savaş ve Çatışmaların Aile Üzerine Etkileri", "Medya ve Sanatın Ailenin İstikrarındaki Rolü", "İslam Hukuku ve Yerel Kanunlar Arasında Aile", "BM Ekseninde Uluslararası Kadın ve Aile Politikalarına Yaklaşım" konuları ele alındı.
Konferansta, Türkiye’den ve dünyanın dört bir yanından çok sayıda akademisyen ve araştırmacı sunum yaptı. Toplantıda yapılan konuşmalar ve sunulan tebliğlerden birkaç rakam: Dünyada 60 milyondan fazla insan mülteci hayatı yaşıyor. Mültecilerin yarısı 18 yaşın altında çocuklar ve gençler. Dünyada 3 milyardan fazla internet kullanıcısı var. Ülkemizde, 6 milyona yakın 65 yaş üzeri nüfus bulunuyor. Dünya nüfusunun yaklaşık 2 milyarı Müslüman ve bu nüfusun yüzde 60’ı 30 yaşın altında..

2. Uluslararası Aile Konferansı’nın düzenlenmesinde emeği ve desteği olan herkesi tebrik ediyorum.

recepkocakk@gmail.com