Memleket havası alıyorum birkaç gündür. Havası sert, insanı mert, yiğidin harman olduğu yerdir Yozgat. Bazı kendini bilmez ve hâlâ da bilmeyecek olan insanlar hakkımız da gereksiz söylemler de bulunurlar espri çatısı altında. Neden Yozgat diye söyleyecek olursam. Sebebi Yozgat’ın coğrafi konumu, Türkiye’nin tam ortasın da olup geri kalmışlığı, siyasilerin her oy zamanı gelip vaatleri ile avutmaları. Hiç unutmam bir siyasetçinin biri “Yozgat’a deniz getireceğim diye” vaatte bulunmuştu yanlışlıkla, ağızından çıktı. Kendi bile ağızından nasıl böyle bir yalan çıktığı konusunda utandı ve halk da güldü. Yozgat’a yaşamak gururdur. Eskiye dönüp baksalar, tarihlerini bilseler kimse bir şey diyemez ama insanlar şu an yaşanılan olaylar dahilin de kıskanma içgüdüsünü espriye vuruyorlar, sürekli sosyal mecralarda Yozgat adına saçma espriler yapılıyor bunu da arkadaşlarım “Neden sizinle dalga geçiyorlar böyle” diyorlar. Yozgatlı olmak gurur ama yaşam zor velhasıl.

Kimse yanlış anlamasın ama yazmam gerekir, bende yalan yok her şey kayıtlarladır. Uzman doktor atanır görevinde ilk kez uzman olmuştur, o da Yozgat’a atanır. Acemiliğini Yozgat’ta yapar, birçok hastaya gerekli gereksiz yazar, çizer, biçer sonra geçer koyar gider. Vali gelir ilk görev yeri Yozgat olur, velhasıl kamuda çalışan insanların staj yaptığı bir ilimizdir Yozgat.

Okuyucularım bilir ki yazdığım yazılarda hikâye yok. Yazdığım hikâyeler gerçek şahıslarla alakalıdır. Gördüğüm olayları sizlere anlatmakla mükellef hissediyorum kendimi.

Geçtiğimiz gün bir yakınımla birlikte Türkiye’nin ilk şehir hastanesi olan Yozgat Şehir Hastanesinde bulunduk. Adımımı atmamla kendimi İsmini verecektim sonra reklam olmasın diye vermekten vazgeçtiğim hastanede gibi hissettim. :)

Kapıda bizleri tebessüm ile özel güvenlik görevlileri karşıladı. Alışveriş merkezlerinde bulunan x ray cihazlarını ilk kez görüyordum. Daha önce bu tür şeyler yoktu “olmalı mı?” derseniz elbette ki olmalıydı. O konuda yetkilileri tebrik ediyorum. Maalesef insanlar insanlıktan çıkmış boyutta oldukları için bu tür önlemler alınmalı.

Gözüme sayısız personel çarptı. Temizlik görevlisinden tutun, sağlık teknisyenlerine kadar hastanenin içinde fazla fazla yer alıyordu. Hastadan çok hastanede personel ile çarpışıyordum diyebilirim.

Poliklinik servisin de muayene olacağımız odaya girdik. (Servis ismini vermeyeceğim.) Odada 4 adet personel vardı; 1. Personel hasta ile ilgilenen Doktor. 2. Personel Bilgisayar başında yer alan personel. 3. Personel kapımızı açtı 4. Personel hastalar için ayrılmış muayene yatağının üzerinde oturuyordu. Adeta oda da hijyen uçuşuyordu!

Dört adet personelin küçücük oda da ne yaptığı konusunda şaştım kaldım. İçeriye iki kişi girdik olduk mu altı kişi.

Beş kişi ile muayene olmak cidden farklı olsa gerek. Bunu hastamıza sordum oda böyle bir şey ile ilk kez karşılaştığını söyledi.

Dışarı çıktım kafamda deli sorular, dolandı tabi ki :)

Sağlık Bakanlığı yetkilileri acaba doktor yerine sağlık teknikerlerini, çifter çifter mi gönderdi, dedim kendi kendime. Bu personellerin maaşlarını kim ödüyor? Özel şirket adına mı kayıtlılar? Devlet ataması ile mi atandılar? Stajyer öğrenciler mi?

Bu uygulama hastane yönetimi ile mi alakalı acaba? Yoksa servisin kendi isteğiyle mi?

Acil servis odası olsa derim ki, elbette güzel süper ötesi ama söylemek istemediğim bir bölüm için çok komik bir kalabalık topluluk. Odanın küçüklüğü enfeksiyon riski açısından uygun bir ortam değildi. Hasta mahremiyeti açısından da dört kişiye hastanın kendini anlatması da zor olsa gerek. Odada üç bayan, bir erkek şeklinde yer alıyorlar. Hasta bayan olsa bir erkek göze batar doktor harici, hasta erkek olsa üç bayana derdini anlatmak bence zor.

Bu şekilde muayene işleten doktorlar varsa eğer hastaneler de bir an önce bu işlemlerinden vazgeçsinler. Hastanın sağlığı yanında, kendi sağlıklarını da riske atıyorlar benden söylemesi, vesselam.