12 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE OYUM BAHÇELİYE !

Pazar günü kahvaltı esnasında kızım “ oyunu kime vereceksin?” diye bir soru sordu . Bende  “sen oy verecek yaşta olsa idin oyunu kime verirdin?” diye sordum. Kızım hiç düşünmeden  “Muhsin Yazıcıoğlu’na” dedi.

Konuşmamız şöyle devam etti;

- Kızım Muhsin amcan vefat etti ona oy veremezsin.

- Olsun ben onun partisine oy verirdim, peki sen kime oy vereceksin baba?

- Kızım Allah (CC ) kısmet ederse bende oyumu .....bahçeliye vereceğim.

- Nasıl yani ?

- Bak kızım; Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu tek başına büyük bir değerdi, güçtü, kuvvetti, güvendi ve daha sayılamayacak kadar güzel, hoş tarafları olan bir insandı ama ne yazıkki artık yok. Yeri doldurulamaz demek elbette doğru olmaz ancak görünen odur ki rahmetli Muhsin Beyin partisinde yerini şuana kadar kimse dolduramadı, tabi onun yerinin doldurulmasıda oldukça  zor.

 - Peki bahçeliye neden oy vereceksin?

 - Nedeni çok ama bazılarını şöyle sıralayayım.

 - ..... bahçeliye oy vereçeğim çünkü;

 - “ Eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, enerjiden tarıma, ulaşımdan konuta, yerel hizmetlere kadar, hiçbir alanı ihmal etmeden, hiçbir bölgeyi dışlamadan, gecesini gündüzüne katarak koştu, koşturdu.”

 - “ Demokrasi ve özgürlükleri en ideal manada, evrensel ölçütlerde tesis ederken, güçlü, dirençli, istikrarla büyüyen bir ekonomiyi, itibarlı bir dış politikayı, güçlü bir sosyal dokuyu eş zamanlı olarak gerçekleştirdi.”

 - “ Güneydoğu’nun mezralarını, Karadeniz yaylalarına, Trakya’nın köylerine, Akdeniz’in ovalarına kadar ulaşır hale getirirken, Şili’de depremzedelere, Japonya’da tsunami mağdurlarına, Filistin’in mazlumlarına elini uzattı.”

 - “ MARMARAY gibi, tüp geçit gibi, GAP, DAP, KOP gibi uluslar arası boyutta, tarihi nitelikte büyük projelere yoğunlaştıkları kadar; TOKİ ile ilçelerimize kadar mikro ve yerel hizmetleri ötelemediler.”

 - Şair ne güzel söylemiş;

   Adam odur ki, koya dünyada bir eser,

   Eseri olmayanın yerinde gör ki yeller eser

 - “ Onlar, milletin gönlünde, yüreğinde, zihninde kalıcı bir yer edinmek için çıktıkları bu mübarek yolculukta, engelleri aşarak, yasakları kaldırarak, her alanda standartları yükselterek ilerlediler.”

  - “ 8.5 yıl boyunca, laf değil, vaat değil; gerilim, bahane, mazeret değil; 74 milyona ulaşan, 780 bin kilometrekareyi kapsayan somut hizmetler, gözle görülür eserler, milletin derdine çare olacak çözümler ürettiler.”

 - Senin bu söylediklerini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapmadı mı?  Bahçeli'den kastın kimdir anlamadım?

- Tuttuğu takımı hiç sevmem ama bahçeli diye anlattığım kişi fenerbahçeli olan Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN kızım, duymuşsundur fenerbahçe'lidir kendisi, sana biraz latife yapayım dedim.

- Başbakanı çok severim bak birde .....oğlunu severim, ilerde Tayyip bey Cumhurbaşkanı  ..... oğlu'da Başbakan olsun.

- Oğlunu mu dedin?

- Evet ..... oğlunu dedim.

- Peki, hangi oğlunu?

- AHMET DAVUTOĞLU'NU…

- Ha birde son olarak şunları belirtmek isterim hükümet yanlış yaptığı zaman söyleriz, söylüyoruzda. yaptıkları her işte hikmet aramıyoruz. Başbakan zaten kendiside milletin efendisi değil hizmetkarı olduğunu söylüyor. Bizde zaten o'nu bu yüzden seviyoruz.  Hükümetin bazı hataları, eksik tarafları elbette var ve bunlarıda zamanla düzeltilmeli. Onlarıda başbakan'ın düzelteceğine inanıyorum. Ayrıca başbakan'ın ekibinde problemli, samimi olmayan, güvenilmez, iki yüzlü, sahtekar, hırsız, çukur vede derin insanlarda var elbet. Keşke hiç olmasa ama var maalesef. İnşallah zamanla bunlarda düzelecektir. Bu işler öyle bizim bildiğimiz gibi olmuyor. Bu işler kolay işlerde değil, herşeyin yeri ve zamanı var ve o zaman da yakındır inşallah.