Avukat Yaşar BAŞ 

Yaklaşık 30 yıl geçtiğini tekrar bir araya gelince anlıyor insan.

Yeni Türkiye’nin kendi alanındaki ilk hukuk okulu Teklif dergisinin yayına başlamasının üzerinden yaklaşık 30 yıl geçmiş.

Dile kolay.

Bu yıl Av. Emin Atalay’ın moderatörlüğünde, derginin sahibi Mehmet Şahin ve Av. Ahmet Yaman’ın sponsorluğunda, 30 yıl önce Teklif dergisinin herhangi bir kenarından tutmuş olan arkadaşlar bir kahvaltı programında bir araya geldi. Florya’da.

Hayat elbette her birimizi bir yere taşımış. 

Ancak hatıralar ilk günkü gibi.

Çok büyük oranda, Teklif’in kurucu kadrosu toplantıdaydı. 

Kuruluş aşamasında Teklif’in rehberi ve neşesi Mahmut Toptaş Hoca bile telefonla toplantıya katıldı. Düşünün. 

Biliyorduk ama, herkesi bir arada görünce bir defa daha anladık ki, üniversite öğrencisi iken yeni Türkiye tasavvurunun ilk temsilcileri olan arkadaşlarımız iş ve siyaset hayatında da çok başarılılar.

HSYK üyeleri, Yargıtay üyeleri, Danıştay Üyeleri, Başsavcılar, mahkeme başkanları, öğretim üyeleri, iş adamları, siyasetçiler vardı. Teklif’in ilk kurucu kadrosundan.

Toplantıyı organize eden arkadaşlarımızın son derece başarılı avukatlık kariyerleri var. İstanbul’dan Nihat Karataş, Faruk Gökkuş, Süleyman Arslan, Ankara’dan Süleyman Ünlü, İsmail Aydos, Afyon Barosu Başkanı Turgay Şahin, Sakarya Barosu eski Başkanı Recep Hacıeyüpoğlu gibi çok başarılı avukat arkadaşlarımız kahvaltıdaydı. Başkaları da var. Bir toplantı listesi yayınlamamak için herkesi teker teker saymıyorum.

Mevlüt Uysal, Mevlüt Akgün, Cemalettin Torun gibi çok başarılı siyasetçiler kahvaltıdaydı. Toplantıya katılamayan, Teklif’in kurucu kadrosu içinden çıkmış başka çok başarılı siyasetçiler de var. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara, Bursa milletvekili Zekeriya Birkan, Çankırı Milletvekili Muhammed Emin Akbaşoğlu da bu okulun öğrencilerinden.

Teklif dergisi denilince Mustafa Şentop ve Sibel Eraslan da aklıma gelir. Toplantıya katılacağı deklare edilmişti ama sanıyorum 65. Hükümetin güven oylaması nedeniyle Mustafa Şentop toplantıya katılamadı. Toplantı bir anlamda bir erkek toplantısı idi. Sanıyorum Sibel hanım da onun için toplantıda yoktu.

Bugünkü Türkiye tasavvurunun ateşinin yakıldığı ocaklardan biridir Teklif kadrosu.

Türkiye’nin, insanlığın ortak değerleri ekseninde gelişmesini, insani değerlerin, ahlakın ve vicdanın merkeze yerleştirilmesini savunan bir kadro.

30 yıl önce, sadece hukuk öğrencileri olan arkadaşlarımızın tasavvurlarında, bugünkü Türkiye’nin gündemine de ışık tutacak detaylar var. O günkü içtenlik ve vizyon, bugün Türkiye’sinin teminatı oldu. 

Oligarşik diktatörlük hesabı yapanlar, yargı aracılığıyla darbe planlamışlardı. Teklif etrafında şekillenen kadro, yargı eliyle planlanan darbe teşebbüsüne karşı Türkiye’nin teminatı oldular.

On yıllar süren darbe hazırlığına ve yığınaklara karşı, hiçbir hazırlık ve planlama yapmadan, tamamen içten ve hesapsız bir başkaldırı darbenin önünde set oldu. Siyasi karar mekanizmalarının iradesi de önemliydi, ama sonuç olarak operasyon yargı alanındaydı. Siyasi karar mekanizmalarının duruşunu destekleyen bir operasyonel performans ortaya çıkmasaydı, işler bugünkü gibi olmayabilirdi.

Yargı alanındaki herkesin içten gayretinin ayrı ayrı çok önemli olduğunu, her birinin başkaldırısının sonuca doğrudan etkili olduğunu düşünüyorum.

Herkes kendisinin çok önemli bir misyonu yerine getirdiğini düşünebilir. Haklıdır da. Her birinin çabası teker teker önemlidir, ama hiç birinin çabası tek başına bir anlam ifade etmez. 

Bu bir insanlık zinciri ve her bir halkası diğerine muhtaç.