Serdar Arseven Akit'ten Ayrıldı

Serdar Arseven Akit'ten Ayrıldı

Gazeteci Serdar Arseven, Akit Gazetesine bugün veda etti.

Akit Gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven, gazeteyle tüm ilişkisinin sona erdiğini bugün yazdığı son köşe yazısıyla kamuoyuna duyurdu. 

Serdar Arseven, dün sosyal medyada yaptığı açıklamada şunları söylemişti: 

 “Akit yönetimiyle kardeşlik hukukuna riayetle anlaştık, Ekim başında ayrılıyorum. Kendi bağımsız haber sistemimi kurup kendi hattımda ilerleyeceğim kısmetse. Deşifre edeceğim birçok çarpık ilişki olacak. Akit yönetimine mesai birlikteliği için teşekkürler. Akit okuyucularına da beni hiç yalnız bırakmadıkları için teşekkürler. Reis'e daha fazla destek için yeni bir organizasyon, Reis'e dostmuş gibi görünüp yoluna muz kabuğu döşeyenleri ifşa!”

 

 

İŞTE ARSEVEN'in VEDA YAZISI: 

Cuma dergisinin doğduğu 1989 yılından bu yana birlikte olduğumuz “Akit ailesi”ndeki mesai arkadaşlarımdan bugün ayrılıyorum.

 Bir Cuma günü, veda günüm.

Akit’teki yıllarımı yazsam, bu medya grubunun taaa kuruluşundan bu yana yaşadıklarımı kitaplaştırsam, yakın siyasi tarihin bazı önemli detaylarını gözler önüne seren ve ülkemizi bugünlere taşıyan sosyolojik gerçeklere inen kayda değer bir çalışma olur.

Bunu tavsiye eden çok sayıda dostum oldu.

Hatta Rahmetli Hasan Karakaya ağabeyim, birlikte olduğumuz son seyahatte, bugüne kadar yalnızca benimle paylaştıklarını da içeren önemli olayları günün birinde yazabileceğini söylemişti.

Kısmet değilmiş.

Bu veda gününde, Rahmetli Hasan Karakaya ağabeyi anmamak olmazdı.

Merhum, Ankara Temsilciliği’ne yeniden dönüş günümüzde “Serdar” demişti;

 “Sensiz yıllar bana şunu gösterdi ki, dost gizli ajandası olmayandır. Sen böyle bir dost oldun benim için, belki bazen bana kızmışsındır ama…”

Evet, bazen kızdığımız olmuştur ama Allah kalbimi biliyor, ben Hasan Karakaya ağabeyi hep çok sevdim.

Akit’in Ankara Ekonomi Müdürü Şakir Kurter kardeşimiz onu ne kadar sevdiğimize, vefatından kısa bir süre öncesinde yaşadığımız bir “olay” vesilesiyle şahitlik etmiştir.

Hep söyler de, Şakir Bey de tam olarak idrak edemez bizdeki sevginin büyüklüğünü.

Mel’un 28 Şubat darbecileri onu pisi pisine içeri attığında feci yanmış, günler boyunca kapısından ayrılmamıştım.

Vefat haberini Türkiye’dekilerden ilk öğrenen bendim.

Sayın Lütfullah Göktaş, gecenin bir vakti kutsal topraklardan arayıp da Hasan Ağabey’in muhtereme hanımefendisinin cep telefonunu istediğinde beynimden vurulmuşa dönmüştüm.

Hasan Ağabey’le Türkiye gazetesinde de birlikte çalıştık, kader hep bir araya getirdi bizi.

İnşallah öbür âlemde de birlikte oluruz.

Bunca süre geçti, Hasan Abi’nin yokluğuna alışmak bir yana, bıraktığı boşluk her geçen gün büyüyor.

Bazı dostlarımın dikkatinden kaçmamış; onunla birlikte en fazla çalışanlar arasında yer aldığım halde, son bir kez gazeteye getirildiğinde, o öyle cansız yatıyorken, niceleri kürsüden duygularını dile getirdi de, ben konuşmadım.

Konuşamadım.

Sustum.

O günden sonra da Akit’e bir türlü motive olamadım.

Bende, Merhum Hasan Karakaya ağabeyin el yazısı ile tutulmuş notlarından bir bölüm var, çok önemli, çok çarpıcı, çok özel.

Onlarla konuşuyorum bazen, iyi geliyor.

Böyle bir gün işte.

Bundan sonrası için ince hesaplar yapmış değilim, “Önceden ayarlayalım, sonra ayrılalım” gibi bir hesap içinde olmadım.

Ne vakit nerede olmamızda hayır bulunduğunu Yüce Allah bilir.

Nerede yiyecek ekmeğimiz, içecek suyumuz varsa ezelden bellidir.

Akit’e veda ederken öncelikle sevgili okuyucularıma, o can dostlarıma teşekkürü büyük bir borç bilirim.

Binlercesiyle, belki de on binlercesiyle yüz yüze görüşmüşümdür, en azından telefonda dertleşmişimdir…

Bir aile gibiyiz, nereye gitsem yanımda olurlar, bana yabancılık hissettirmezler.

Önümüzdeki süreçte Anadolu’yu karış karış dolaşıp toplu sohbetlerde bir araya gelmek gibi bir düşüncem var sevgili kardeşlerimle.

Oturur, dertleşiriz; Rahmetli Hasan Karakaya Ağabeyi, Rahmetli Abdürrahim Karakoç ağabeyi anarız.

Rahmetli Erbakan Hocamızı, Rahmetli Muhsin Başkanımızı anarız.

Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki Yeni Türkiye yolculuğundan bahsederiz.

Teşekkürlerimin ikincisi, yıllar boyunca birlikte çalıştığımız ve bugün hemen hepsi gerek Akit’te gerekse Akit dışındaki medya organlarında önemli yerlerde bulunan muhabir arkadaşlarımıza.

Yoğun tempo içerisinde kalplerini kırdıklarımız oldu, bizi kıranlar oldu.

Benim kırılmam mühim değil, kırdıklarım beni affetsin, haklarını helâl etsin.

Ve Hasan Hüseyin Maden ağabeyim.

Beni Akit camiasıyla o tanıştırdı, Akit üzerinde en fazla emeği ve hakkı olanlardandır.

Büyük bir dâvâ adamıdır.

Sabır abidesidir.

Rahmetli Hasan Karakaya Ağabey ile birlikte 28 Şubat’ın en rezil haksızlıklarından birine muhatap olmuştur.

Onun benim yüreğimde çok özel bir yeri vardır.

Büyük değerlerimizdendir Hasan Hüseyin Maden ağabey.

Kendisiyle tanışmamış kıymetli Akit okuyucuları, vakit varken mutlaka tanışmalıdır.

Son olarak ekmek kapımızı bunca yıl açık tutmalarından dolayı MuhteremMustafa Karahasanoğlu ve Karahasanoğlu ailesinin diğer emektarlarına da teşekkürlerimi arz etmiş olalım.

Muhterem Mustafa Karahasanoğlu, bizim “veda”yı duyurmamızdan sonra, “Çok dürüst ve delikanlıdır Serdar, Allah yolunu açık etsin” demiş.

Arkamızdan gönderdiği iltifatlar için de çok teşekkür ediyorum kendilerine.

Bugün Akit’e veda ediyoruz.

Cuma dergisi ile başlamıştık, bir Cuma günü bitiriyoruz.

Niçinler, nedenler birer bahane…

Kader böyleymiş ve ayrılık bugüneymiş.

Hayırlısını biz bilemeyiz, ancak Allah bilir.

Elveda.

NOT: Vedamızın ardından bize ulaşmak isteyen kardeşlerimiz için telefon numaramız 0532 763 68 43. Okuyucumuzdan saklımız yok Elhamdülillah. 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.