Sami Yusuf'tan Geçinen 200 Bin Kişi var
Konser İçin Türkiyeye gelecek olan Sami Yusuf'tan çarpıcı açıklamalar.
Kendisine şarkı sözü yazan Sezen Aksu'ya hayranlığını ifade eden Yusuf, 'Minik Serçe'yi de konserine bekliyor. Müziğinin ilahi değil ruhanî müzik olduğunu belirten Yusuf, "Türkiye, Müslümanlar için büyük umut, rol model." şeklinde konuşuyor.
Müslüman ülkelerden sadece Türkiye'ye saygı duyuyorum
Her şeyden önce son albümünüz 'Without You' dinleyicilerinizden nasıl bir tepki aldı? Eski albümlerinize kıyasla bu albümün farkı nedir?
Bu albüm beni destekleyenler tarafından çirkin bir şekilde 'sahte yeni albüm' olarak anılıyor. Eski plak şirketim tarafından tartışma aşamasındayken çıkarılan bir albüm ve sızdırılmış Mp3 tanıtımlarından, bitmemiş malzemeden oluşuyor. Ben bu şekilde düşük kaliteli bir şeyin çıkarılmasına asla onay vermem. Neyse ki avukatlarım albümü iTunes'tan çıkarttırdı; fakat ne yazık ki 'Müslüman dükkanlar' benim için tam bir utanç olmasına karşın bunu gururla satıyor. Sahte albüm piyasaya çıkmadan önce size benim eski iş arkadaşlarımdan birinin söylediği sözü aktarayım: "Abi, Sami Yusuf'tan geçinen 200 bin kişi var... Onlar albümler ve şarkılar için bekliyor. Para kazanmaları gerek..."
Yani daha albümünüz çıkmadı?
İsmim kazanç ve reklam haline geldi. Bu durum üzücü, fakat hiç de şaşırtıcı değil. Çünkü bunlarla uğraşan tek sanatçı ben değilim. Özet olarak bu albüm kalitesiz ve benim takdirim dışında çıkarılmıştır. Gerçek ve resmî albümüm tamamlanma aşamasında. EMI, SonyBMG ve Atlantic Records'un birinden çıkacak.
Yaptığınız müziğin içinde dinî söylemler ağırlıkta olduğu için sanki dinî müzikmiş gibi bir yargıya kapılıyor insanlar. Oysa müzik altyapısı olarak son derece güçlü ve Batı soundları var. Müziğiniz hangi noktalarda pop müziğinden ayrışıyor?
Beste yapmak ve söz yazmak, hissettiklerimi dünyanın geri kalanıyla paylaşma yolu. Hiçbir zaman ne yazdığımı ya da onun pop olup olmayacağını düşünmedim. Belirli bir modum ve anlayışım olmasına rağmen bu mod kendini müzikte ortaya koyuyor. Ne yazık ki ilk albümüm 'Al Muallim'in piyasaya çıkmasından bu yana çok konuşan bir özne oldum. Farklı kuruluşlar için bir maskot ya da konuşmacı oldum. Düzinelerce farklı grup ve organizasyon beni suçladı. Oysa ben çok ciddi bir müzisyenim, hiçbir grubun propaganda aracı olarak kullanılmayı kabul etmiyorum. İnancı ve kimliğiyle gurur duyan bir müzisyenim.
Doğu'da ve Batı'da en çok hangi sanatçıyı seviyorsunuz? Türk, Kürt ve Azeri sanatçılardan kimleri dinliyorsunuz?
Her kesimden şarkıyı dinlemekten hoşlanıyorum. Batı'dan Bob Dylan'ın şarkı sözlerini, Michael Jackson'un ritimlerini ve melodilerini, Elton John'un sesini çok severim. Ciddi bir klasik müzik dinleyicisiyim. Türkiye'den ise Sezen Aksu'yu beğeniyorum. Her ne kadar anlayamasam da şarkı sözlerinin her kesimden insanı derinden etkilediğini biliyorum. Bence kendisi müzik ve sözleri bu kadar zarafet ve güzellikle harmanlayan nadir insanlardan. Dinlediğim Kürt veya Azeri bir sanatçı yok; ama Azerilerin folklorik müziklerini çok severim. Özellikle de Rashid Bebudov ve orkestrasını...
Müzikte bir hedefiniz var mı? Amacınıza ulaşmak için ilerlediğiniz yolda ne tür sorunlarla karşılaşıyorsunuz?
Benim için bir numaralı amaç dürüst kalmak ve üründe saygılı olmak. Kalbini temiz ve saf tuttuktan sonra müzik ve sözlere de yansıyacaktır.
Müziği bir tebliğ aracı olarak görüyor musunuz?
Müzik olması gereken bir sanat türüdür ve her zaman olmaya devam edecektir. Ben sadece kalbimden geleni taşıyorum. Bu, benim insanlarla iletişim kurma yolum.
Söz ve besteleriniz neye göre değişiyor? Son dönemlerde sizi müzikal olarak neler ilgilendiriyor?
Ben hayatımda ilginç bir yerdeyim. Ruhen tamamen odaklandım, fakat müzik açısından şu an 2003'te olduğum yerde değilim. Kalbimdeki meseleleri söylemeye ihtiyacım var: İhanet, incinme, korku, umut, ikiyüzlülük... Bu tip meseleleri diğer albümlerde de işleyeceğim. Tüm gerçek sanatçılar (umarım ki onlara ben de dahilimdir) yaşamlarında farklı dönemlerden geçer. Şu anda karşılaştığım meydan okumalar 2003'te Al-Muallim'i çıkardığım zamanki gibi değil. Sanırım bu bir çeşit doğal gelişim.
Konserinizde sahnesinde olmak istediğiniz herhangi bir ülke var mı peki?
Endonezya'da performans sergilemeyi ve bir gün Afrika'da Sosyal Sorumluluk Projesi içinde çok büyük bir tur yapmayı istiyorum. Avrupa, Amerika ve Ortadoğu'da birçok kez turlar gerçekleştirdim, fakat Asya-Pasifik bölgesi ve Afrika'yı henüz ziyaret edemedim.
Müslümanlar star kavramına hoş bakmadıkları için kendilerine de bir idol istemiyor belki; ama siz bir dünya starı sayılıyorsunuz. Dünya yıldızları ile Müslüman yıldızlar arasında ne tür farklar olmalı?
İdol teriminin daha çok tanrısallaştırılmış bir şekilde ve ona adanmış bir ruh olduğunu düşünüyorum. Fakat ünlü kişiler her zaman olmuştur ve insanlar onları farklı sebeplerden ötürü sevmişlerdir. Mutluyum ki benim durumumda, benim gibi üç farklı nesil bulabiliyorum ve gerçekten devasa genişlemiş bir ailenin parçası olduğumu hissediyorum. Kişisel olarak ünü rahatsız edici buluyorum. Hizmet amacıyla kullanılabildiği gibi, kendini yok etmeye de sebep olabilir.
İslam coğrafyasında sizce hangi ülke anahtar ülke konumunda?
Sadece Türkiye saygı duyduğum Müslüman olan ülkelerden biri. Başkaları için takip edilmesi gereken bir örnek, çünkü özgürlüğü ve aile yaşantısı var. Eminim ki şu anda dünyada hiçbir yerde durumlar mükemmel değil; fakat en azından insanlar neyi seçmek istediklerinde özgürler. Türkiye aynı zamanda en hızlı büyüyen ekonomilerden biri ve gelecekteki Avrupa Birliği üyeliği için de işler harika görünüyor.
İslam ve modernizm çelişir mi? Müzikte yakaladığınız bu uyum, gündelik hayatta da geçerli olabilir mi?
Uyuşmazlıklar olduğunu düşünmüyorum. Medeniyetsiz uygarlıkların birbiri ile çatışması olur.
Dinler arası diyalog çağrıları için ne dersiniz?
Ortak değer paylaşımı ve sevgiye dayalı karşılıklı saygıya ihtiyacımız var. Kendi doğrunuzun çöplüğüne ya da Evangelizm'e değil.
Türkiye'de Ramazan'da tam iftar vakti klibinizin bir TV kanalında yayınlanması neden üzdü sizi?
Bence hiçbir sanatçı hasır altı edilmemeli. Fakat kendimi (belli bazı medyalar tarafından) ilahi adlı küçük bir kutuya kapatılmış gibi hissettim. Üstelik hiç bana uymayan ve sevmediğim bir tarz. Ben müzik tarzım için "ruhani" sözcüğünü kullanıyorum, çünkü müzik ruhtan gelir.
Albümlerinizin Türkiye'de ilahi tarzında algılanması sanırım sizi sıkıyor. Sizi çok dinleyen Arap ülkelerinde nasıl algılanıyor albümünüz?
Aslına bakarsanız bu benim için o kadar da korkutucu bir şey değil. Ama bu tarz şeyleri düşündüğümde de zaman zaman moral bozucu olabiliyor. Arap dünyasında ise durum biraz daha farklı. Çünkü onlarda laik müzik veya dinî müzik gibi bir ayrım yok. Gerçekten hoşlarına gidiyorsa dinlerler. Hayranlarım beni hiçbir zaman ilahi söyleyen bir şarkıcı olarak görmedi. Bu da benim tam olarak istediğim şey.
Ramazan'da vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?
İngiltere'de yaşıyorum. Ailemle birlikte olmaktan çok mutlu oluyorum. Fakat bu Ramazan yeni çıkacak olan albümümden bir parçayı hayranlarıma Ramazan hediyesi olarak vermek istedim. Günlerimi bunun hazırlıklarıyla geçirdim. Nihayet sonuca ulaştık. 'You Came to Me' isimli şarkım Türkçe haliyle ücretsiz olarak www.samiyusufofficial.com sitesi üzerinden indirilebiliyor.
***
Sezen Aksu'nun konserime gelmesini yürekten istiyorum
4 Eylül'de tekrar İstanbul Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda sahnede olacaksınız. İstanbul'dan ne tür duygular aldınız ve sizi nasıl etkiledi?
İstanbul ve Türkiye'ye hayranım ve kesinlikle tekrar burada sahneye çıkmak için sabırsızlanıyorum. İnanın çok heyecanlıyım. Orada kendimi tamamen evde hissediyorum. Çok fazla aşk, sıcaklık var ve sanata ve müziğe karşı gerçek takdiri görüyorum.
Sezen Aksu 'Without You' isimli şarkınıza Türkçe söz yazdı. Bu tanışıklık nasıl oldu?
Sezen Aksu'ya hayranlığımı her zaman dile getiriyorum. Çok farklı bir enerjisi var. 'Without You' şarkısının yarısını Türkçe yarısını İngilizce söylemek istedim ve bu konu üzerinde çalışmaya başladık. İngilizce sözler tamamlandı fakat Türkçe sözleri kim yazacak, nasıl olacaktı derken ortak bir dostumuz sayesinde Sezen Hanım'la tanışma fırsatım oldu. Kısa bir süre sonra kendisi bana 'Giz' adlı sözleri yazdı ve armağan etti. Benim için çok büyük bir armağan sözler. Gerçekten çok derinden ve şarkımla tam bütünlük sağlıyor. İstanbul'a geldiğimde kendisi ile görüşmeyi çok istiyorum. Konserime katılmasını da yürekten istiyorum.
***
Giz
Eser bir yel dağılır sis
Ne iz bırakır ne bir Giz
Yine o derin, dipsiz
O şefkatle affeden
Evvelim şimdim ahirim
Benim sevgili sahibim
Bir okula misafirim
Mezuniyeti bekleyen