Ressam aynı zamanda Bağımsız Sanat Vakfı Başkanı Yazıcı, AA muhabirine, vakfın çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Yazıcı, 2010 yılında birkaç kadın sanatçı arkadaşıyla "Şehrin Gizli Dili" ismini taşıyan "Uluslararası İstanbul Trienali"ni gerçekleştirdiklerini belirterek, şunları kaydetti:

"2013'te temamız 'yol'du. 'Nereden geldik?', 'Neredeyiz', 'Nereye gidiyoruz?' sorularını gündemimize alarak, insanın bu dünyadaki serüvenine odaklandık. Daha sonra 2016'da Suriye savaşıyla birlikte mültecilik meselesine bakmak üzere kavramımızı 'yurtsuzlaşma' olarak belirledik. Pandemi dolayısıyla yapamadığımız dördüncü etkinliğimizi 2021'de yaptık. Orada tarihi mekanlar ve gündelik hayat arasındaki bağları ele aldık, çok sayıda dijital işler kullandık. 2016'da ise vakıf olduk ve Bağımsız Sanat Vakfı olarak hizmet vermeye başladık."

Vakıf olarak her ay süreli sergiler ve projeler yapmaya çalıştıklarını aktaran Yazıcı, "Anadolu Selçuklu Sanatı: Güncel İmgeler, adında yedi ay süren bir proje yaptık. Bu projenin çok sayıda çıktıları oldu. Daha sonra 'İstanbul'un Meczupları ve Delileri' projesini gerçekleştirdik. Bundan sonra da kavramsal sanat çerçevesinde çalışmalarımıza devam edeceğiz." diye konuştu.

Hülya Yazıcı, düzenledikleri sergilere katılan sanatçıların bir kısmının eserlerini kendilerine armağan ettiklerini dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"2 yıl önce Hollanda'da bir sergi yapmıştım ve oradaki işler oldukça büyük ölçekliydi. Fakat bunun yanı sıra o sergiye katılan her sanatçıdan yine 30'a 30 santimetre küçük işler de istedik. Sanatçılarımızın yaptığı işlerle galerinin girişinde bir pano yaptık. O panodaki işler sergi sonunda vakfımıza hediye edildi. Burada alt katta sergilediğimiz eserler, o sergiden kalan 'küçük işler'. Bunu da 'büyük sanatçıların küçük işleri' olarak ele aldık. Serginin ismi de buradan geliyor."

"Küçük İşler/Büyük İşler" sergisine dair de Yazıcı, şu değerlendirmede bulundu:

"Sergimizde büyük ölçüdeki tuvallerle çalışan sanatçıların çok küçük, sınırlı bir alanda kendilerini nasıl gösterebildiklerine odaklandık ve ziyaretçilerimiz burada küçük ölçekte yapılan bu işleri görmüş olacaklar. Bu da önemli bir olgudur. Çünkü sanatçılar önce küçük tuvallerde çalışmaya başlarlar. Daha sonra büyük tuval ve zeminlere geçerler ama tekrar geri dönmek ve küçük alanlarda çalışmak biraz zordur. Bu sergimizde sanatçılarımızın 'küçük' bir alanda kendilerini nasıl ifade edebileceklerini göstermelerini istiyoruz ve buradaki eserler bunun bir örneği olarak kendilerini gösteriyor."

Sergi, 10 Temmuz'a kadar ziyarete açık olacak.