Necati Kurmel İsmi Ortalığı Karıştırdı
Ergun Babahan: Bu Necati Kurmel meselesi önemli herhalde. Onu yazınca Aydın tetikçilerini üstüme saldı.
Kalem kavgası da denilebilir ama ortada bir fikir çatışması yok. Medya savaşı var.
Peki bu savaş nereden çıktı?
Star Yazarı Ergun Babahan geçtiğimiz haftasonu Aydın Doğan'ın ortağı Necati Kurmel'le ilgili bir yazı yayınladı. Necati Kurmel'in Aydın Doğan'la ilişkisinden derin ilişkilerine kadar bir dizi bağlantı deşifre oldu.
Bu yazıdan sonra Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan adeta Ergun Babahan'a savaş açtı. Karşılıklı atışmalar sürüyor.
Ergun Babahan bugün bu konuyla ilgili küçük bir yazı daha kaleme aldı. İlk cümle çok dikkat çekici: Bu Necati Kurmel meselesi önemli herhalde. Onu yazınca Aydın tetikçilerini üstüme saldı.
İşte Ergun Babahan'ın bugünkü yazısından ilgili bölüm ve geçen hafta Necati Kurmel'le ilgili yazdığı o yazı;
Bu Necati Kurmel meselesi önemli herhalde. Onu yazınca Aydın tetikçilerini üstüme saldı.
Eskiden de siyasetçilerin, rakiplerinin üzerine salardı, huylu huyundan vazgeçmiyor demek ki.
NECATİ KURMEL-AYDIN DOĞAN İLİŞKİSİ VE ÖTESİ
Kurmel yakın dönemin kilit isimlerinden biri ve Aydın’ın onunla ortaklığı bir dönemin ilişkilerine ışık tutuyor, üzerine gidilmesinde fayda var.
Bu kavga Kurmel yüzünden başladı, onu bir hatırlatayım.
Gelelim işin edep ve delikanlılık boyutuna...
Başbakan ve bakanlar için “Para için anasını satanlar” başyazısı bunun gazetesinde yayınlandı. Paparayı yiyince tırstı başyazara sahip çıkamadı, bir başka “Anacı” Kılıçdaroğlu’nun partisine monte etti.
Şimdi birlikte hizmet ediyorlar memlekete.
Yıllarca Fethullah Gülen’e “Feto” diye, Melih Gökçek’e “İ. Melih” diye yazdırdı, şimdi edepten bahsediyor.
Delikanlılığa gelince;
Başbakan Erdoğan’a gidip Hilton’a inşaat ruhsatı, Ceyhan’a rafineri izni istemek... Bu olmayınca “Deniz Feneri parası Erdoğan’a gitti” diye yayın yapmak...
Bunun üzerine Başbakan’dan ağıza alınması, hazmedilmesi çok zor bir sürü fırça yemek...
Midesinden girilip ardamarından çıkılmasını sakin sakin dinlemek.. Bunun ardından Erdoğan’la görüşmek için 2 yıl boyunca araya onlarca adam koyup yarım saatlik görüşmeden mutlu olmak...
Yediği onca lafın üzerine sülalesini Gümüşhane’ye gönderip “Aile fotoğrafını” Gurur Günü diye manşet yapmak...
Delikanlılık ise doğru ben delikanlı değilim, hiçbir zaman olamadım. Bizim orada buna başka bir şey deniliyor ama onu da sonra yazarım!
Not: Tetikçilerine söyle, beni müdürlük kesmez!
Ergun Babahan'ın 24 Nisan'da kaleme aldığı ve bütün hafta boyunca ses getiren Necati Kurmel-Aydın Doğan yazısı;
Ergun Babahan/ Star
Doğan’ın ortağını tanıyalım veya kimin eli kimin cebinde
Hürriyet Gazetesi’nin dünkü manşetinde mutlu bir aile fotoğrafı vardı.
Başbakan Erdoğan’ın açılışını yaptığı Gümüşhane’deki madencilik tesisinin açılışına Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Doğan Holding İcra Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, işadamı Ali Sabancı katılmış.
Herkes mutlu.
Açılışta olmayan, en azından fotoğrafta görünmeyen mutlu iki kişi daha var, Aydın Doğan ve Necati Kurmel.
Bu Necati Kurmel ilginç bir işadamı.
Fotoğraf çektirmiyor, o yüzden açılışta vardı da fotoğrafa mı girmedi, yoksa hiç mi gitmedi bilemiyorum.
Kurmel’i tanımak lazım.
Kısa bir Google araştırması sonucu bazı çarpıcı bilgilere rastladım, adı Adana’da faizle para verme ve adam vurmayla sonuçlanan bir olayda anılıyor..
Yeni Aktüel Dergisi’ndeki şu portresi ise çok ilginç.
Bakın ve 170 kişiye ekmek kapısı açılmasında katkısı olan işadamını daha yakından tanıyın:
“Türkiye’nin en zengin 25 kişisi arasında olduğu konuşulan Necati Kurmel hep gizemli kalmayı seçti. Hiçbir gazeteye çıkmadı, kimseyle görüşmedi. İşte biz de bu mevcud-u meçhul isme büyüteç tuttuk. Ortaya ise şaşırtıcı bir ilişkiler ağı çıktı. Siyasetçi Hüsamettin Özkan’dan şarkıcı Hakan Ural’a, öldürülen gazinolar kralı Ömer Lütfi Topal’dan firari Ergenekon zanlısı Bedrettin Dalan’a kadar pek çok isim Necati Kurmel’in ‘aile fotoğrafı’ içerisinde...
Türkiye bugün farklı konuları tartışsa da ‘iddia olunan Ergenekon Terör Örgütü’ne yönelik operasyonlar ülke gündeminde uzun süre kalmaya devam edecek. Geçen haftalarda 12. dalgası gerçekleşen operasyonlar zincirinin son durağı İstanbul-Poyrazköy’de çıkartılan cephanelik oldu. Cephaneliğin çıkarıldığı arazi Ergenekon zanlısı Bedrettin Dalan’ın ABD’ye gitmeden kısa süre öncesine kadar mütevelli heyet başkanlığını yaptığı İstek Vakfı’na aitti. Ancak arazi ‘askeri bölge’ydi ve SAT ve SAS timleri tarafından kullanılıyordu. Zaten burada yapılan kazılardan sonra beşi subay olmak üzere sekiz kişi tutuklandı. Ancak asıl şaşırtıcı bilgi operasyondan kısa bir süre sonra Yeni Şafak gazetesine manşet oldu.
Statüsü tartışmalı bu araziyi Dalan, Necati Kurmel’den almıştı. Kurmel, Yeni Şafak’ın sorularına verdiği yanıtta arazinin askeri bölge olduğunu doğruluyordu. 27 yıl önce 20 milyon liraya aldıkları bu araziyi Dalan’a 17 milyon dolara satmışlardı. Üzerine bina yapamıyorlardı. Dalan ise eski belediye başkanı olmasından kaynaklanan bir girişkenlikle araziyi Kurmel ve ortaklarından satın almıştı. Böylece ilk defa Ergenekon’a yönelik yapılan operasyonlarda Necati Kurmel’in adı geçti. Kurmel ismi özellikle Susurluk skandalı sonrasında basın mensuplarının ajandalarına girmişti. Ancak Necati Kurmel hep gizemli kalmayı seçti. Hiçbir gazeteye çıkmadı, kimseyle görüşmedi.
Dalan yanında yetişti
1990’lı yılların sonunda “Türkiye’de en önemli politikacı kim?” diye sorsanız, hemen herkesin üzerinde ittifak edeceği isim Hüsamettin Özkan olacaktı. Bülent Ecevit’in sağ koluydu. DSP-MHP ve ANAP’ın kurduğu koalisyon hükümetinin mimarı ve gölge başbakanıydı. Hüsamettin Özkan, gücünün zirvesinde olduğu yıllarda hep başka bir isimle, Necati Kurmel’le birlikte anıldı. Tüm kamuoyu Kurmel’i Özkan’ın dayısı olarak bildi. Ne ketum Hüsamettin Özkan, ne de Necati Kurmel çıkıp tek bir açıklama bile yapmadılar bu yanlış bilgiyi düzeltmek için. Evet Özkan ile Kurmel akraba. Ancak bu akrabalık ilişkisi bir evliliğe dayanıyor. Özkan’ın ablası, Necati Kurmel’in ağabeyi Mustafa Kurmel ile evli.
Türk kamuoyu Necati Kurmel ismini ilk defa 1970’li yıllarda duydu. Kurmel, Saray Halı’nın sahibiydi. Türkiye’nin de en zengin 25 ismi arasında sayılıyordu. Saray Halı’nın yönetim kurulunda daha sonra siyasette yıldızı İstanbul Belediye Başkanlığı ile parlayacak olan Bedrettin Dalan da vardı. Dalan, önce ANAP’a kurucu olmuş, ardından da İstanbul Belediye Başkanlığı’na seçilmişti. Tüm bu görevlerden önce ise Kurmel’in şirketinin genel müdürlüğünü yapıyordu.
Bugün Dalan ile Kurmel’in evleri bile yan yana...
Gazetelere çıkmaktan hiç hoşlanmayan Necati Kurmel’i çeşitli haberlerin konusu haline getiren ise Susurluk skandalı oldu. Susurluk skandalında ismi geçen kim varsa bir şekilde Kurmel ile irtibatlıydı, çevresinde yer almıştı. Öldürülen ‘kumarhaneler kralı’ Ömer Lütfü Topal’ın en saygı duyduğu isim Necati Kurmel’di.”
Ergenekon’dan Ada toplantılarında hükümet devirme girişiminde olduğu iddia edilenlere kadar herkes var.
Ne renkli bir öykü değil mi?
İyi pazarlar, Ergenekon’u falan unutun günün keyfini çıkarın çünkü bence bu işlere kafa yorarsanız tadınız kaçabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.