Hanımlarla ilgili programlarda birbirlerine sanki tenbih etmişler gibi bir soru soruyorlar: Makyaj yapmak caiz midir, diye. Onlara doğrudan cevap vermeden önce şunları söylüyorum: Erkek olsun kadın olsun mü’minin makyajı şunlardır:

1. Abdest Suyu değdiği yerleri nurlandırır. Onun içindir ki kimi sahabe nurlu yerlerimiz çok olsun diye fazlaca yer yıkarlarmış. Efendimiz a.s mü’minlerin ahiretteki alametlerini sayarken eğirrae muhaccelîn vasıflarını söyler. Yani mü’minler ğurre ve tahcillidirler. Bu iki kelime güzel bir teşbihi ifade eder. Ğurre atın alnındaki para şeklindeki beyazlık demektir. Aynı atın 4 ayağının arkasındaki beyazlık da tahcilin manasıdır. ALLAHın Resulü a.s. abdest suyunun vesile olduğu nuru atın bu beyazlıklarına teşbih etmektedir. Ayrıca kendi devrinden sonra dünyaya gelecek olan müslümanlara “kardeşlerimiz” demektedir ki onların vasıflarını da yine ğurre ve tahcil olarak anlatır. Yani Peygamberimiz a.s. asırlar öncesinden bizlere kardeşlerimiz demiş ve bizi görmeyi arzuladığını ifade etmiştir. İşte bizlerin de kardeşler olarak tanınmamızın alameti abdest suyudur. Abdest suyunun güzelleştirici etkisini çok rahat tecrübe edebilirsiniz. 90’lık mü’min bir nine ile dinsiz/imansız bir nineyi yanyana tasavvur ediniz. Bizimki hiç cild bakımı yap/tırmadığı halde ona karşı hürmet hissine kapılır ve eğilip elini öpesiniz gelir. Ama öbür nineye bakasınız gelmez. Halbuki bu nine ömür boyu cild bakımı yaptırmıştı. İşte hürmet uyandıran bu fark abdest suyunun sonucudur.

2. Gece ibadeti derken tabii ki seherdeki namaz, zikir ve kıraati kasdediyorum. Büyüleyici saatler olan seher vakti mü’min için özel ibadet vakitleri olarak işaretlenmiştir. Mü’minin baharı olan kış mevsiminin bu uzun gecelerindeki seherleri iyi değerlendirmek gerekir. Bu ibadet de insana hoş bir güzellik ve halavet verir.

3. Hadis ezberleyip nakletmek. Efendimiz a.s.in mübarek sözlerini ezberleyip nakletmek de bizim makyajımız arasındadır. Bizzat Peygamberimiz a.s. “ALLAH benim sözümü işitip başkasına tebliğ eden kişinin yüzünü ağartsın/taptaze nurlu eylesin” buyuruyor. Öyleyse ezberimizde ne kadar çok ayet, hadis, mübarek söz varsa biz o kadar nurlu ve kendimizi süslemiş oluruz. Unutmayalım ki ayet ve hadis kendisine layık olan zihinlerde yer eder. Yıllardan bu yana ezberci eğitime karşı çıkılalı beri gençlerimizde ezber kabiliyeti kalmadı. Ezber yapmak kınandı, kafayı oynatır dendi. Halbuki bizim dinimiz, Kur’an ve hadisler ezberle gelmiş, muhakeme ile yaşatılmıştır. Bizim kültürümüzde hem ezber hem muhakeme vardır. Batı dünyasında nakledeceği bir varlığı olmadığı için sadece muhakeme söz konusudur. Bizimkiler de onlara özenmişler ve çok yanlış yola girmişlerdir. Gençler! Mümkün olduğu kadar fazla ayet ve hadis ezberleyin, zihninizi süsleyin ki yüzünüz güzel olsun. Efendimizin duası bu yoldadır. Zihninizi bu mübarek şeylerle doldurmazsanız mülevves şeyler zihninizi doldurur.

Gelelim makyajın fıkhî hükmüne: Makyaj maddesinin içinde necis bir şey (domuz vb katkıları) olmamak ve insan (cenin) kaynaklı bir şey bulunmamak şartıyla makyaj yapmak caizdir. Tabii ki yabancıların dikkatine arzetmemek de şarttır. Dua ve selam ile

Prof. Dr. Orhan Çeker / Vahdet 

gazetevahdet.com