Kardak'ın altından Hürriyet çıktı
Fatih Altaylı, Türkiye ve Yunanistan'ı savaşın eşiğin getiren Ege'deki Kardak kayalıklarına bayrak dikme yarışında, o dönem Hürriyet'in yayın yönetmeni olan Ertuğrul Özkök'ün gerginliği nasıl tırmandırdığını yazdı.
Hürriyet yazarı Etuğrul Özkök'ün, Poyrazköy davasında yargılanan subaylardan yola çıkarak, "Kardak Krizi" günlerini anlatan yazısının ardından Habertürk'ün yayın yönetmeni Fatih Altaylı da kendi köşesinde Hürriyet'in yazı işleri toplantısına krizin nasıl tırmandırıldığını yazdı.
Taraf Gazetesi de Altaylı'nın yazısını, "Yapma Savaş çıkar - Olsun İşimiz bu" başlığı ile manşete taşıdı...
“Figen Akat” isimli Türk gemisinin 25 Aralık 1995 tarihinde Ege Denizi’ndeki Kardak kayalıklarında karaya oturmasının ardından Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında anlaşmazlık çıkınca patlayan krizde, iki ülke savaşın eşiğine gelmişti. Bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürmüş, Türkiye ise, sözkonusu adaların kendisine ait olduğunu belirtmişti. Poyrazköy Davası’nın geçen hafta yapılan duruşmasında Albay Ali Türkşen’in, “mazotunu kredi katıyla aldık” dediği hücumbotla Kardak’a çıkarma yapılmıştı. Ancak olayın bir de medya cephesi vardı.
Memlekete toprak katan gazeteciler
Altaylı köşesinde, bir sabah yazıişleri toplantısında bir Yunan gazetecinin Türkiye’ye ait olduğu iddia edilen Kardak kayalıklarına Yunanistan bayrağı dikmesi olayını konuşurlarken Haber Müdürü Uğur Cebeci’ye takıldıklarını, kendisine “Bak Yunan gazetecilere. Adamlar ülkelerine toprak katıyor. Sen boş otur. Bir yere bayrak diktiğin mi var” şeklinde espriler yaptıklarını yazdı. Altaylı yazısında, Uğur Cebeci’nin ertesi gün toplantı masasına bir tomar fotoğraf fırlattığını ve “Alın size gazetecilik” diye bağırdığını ifade etti. Altaylı’nın ifadelerine göre Uğur Cebeci, İzmir Bürosu’ndan bir gazeteciyi helikopterle kayalıklara göndermiş ve Yunan bayrağını indirip yerine Türk bayrağını dikmesini söylemişti.
Özkök: Bu, Hürriyet’in misyonu
Altaylı, toplantıda bayrak dikme olayına gülüp geçtiklerini ancak öğleden sonra gazeteye gittiğinde Uğur Cebeci’nin diktirdiği bayrağın gazetenin manşetinden verildiğini görünce şok olduğunu ve hemen ardından Özkök’ü aradığını yazdı.
Altaylı, Özkök’e “Abi, ne yapıyoruz. Bu manşet savaş çıkarır. Bari bu kadar büyük vermesek” dediğini, ancak Özkök’ün de “Hürriyet’in geçmişte de buna benzer haberler yaptığını Hürriyet’in misyonunda böyle haberler olduğunu, Kıbrıs davasına da böyle sahip çıktığını” ifade ederek kendisini ikna ettiğini aktardı.
Altaylı bota atladı
Haberin çıktığı gün İzmir’de bulunan Altaylı’yı arayan Özkök, Altaylı’yı Bodrum’a göndererek olayı yazmasını istedi. Eşini, foto muhabiri ve kameramanını da alarak Bodrum’a giden Altaylı, bir motor kiralayarak kayalıklara doğru yola çıktı. SAT komandolarına ait bota binmesine izin verilmeyen Altaylı, eşinin isteği üzerine seyir halindeyken askerî bota atlayarak şimdi Poyrazköy Davası’nda yargılanan subaylarla da konuşma imkânı buldu.
Fatih Altaylı'nın gündemi sarsacak yazısını kaynağından okumak için tıklayın