Gazeteciye 700 yıl hapis istemi
Star gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü İbrahim Sarp, bir gazeteci olarak kırılması zor bir rekora imza attı.
HEPSİ İDDİANAMELERDE VAR
ÇGD Başkanı Ahmet Abakay: Gazetelerde yazılanlar, zaten iddianamelerde de yer alan hususlar. Bunları zaten kamuoyu biliyor. Gazetede yayınlamak niye suç oluyor? Türkiye’de hakimler, yargıçlar AİHM kararlarını yorumlarında ve kararlarında ciddiye almıyor. Bu nedenle gazeteciler, mesleklerini yapamaz hale geliyor. TCK’nın değiştirilmesi gereken maddeleri var. Mağdur edilen gazeteciler oluyor. Sonucunda da otosansür sorunu ortaya çıkıyor.
Düşünce cezası bu olmamalı
TGC Başkan Yardımcısı Turgay Olcayto: Düşünceyi ifade etmenin cezası bu kadar ağır olmamalı. Gazetecilerin, para cezasıyla tehdit edildikleri de ortada. Bir takım düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Türkiye düşünceyi yargılayan bir ülke oldu. TCK’daki 285, 288 ve 289. maddelerin değiştirilmesi çok daha kolay gibi geliyor. Yasadaki bazı maddelerin değişmesi için hukukçu arkadaşlarla ve Adalet Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam ediyor. •
Birden fazla soruşturma geçirdim
İbrahim Sarp: Yayın yasağını ihlal ettiğimiz gerekçesiyle hakımda 1000’den fazla soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmalardan 200’den fazlası davaya dönüştü. 11 yıl 3 ay hapis cezası istendi. Bu hapis cezasıyla ilgili mahkeme kararını Yargıtay’a götürdük. Bunun yanında yaklaşık 7 yıl kadar aldığım hapis cezası var. Hükmün açıklamasının ertelenmesi kararı verildi. Hala 140 tane daha dava devam ediyor. Her biri için 5 yıl hapis cezası isteniyor. Bu da toplamda 140 çarpı 5 yıl, yani 700 yıl hapis cezası demek oluyor. Türk Ceza Kanunu’nun 285. ve 289. maddeleri olduğu sürece gazeteciler, hapise girmekle yüz yüze kalacaktır.
Ya yasalar yanlış ya da uygulanma şekilleri
Medya Derneği Başkanı Salih Memecan: Ya yasalar yanlış, ya da bu yasaların gazetecilere uygulanması yanlış. Bu kadar yazar, çizer, gazeteciye dava açarak kontol altında tutmak ciddi şekilde basın özgürlüğünü tehdit ediyor. O kadar ağır cezalar veriliyor ki gazetecilere, o yayın organının susturulması anlamına geliyor. Basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddelerin de değiştirilmesi gerekiyor.