Ertuğrul Özkök'ün içinden geçen manşet

Ertuğrul Özkök'ün içinden geçen manşet

Görünen o ki son tabloyu görmeden seçim için orta halli bir manşet atan Hürriyet camiasının içi rahat etmemiş. Peki arzuladıkları manşetler neydi? Ertuğrul Özkök açıkladı:

Hürriyet gazetesi Genel yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, "En zekice manşet" başlıklı bugünkü köşe yazısında okurlarla dertleşmek istediğini söylerken, seçim sonuçlarını görünce hangi manşeti atmak istediğini de açıkladı:

İşte Özkök'ün köşe yazısında yer alan o ilginç bölüm:

Hürriyet’in yazı işleri kadrosu, hayat tarzına çok hassas, laik, demokratik sisteme gönülden bağlı insanlardan oluşur.

Şurası da bir gerçek.

Çoğu, gençliklerinde sol düşünce dünyalarından gelmiş insanlardır.

Ama ben de dahil olmak üzere, yine çoğu, zaman içerisinde fikri değişime uğramış, liberal ekonomi ve düşünce tarzına yaklaşmış gazetecilerdir.

İlk akla gelen manşetler, o anki duygumuzu yansıtan, daha çok hınzırlık içeren çizgilere sahipti.

Herkesin aklına gelen "One minute" esprisi bizim de aklımıza geldi.

"Beyaz eşya out, beyaz Türkler in", "Beyaz Türklerin dönüşü", "Başını kaşıyan adam" gibi espriler yapıldı.

İtiraf edeyim, benim içimden geçen manşet şuydu:

"Bu devirde kimse padişah değil."

Yanlış anlamayın, bu manşetin tek adresi, seçim kampanyasını aşırı biçimde şahsileştirerek ve bizleri de hedef göstererek sürdüren Erdoğan değildi.

Biz, yani medya da bu manşetin içinde.

CHP de, DTP de, MHP de...

Evet, ben bu sandığı böyle okuyorum.

"Bu devirde kimse padişah değil."

* * *

Bu manşeti atmadık.

Çünkü, atılacak manşetin duygularımıza değil, aklımıza seslenmesi gerektiğini düşündüm.

Arkadaşlara dedim ki:

"Hepimiz zekámızı kullanalım. Öyle bir manşet bulalım ki, okurumuzun büyük bölümünün beklediği rahatlama duygusuna seslenebilecek, ama aynı zamanda Erdoğan ve AKP’ye de, her şeye rağmen seçimden açık ara birinci parti olarak çıkmasının hakkını verecek bir manşet."

Genç arkadaşlarımızdan biri, "Yani herkesi idare edecek oportünist bir manşet mi" dedi.

"Hayır, gerçeği ifade edecek bir manşet" cevabını verdim.

Geç saatlere kadar aradık, kafamızı çok çalıştırdık ve en zeki manşeti bulduk:

"Sandıktan uyarı."

Bizim mesleğimiz böyledir.

Bazı olaylar vardır ki, "En zeki manşet, en sıradan, en aptal olanıdır".

Fazlasını zorlamamak gerekir.

Çünkü gerçeğin en iyi ifadesi odur.


Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :