Pınar KİBAR
Yazdıran ALLAH, yazan ise sadece Ben
Tebessüm ediyorum attığım başlığa. Niye mi? Bana Yazdıranımı hatırlattığı için. Allah c.c. hatırlanmaya muhtaç mı? Hayır! asla. Hatırlamaya muhtaç olan benim, benim benliğim, benim özüm. Kalbim. Ruhum. Aklım. Hatırlamak ne güzel Sevgiliyi; O´nu yâd etmek. Kalbinin derinliklerin de Onu anmak, anarken O´nunla birleşmek; hemhal olmak. Ötelere adım atmaktır, O´nu anmak. Kalbin saflaşır, gözlerin buharlaşır, ruhun durgunlaşır. Yalnızlığımı unutuveririm o an. Acılarımı koyarım yanı başıma. Yalnız O´nunla beraber olmanın hazzını sineme çekerim. O´nu andıkça dertlerim bana veda eder sessizce. Ve ben Rabbim´le konuşmaya başlarım. Kimsenin beni duyamayacağı anda Ya Rabb! dediğim de, buyur „Ya kulum“ deyişini duyarım, soğuk kış gecelerinde. Haykırıyor aklım, kalbim ve ben yalnız olmadığımı bir kez daha anlıyorum, bir kasım akşamında.
Sen varsın Mevlam, Sen varsın. Acılı yüreğime merhemsin Sen. Kırık kalbime ilaçsın Sen. En kudretli, en merhametli, en cömerti Sensin. Sensiz yaşanmıyor, Sensiz nefes dahi alınmıyor. Varlığın karşısında boynum bükülüyor, başım dönüyor, sarhoş oluyorum, Ya Rahman. Bana hayatı bahşeden Sen, hayatın anlamı da Sensin, Ya Samed. Seni hatırlıyorum Allah´ım, hatırladıkça kendime, özüme dönüyorum. Sana verdiğim sözü hatırlıyorum. Beni yaratan, vakti gelince öldüren, ve yine dirilten kudret sahibim, Sensin. Kainatın ustası Sensin. Bir nakışta bin nakşı nakşeden nakkaşsın.
Beni affeder misin Ya Rabbi? Sensin gecen dakikalarımı bağışlar mısın? Ya Seni anmadığım anlarımı?
Çünkü…
Senden başka bana imdat eden yok.
Rabbim beni:
Gören, bilen, seven, Sensin...
Sen... Sen... Sen…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.