Karabük Üniversitesiile Çevre Kuruluşları Dayanışma Derneği (ÇEKÜD)'ün beraberce organize ettiği Tüketim Toplumu ve Çevre Sempozyumu 16-17 Kasım 2012 tarihinde Karabük'te yapıldı.

Hazırlıkları uzun zamandır devam eden sempozyum, ev sahibi Karabük Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirildi. Cuma sabahı protokol konuşmaları ile başlayan sempozyum, cumartesi günü akşam yemeği ile son buldu.

Protokol konuşmalarında, tüketim toplumu ve çevre hakkında çok önemli konulara temas edilerek problemlere uygun çözümler sunuldu.

ÇEKÜD Başkanı Süleyman Yorulmaz Beyefendi; "Maddi refah ve teknolojik gelişimin hikmete dayalı değer yargılarıyla beslenmesi gerektiğini, ÇEKÜD'ün bütün kuruluşlarla işbirliğine hazır olduğunu" vurgulayarak başta rektör bey olmak üzere tüm emeği geçenlere ve katılımcılara teşekkür etti.

Vali Yardımcısı Abidin Ünsal Beyefendi, konuşmasında; çılgınca bir tüketim anlayışının olduğu günümüzde çevrenin de insanlar tarafından bozulduğuna dikkat çekti.

Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Burhanettin Uysal Beyefendi ise "Karabük Üniversitesi'nin çeşitli kültürel faaliyetlere ev sahipliği yaptığını ve ilahî mesajla şekillenmiş olan kültürümüzde israfın yasaklanmış olmasına rağmen toplumumuzun bu ilahî mesajdan habersiz olarak yaşadığı" gerçeğine vurgu yaparak sempozyumun çok yönlü bir şekilde hazırlanmasına katkı sağlayan akademisyenler ile organizasyonda görev alan mesai arkadaşlarına, katılımcılara ve ÇEKÜD'e teşekkür etti.

Karabük Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Başkan Vekili Osman Kahveci Beyefendi; " Dünyanın en önemli sorunlarından biri olan tüketim toplumu ve çevre konulu sempozyumun, sivil toplum kuruluşu ve üniversite işbirliğiyle Karabük'te yapılmasından son derece mutluluk duyduğunu, bilinçli bir üretim ve tüketim anlayışı içinde hareket edilmesi gerektiği" konusunda detaylı bir konuşma yaptı.

Açış konuşmalarından sonra yapılan "Su Yönetimi ve Çevre Duyarlılığı" adlı panelde konuşan bakanlık temsilcileri ile iki yabancı danışmanın su konusundaki değerlendirmeleri dikkat çekici idi.

ÇEKÜD Fotoğraf Sergisi ile İstanbul'da Bahçe ve Çiçek Sergisi, program ile güzel bir bütünlük sağlayarak sempozyuma ayrı bir renk katmıştı.

Oturumlar, ilk gün üç ayrı salonda yapılırken ikinci gün iki farklı salonda    devam ederek katılımcıların; doyumsuz tüketim arzusu ve çevre sorununa Kur'an çerçevesinden bakış, çevre ve din, su ve hava kirliliği, çevre problemleri, katı ve tıbbi atık, çevrenin tarım, endüstri ve tüketim ile olan irtibatı ve Kardemir hakkında bilgi sahibi olması temin edildi.

Safranbolu gezisi de sempozyuma renk katan diğer bir güzellik. Safranbolu'yu gördüğümde memleketim Tokat aklıma geldi. Güzel ahşap evleri, sokakları, pazarı ve arastasıyla bir Anadolu şehri olan Safranbolu'yu çok sevdim. Ahşabın güzelliğini Safranbolu evlerinde çok rahat görebilirsiniz. Evlerdeki yemek servis dolabı, eski Ankara evlerinkinden daha farklı. Ankara evlerindeki çift kapılı, sabit raflı yemek servis dolapları yerine Safranbolu'da, dönebilen daha zarif dolaplar yapılmış.

Safranbolu'nun lokumu ve safranlı sabunları da ayrı bir güzellikte. Topkapı Sarayı'nda gördüğüm meydan güneş saatinin bir benzerine Köprülü  Mehmed Paşa Camii'nde rastladığımda çok şaşırdım.

Doğal kaynakların hoyratça kullanılıp üretim artışını sağlamak için medya ve saire ile tüketimin teşvik edildiği, dünya kaynaklarının % 80'inin,  zengin olan % 20'lik kesim tarafından kullanıldığı günümüzde; ortayol, iktisat, tasarruf ve istikrar tabirlerini iyi anlayıp hayatımızı buna göre düzenlemeliyiz.

Nimetin kıymetini bilip iktisat eden darda kalmaz.

Marka tutkusundan kurtulmuş, insanları makam ve mevkisi için değil de "Yaradılanı severim Yaradan'dan ötürü." prensibi çerçevesinde seven gerçek dostlarıma selâm olsun.

Ahmet Semih Torun -Habername

asemihtorun@gmail.com

ahmedsemihtorun@yandex.com

www.twitter.com/ahmetsemihtorun