Star Gazetesi’nden Elif Çakır’ın Perşembe günü, Başbakan'ın 'Çok önemli bir yakınımın gelinini yerlerde sürüklediler' diye duyurduğu olayın mağduruyla gerçekleştirdiği röportajı mutlaka okumalısınız.

1 Haziran Cumartesi günü Kabataş İskelesi’nde, Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’nun 25 yaşındaki gelini Z.D, hem de kucağındaki 6 aylık bebeğiyle birlikte ağız burun dövüldü ve jelatini henüz açılmamış en galiz küfürlere maruz kaldı çevreciler tarafından!

Henüz altı aylık bir bebek, annesinin giyim tercihleri sebebiyle, bu sırtlanlaşmış sürünün şiddetinden payına düşeni aldı.

Onu hedef seçenler, onun Ak Parti’li bir belediye başkanının gelini olduğunu bilmiyorlardı. Ama o gencecik annenin başındaki örtü, etiketlenmesi ve hedef seçilmesi için yeter ve artar bir sebepti çevreci çapulcular açısından!

Anlaşılan çevrelerinde böyle bir görüntü kirliliğine(!) müsamahaları yoktu ve sabırları tükenmişti.

Onu, kalabalık çapulcu sürüsünün elinden kurtarmak isteyen yaşlı bir adam da, kızıyla birlikte aynı haydutların hedefi oldu.

‘...üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başlarında tuhaf bantlı 70-100 kadar adamın ortasında kaldım. Bebek arabam elimden gitti.

Bir kadın, ‘Ne geldiyse bu ülkenin başına bunların başörtüsü üzerinden geldi, vurun şuna’" deyince, bir adam arkamdan tekmetokat vurmaya başladı.

Sonra bağırmaya başladılar. Devrim yaptıklarını, ihtilal yaptıklarını, ülkeyi bize teslim etmeyeceklerini, Erdoğan'ı asacaklarını, Erdoğan'ı da hepimizi de tek tek .....

Bir taraftan ‘Bu ülkenin gerçek sahibi biziz, anladınız mı ulan?’ diye bağırıyorlar, bir taraftan tekmeliyorlardı.
 

Kutsal başörtüymüş, görün bakalım kutsalı size neler yapacağız' diyerek aklınızın bile almayacağı şekilde küfrettiler, vurdular, vurdular...‘Asacağız Erdoğan'ı anladın mı?' diye bağırdılar.

 ...Kendime geldiğimde üzerim ‘ idrar’kokuyordu.

Yerimden kalktım bebeğimi bulmaya çalıştım.’

Ayrıca;

...Bugün Gazetesi'nden Zeynep Ceylan'ın ‘başörtülü ablası’ metroda ‘Ben senin gibi böceklerle savaşmaktan geliyorum' diyen bir ‘çevreci’(!) tarafından tekme tokatdövülüp, küfredildi.

...AK Parti Güngören Eski ilçe başkanı Abdullah Başçı, Gezi Parkı eylemlerine destek veren gruplar tarafından, aynı sebep ve öfkeyle ‘boğazından’ bıçaklandı.

Ve adeta, ortaya koydukları şiddetlerine, karşı şiddet tepkileri davet edildi...

Uluslararası sistemin düğmeye basmasıyla başlatılan ve Tayyip Erdoğan’ın sonunu getirmeyi hedefleyen post-küresel 28 Şubat kalkışması, ABD merkezli 500 Bin feyk hesaptan 'Asker polisle çatışacağını açıkladı', 'Polis biber gazını bıraktı, kimyasal gaz kullanıyor', 'Polisgerçek mermi kullanıyor'gibi yalan haberlerle yaylım ateşi edercesine desteklenip, bütün uluslararası medya tarafından canlı verilerek, Türkiye’de sanki bir iç savaş varmışçasına, bütün Dünya ayağa kaldırıldı.

Olayların başlamasından günler önce, bölgede küresel medya tarafından canlı yayın araçları kiralanması çevreci arkadaşların hangi çevrenin çapulcuları olduğunuda ortaya koyuyor.

ABD destekli antikapitalizm gösterisi...

Kapitalizmin en büyük rakibi, alternatifi ve hedefi olan Türkiye’yi ayağa kaldıran iktidarı yıkarak, kapitalizm karşıtlığı yaptığını zanneden zümrenin içindeki sakallı ve başörtülü gençlerde sos vazifesi görüyor.

Eylemcileri masumlaştırmak ve sevimli kılmak için sos...

Ama İslami camia için koca bir ‘SOS’ aynı zamanda. Umarım, onlar da kucaklarındaki bebekleriyle birlikte tekmelenmeden uyanırlar.
 

20. yüzyılın en büyük kıyımlarından birine maruz kalan Boşnakların efsanevi lideri merhum Aliya İzzet Begoviç’in partisi SDA, anlamlı bir çıkış yaparak, Tayyip Erdoğan’a destek için şu açıklamayı yaptı:

‘...Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, halkın arasından gelen, halkından ayrılmayan ve kendi kaderini sıradan insanlarla paylaşan bir liderdir... Recep Tayyip Erdoğan,baskıya karşı direnişin, kimliğin geri alınışının, Türk insanının gururu ve onurunun sembolüdür.’

Topçu Kışlası’nın mantığını anlamayanlar, ya Boşnaklara sorsunlar yada Topçu Kışlası’nı inşa eden şair, neyzen ve sanatçı padişah, Sultan III.Selim’i şehit eden Yeniçeri çapulcularını top atışlarıyla yok eden, Sultan II. Mahmut’un emriyle harekete geçerek, bu onulmaz cerahatı, kökünden kazıyan birliklerin, hangi kışladan geldiğine baksınlar.

Topçu Kışlası...

Dünya tarihinin gördüğü en zarif  Başbakanların önünde gelen Menderes'i  asan, en müsamahakar Başbakanlardan Özal'ı zehirleyen çapulculara, Tayyip Erdoğan'ın yedirilmeyeceğini ihtiva eder derin tarihi köklerinde.

Maalesef, darbelerin yıldızlı tarihini andıran Türk tarihinin, bu kaygan zeminden çıkartılabilmesi için, darbeci barolardan, darbeci medyaya ve sermaye babalarına, bir gün her şeyin hesabının sorulacağına dair kuvvetli bir ihtardır.

Çapulcuları saymıyorum bile...

Ve bu kudret bu milletin damarlarındaki asil kanda ziyadesiyle mevcuttur.

Ne demişti eski bir eli maşalı paşamız?

‘Herkes tarafını seçsin.’

Millet, tarafını kefen giyerek yola çıkan adamdan yana seçti... Duymayanlar ve anlamayanlar Pazar günü Kazlıçeşme Meydanı’na davetlimizdir.

E mail:   akpinartahsin@hotmail.com

Twitter: @akpinartahsin