Bir sene önceydi İsveç Milli Takım kampın da Zlatan İbrahimoviç basın toplantısı yapıyordu. Bir İsveçli gazeteci, ''PSG ile bir sene sözleşmeniz var. Ama ara transferde, Milan'a gideceğiniz söyleniyor. Bu konuda ne diyeceksiniz? Diye sordu. 

İbrahimoviç, hafif gülümseyerek biraz da dalga geçerek, ''İsveç basını kadar aptalca haber yapan başka basın göremedim. İspanya'dan, İtalya'dan, İngiltere'de çıkan haberleri kopyalayıp, kopyalayıp, ''yok İtalya basını şöyle dedi. Yok İspanya basını şöyle dedi gibi yazacağınıza cesaretiniz yok mu? Kendiniz direk sorun haber yapsanıza '' şeklinde cevap vermişti.

Geçen ay; Türkiye- İsveç dostluk maçı öncesi, İsveç Milli Takım kampını bizzat 4 gün takip ettim. İsveçli gazeteciler, İsveç Milli Takımı'nın Türkiye'ye gitmemesi için, kampta elinden geleni yaptı. Futbolcular ve teknik heyete, ''Türkiye'nin her tarafı tehlikeli, can güvenliğiniz yok, Zlatan'ın hayatını tehlikeye mi atacaksınız? Diye, İsveçli olmayan ve Türkiye uzmanı geçinen Türkiye karşıtı bir kaç gazetecinin söylemlerini sordu durdu. 

İsveçli futbolcular ve teknik heyet, sorulara onların istediği gibi cevap vermedi. Türkiye lehine inanılmaz pozitif demeçler verdi. Maalesef, bu demeçlerin yüzde 10'nu yansıtarak, yüzde 90'nına karartma uyguladılar. 

Öte yandan bu hafta olanlar bir kez daha Zlatan İbrahimoviç'in İsveç basını hakkında yüzlerine söylediği kelimeleri doğruladı. Zira, İsveçli olmayan ve Türkiye uzmanı geçinen Türkiye karşıtı bir kaç gazetecinin, onlara servis ettiği yalan haberleri, araştırmacı gazeteci gibi kamuoyuna sunmaya çalıştılar. 

Suçsuz, güçsüz insanların fotoğraflarını çarşaf çarşaf yayınlayarak, yaftalayıp, toplumda terörist gibi gösterdiler...

Cadı avı başlatarak, İslamfobi'yi tetiklediler...

İbrahimoviç, her basın toplantısında bunlara hakaret ediyor, bende bazen kızıyordum. Bu son olayları görünce İbrahimoviç'in yerden göğe kadar haklı olduğunu anladım. ''Dinsizin hakından imansız gelir'' ya, bunların hakkından da İbrahimoviç gelir...
........................

NOT: İbrahimoviç'in başka bir basın toplantısını takip ederken yine farklı bir olaya şahit olmuştum. İsveç'in en etkili spor yazarlarından OLF LUNDH ''Reklamlardan çok para kazanıyor musun?'' Şeklinde bir soru yöneltmişti. İbrahioviç'te, Göçmen kökenli olduğunu ima ederek'' Sen, beni çekemiyorsun. Benim başarılarım ve kazandığım para senin karnını ağrıtıyor. Sırf seni delirtmek için çok daha başarılı olup, seni uykusuz bırakacağım'' diye ağır bir cevap vermişti. 

Tabii, bu cevap hemen bütün İsveç gazetelerinde manşet olurken hiç bir gazete OLF'a sahip çıkmadı. 

İsveç gibi bir yerde bir canlı yayında bir basın toplantısında ülkenin en gözde gazetecisini bu şekil azarlamak, çok görülmüş bir şey olmadığından normalde ülkeyi ayağa kaldırılar, Zlatan'ı milli takımdan atmaya kadar giderdi. 

Bu benim dikkatimi çekti ve ertesi gün İbrahimoviç'in azarladığı gazeteci ile bir röportaj yaparak, ''İbrahimoviç sana hakaret vari cevap verdi ve kimse bu konuda hiç bir yorumda bulunmadı'' diye sordum.

OLOF, ''İbrahimoviç, Milli Takımdan, Futbol Federasyonundan daha büyük biri. Eğer İbrahimoviç olmazsa, maçlara bu kadar seyirci gelmez. Futbolda İsveç, dünya arenasında ismi bu kadar duyulmaz. Sırf İbrahimoviç'den dolayı bir çok ülke İsveç'le dostluk maçı yapmak istiyor. Onun için İbrahimoviç'e bir yaptırım uygulayamazlar'' şeklinde cevap vermişti.