Fert, Aile ve Toplum

 

Fert + Aile = Toplum

Yukarıda gördüğünüz bu işlem, insan hayatında yeri önemli olan bir işlemdir.

Ben, kısa ve öz bunun analizini yapmaya çalışacağım.

Fert; birey demektir. Siz, Ben, O, gibi. Kısacası fert, „insan“ teki demektir.

Aile; Fertlerden oluşur. Anne- baba ve çocuklar gibi.

Toplum; Fert + Aile sonucunda ortaya çıkar.


 

Aklıma hemen şöyle bir soru geldi, acaba hangisi diğerine nisbeten daha önemli? Yorumu size bırakıyorum…

Şimdi anlatmak istediğim asıl konuya gelelim:

Yapılan izdivaçlar“…

ve

Mahkeme salonlarında biten evlilikler“.

'Hoppala‘, ne alakası var şimdi demeyin sakın?

Çok yakından alaksı var efendim.

Konuyu toparlamaya çalışalım.

Olay şu:

Bir fert ne kadar sağlam karakterli olursa, (semavi dinlerde buna „güzel ahlak“da denir), aile kurumunda bir o kadar başarılı olur. Aile, ne kadar başarılı olursa, bu topluma sirayet eder. Ve toplumda, sağlıklı fertlerin yetişmesini sağlar.

Örneklendirelim;

Bir insan düşünün şu karaktere sahip olan; idealsiz, hırçın, sabırsız, kaba, saygısız, sorumsuz v.b.

Ve, bu insanın bir gün evlendiğini düşünün bir de…

Aslında hemen sonuca vardığınızı tahmin edebiliyorum. Mahkeme salonundan bahsediyorum…

Peki nasıl olur da olay mahkeme koridorlardında son bulur? Pekâla, konuyu biraz daha açmaya çalışalım.

Aileyi fertler oluşturur demiştik. Karakteri (ahlakı) hayli bozuk olan bir insanın, evlilik yaptığını düşünmenizi rica etmiştim sizden ve sizde yaptınız. Şimdi devam düşünelim, veya mahkeme salonuna nasıl vardığımızın yolunu çizelim.

Sabırsız, hırçın veya sorumsuz bir eş düşünmenizi istiyorum sizden şimdi.

Sorumsuzluğu ele alalım isterseniz. Evlilikte önemli yeri vardır „sorumluluğun“.

Veya farklı yönden ele alalım konuyu. Sorumluluk sahibi olmak nasıl bir şeydir?

İnsanın üzerine düşen görevini yapması, kendisinin sebebiyet verdiği sonuçları üstlenmesi ve başkalarının haklarına riayet etmesi, sorumluluk demektir.

Şimdi dönüp kendimize bir bakalım, ne kadar sorumluluk sahibiyiz? Eşimize, çocuklarımıza, anne-babamıza olan sorumluluklarımızda ne kadar ciddiyiz? Elimizden geleni yapıyor muyuz?

Bunu bir de evlilikte düşünün. Eşinizin sizden beklentileri olabilir, sizinde eşinizden tabii ki. Bu beklentilere cevap verebilmek bile bir nevi, sorumluluk sahibi olduğunuzun göstergesidir.

Eşiniz sizden para kazanmanızı bekleyecektir, sizde ona karşılık vererek ne kadar sorumluluk sahibi olduğunuzu gösterirsiniz.

Bu yetmeyecek…

Esiniz sizden saygı bekleyecektir, ona saygı göstermeniz ile ne kadar sorumluluk sahibi olduğunuzu, bir kez daha göstermiş olursunuz.

Kısacası her insanın başlı başına kendinden başlayarak ta yan evde oturan komşusuna kadar sorumluluğu vardır.

Sorumluluğun bilincinde olan insanı bu davranışı, maddi-manevi yükseltir. Çünkü bu duyguya sahip olan kişi, elini yanlışlardan çeker, kimseyi incitmez, kimsenin canına ve malına kıyamaz. Hele eşinin duygularını asla incitmez!

İslâm bu yüzden sorumsuzluğu kesinkes redd eder. Konuyu daha iyi idrak edebilmek ve sorumluluğun ne kadar önemli olduğununu anlaya bilmek için bakın Efendimiz (a.s.) ne buyuruyor: Hepiniz çobansınız, idarenize verilenlerden sorumlusunuz. Aile reisi aile fertlerinden sorumludur. Kadın kocasının evinden, malından ve çocuklarından sorumludur. Hizmetçi efendisinin malını korumaktan sorumludur. Hülasa hepiniz çobansınız ve elinizin altındakilerin haklarından ve görevlerinden sorumlusunuz.

Keza, sorumluluklarımızı bilmezsek hem dünya, hem ahirette bunun hesabını bizden sorarlar ve ayrıyetten cezasınıda keserler.

Dünyada ki cezası ise, mahkeme salonlarında biten bir çok evliliklerdir.

Allâh (c.c) bizlere sorumluluk şuuru bahşetsin. Âmin


 

Pınar


 


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum