Tahsin AKPINAR
EVET DİYORSAM BİR SEBEBİ VAR!
Efendim filleri tepiştire tepiştire büyük bir gürültü ile referanduma gidiyoruz. Korkmayın, sevinin! Bu gürültü eski düzenin yıkılma çatırtılarıdır. Dolayısıyla yenilikçi ve ilericidir. Gerici yobazların gürültüsü ise irticai bir durumdur ve ricatında yok olmaya mahkûmdur.
Bu süreç, bu milleti kökeninden kopartarak uyutup, uyuşturarak tarihsel misyonundan sıyıran mankurtlaştırma operasyonunun nihayete erdirilmesi için “bir uyanığın bütün uyuyanları uyandırma” seansından başka bir şey değildir.
“Hayır cephesinde” toplanıp evet cephesine huruç edenler, mevcut sistemi pir-u pak gösteriyorlar. Hem de mevcut sistemde hiç seçim kazanamamalarına rağmen bunu yapıyorlar! Sizce de bu işte bir tuhaflık yok mu? Hem siyaseten hem ahlaken…
Var…
Şöyle ki, siyaseten hiçbir derdimize çare olmayan bin bir parçalı ve erken çekenin elinde kalan bu yamalı bohçanın CHP için vazgeçilmezliği, hiçbir sandıktan çıkamamasına rağmen bu sistemin onları halka rağmen hep gizli bir iktidar olarak zirvede tutmasındadır işin sırrı.
Zaten onlar için cayırtı da bu veçheden kopuyor.
Onlarda biliyor ki, istikrarı inşa edecek yeni sistemin istikrarında CHP ve avenesine yer yok. Halkın böyle istediğini en iyi onlar biliyorlar ve bu yüzden Stalin’in tüylerini yolduğu tavuk gibi ciyaklıyorlar! Ama halkın bacakları arasına sığınmak yerine efendilerinin kucağına sığınıyorlar!
Ha, tamda işte bu yüzden bende başkanlığı istiyorum. Milletimizin elinden 118 yıl önce gasp edilen riyaset makamının, siyaseten asrın gerekliliklerine göre yeniden inşa edilerek halka teslim edilmesi manasına gelen bu referandumu desteklemememiz düşünülemez. Hatta bunun için ahmak olmak lazım. Tabi bu değerlendirme sağ kesim için böyle.
Sağ kesimin kalburüstü siyasetçileri Özal, Demirel, Erbakan ve Türkeş’in başkanlık sistemini istediği reddedilemez bir gerçek olarak orta yerde durmaktadır. Soldan ise bir kişi bile göstermek oldukça zordur. Çünkü bütün sol, bunun sol için “son” demek olduğunu bilir. Akşam sabah yücelttikleri “seçimsiz liderler” Atatürk ve İnönü’nün, Sultan Abdülhamit’ten daha fazla olan yetkilerini bir kere olsun eleştirdiklerini göremezsiniz!
“İki kişi yola giderken kendinize bir imam/başkan seçin” diyen peygamberin ümmetinin başsızlığına çözüm olmasını umduğumuz bu sistem, ilerleyen zamanlarda muhtemel aksaklıklarından tekrar kurtarılarak onarılacak ve tam meşru zemini olan millet iradesinin üstünde yükseltilecektir.
Eğer bu ülkede, bir iş yaparken yerli moskof takımı itiraz ediyorsa korkmayın doğru yoldasınızdır. Yanlarına aldıkları bir kısım “dini bütün zihni eksik” din kardeşlerimizi kendilerine sos etmeleri sizi aldatmasın.
Hayatlarında hiçbir seçimi kazanmadan hep gizli bir iktidar gibi tepemizde demoklesin kılıcını sallayan solkolik CHP zümerasının ve de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın girdiği her seçimi kazanarak demokrasinin kılıcına muhatap bıraktığı Kemalist yobazlığın tehditvari höykürmeleri bizi ilgilendirmiyor.
Tınmıyoruz da! Kendilerini küçük Turgut’a(!) havale ediyoruz, rahmetli Özal gibi!
Tayyip Erdoğan’ı diktatörlükle suçlayan kuklaların perde arkasında Perinçekçi takımıyla darbe hazırlığı yaptıklarını sanki bilmiyoruz! Bak gördünüz mü “karargâh rahatsız” manşetini? Avrasya cuntası rahatsızmış!
Rahatsızsanız baytara gidin!
15 Temmuz akşamı tankları alkışlayanların demokrasiden bahsetmeye hakları yoktur?
Diktatörmüş!
Hadi ordan! Hadi ordan! Hadi ordan!
https://www.facebook.com/akpinartahsin
https://twitter.com/akpinartahsin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.