Türkler 5000 yıl kadar önce doğu anadolu da, kuzey ırakta ve Mezopotamya ya da yaşarlarken büyük kütle (Turukkular, Kumanlar, sabirler vd) Kafkaslar’a ve kuzeyine göç etti, oradan önemli bölümü doğuya Baykal gölü civarına kadar yayıldı.

Az bir kısmı İskandinavya’da yerleşti. Oradaki runik yazıların bizim göktürk alfabesine benzemesi bu sebepledir.

Bir kısmıda orta Avrupa’ya, İber yarımadasına, İtalya’da Toscana bölgesine (Florosa’nın olduğu yer) ve Balkanlar’a göç etti.

İtalyada Toscana’ya gidenlere Etrüsk denildi ve Roma imparatorluğunu kurdular. Efsanelerine göre Romus ve Romülüs’ü kurt emzirdi, hatırlayın. Etrüsk alfabesi de göktürk alfabesinin benzeridir, bölgesindeki başka hiç bir dille benzememektedir ve sondan eklemeli bir dildir.

Bu arada Fransa imparatorluğunu kuran ünlü Mareşal Napolyon aslında Fransız değildir, 15 Ağustos 1769'da floransa kökenli bir ailede Korsika adasının Ajaccio kentinde doğdu. Fransızcayı okulda gençken çok zor öğrendi. Yani aslında Etrüsk bir kökene dayanıyordu.

Balkanlar’a gelen pelasklar ve traklar da Türk kökenli idiler. Grekler, iyonyalılar medeniyeti pelasklardan öğrendiler.

Güney Mezopotamya daki diğer grup ise (Sümerler) direkt olarak cungarya havzasına göç etti. Bugünkü urumçinin içinde olduğu havza.

Orta Asya’da medeniyetler ve imparatorluklar kuran Türkler daha sonra yine dünyanın her yerine dağıldılar.

Bir kısmı ta İber yarımadasına ve Galiçya’ya kadar yerleşti. Bir kısmı Galya’ya ve pannonia ya yerleşti. Atilla zamanında Avrupa’yı kasıp kavurdular. Balkanlar’a yerleşen 5-6 tane Türk kökenli millet buralara kök saldılar. Bulgarlar, Kumanlar, peçenekler, Macarlar, Uzlar vd

Bir kısmı Çin’e yerleşti ve Çin’deki kavga eden Çinli devletçileri ilk defa birleştiren hanedan yine Türk hanedanı oldu (Tabgaçlar). Çin’de Gansu da Şaansi de ve Qinhai de hâlâ yaşayan kadîm Türkler bulunmaktadır. Hatta Çin in en büyük amirali Zheng he (çın hı) aslında müslüman bir Türk’tür. İsteyen araştırsın, daha sonra yazarım ia.

Hindistan’ın sadece Delhi bölgesi değil her yerinde Türkler yerleşti. Kuzeyi güneyi ortası hala Türk asıllı insanlarla dolu. Pencap tan uttar Pradeş e, maharastradan , Kerala ya, tamil nadu ya kadar her yerde milyonlarca Türk yaşıyor

Bangladeş’te Pakistan’da hakeza milyonlarca Türk asıllı var

İranın nüfusunun %63 ü Türk’tür ve ülkenin her yerinde yaşamaktadırlar. İran’da Türkçe konuşarak her yerde anlaşabilirsiniz. Üstelik hiç zorlanmadan.

Mısırda Libya’da Tunus’ta Cezayir de ve diğer tüm kuzey Afrika ülkelerinde milyonlarca Türk asıllı var. Kuloğulları.

Sudan da Etiyopya’da (Harar başta olmak üzere) ve hatta Somali de yüzbinlerce Türk asıllı var.

Yemende (Taiz,Sana ve Aden de) ,Ummanda, Suudda hakeza çok sayıda soydaşımız yaşıyor.

Suriye Irak Ürdün ve Lübnan da ve hatta Filistin’de Türk asıllı soydaşlarımız en az 20 milyon.

Mozambik in adı bile bir Türk ten geliyor, Musa beg, doğu Afrika sahillerinde Kenya da Tanzanya da Zengibar da pemba da izlerimiz hala mevcut

Güney Afrika’da Ebubekir efendi başta olmak üzere 10.000 lerce soydaşımız var

Amerika’daki yerlilerin önemli bir bölümü Bering boğazından oraya geçen Türk asıllı kabîlelere dayanıyor ve temel bir çok kelime ve terim Türkçe ile aynı

Bütün bunları niye yazdım?

Övünmek için mi? HAYIR

Biz CİHANŞUMÛL bir milletiz. Bizi kimse sınırlayamaz, bize sınır çizmeye kalkan kendisine kefen biçmiştir.

Ancak, bizlere 185 yıldır ÖĞRETİLMİŞ ÇARESİZLİK SENDROMU aşılanıyor.

Kendimizi ve kapasitemizi bir hatırlasak hem bölgemize hem de dünyaya aleme NİZAMI biz vereceğiz.

Hiç bir şekilde eziklenmeye ve başkalarına öykünmeye mahal vermeyelim

Gençlerimizi ve nesillerimizi bu şuurla yetiştirelim

Bütün dünyanın orduları sapkın tiplerle dolu, kimse bize karşı duramaz.

Silah ve teknoloji önemli ama askerin yoksa kara savaşı ile oraya gidemiyorsan fethetmiş sayılmazsınız. O nedenle ordumuza güvenelim biiznillah. Savunma sanayimize de güvenelim.

Adamların korkuları bu yüzden , korksalarda UYUYAN ASLAN UYANDI elhamdülillah.

Bunu bir de içimizdeki gafiller anlasa!