Deniz Feneri’ne 2000 yılı Şubat ayında katılmıştım. Aileye katıldığımda dernek henüz iki yaşında değildi. Program 1996 yılından itibaren yayında olsa da 1998 Temmuz’unda kurulan dernek yürümeye yeni başlamış bir çocuk gibiydi. Ama daha o günlerde, bu çocuğun gürbüz bir delikanlı olacağı ve büyük işlere imza atacağı belliydi.

Bu ayın 28 Şubat’a erişmek nasip olursa Deniz Feneri’nde 16. yılıma gireceğim. Urfalı Şair Nabi’nin dediği gibi, “Bağ-ı dehrin hem hazanın hem baharın görmüşüz / Biz neşâtın da gamın da rüzgârın görmüşüz”.

2003 yılında Türkiye çapında en geniş katılımlı “Yoksulluk Sempozyumu”nu yapmıştı Deniz Feneri. O günlerde medyanın her rengini temsil eden televizyon ve gazeteleri ziyaret etmiştik. Bir haber kanalının tepesindeki kişi, “Bizimle ilgili beklentilerinizin üst sınırı nedir?” diye sormuştu. Deniz Feneri Genel Sekreteri İbrahim Altan’la ben de, “Sempozyumumuzu duyurmanızı, haberlerinizde yer vermenizi bekliyoruz” demiştik. O televizyon hem sempozyum öncesinde hem de sonrasında sabah programlarına dönemin Genel Başkanı Av. Yusuf Atalay’ı konuk etmişti.

Sempozyumumuz neredeyse medyanın tüm mecralarında yer almıştı.

İlerleyen yıllarda (2004, 2005, 2006) kurban ve ramazan gibi özel dönemlerimizde özellikle de internet sitelerinden ücretsiz banner desteği istedik. Mübalağasız, binlerce web sitesinde tanıtım materyallerimiz yayınlandı.

O sitelerden en tanınmış, ziyaretçi sayısı yüksek ve bize hatırı sayılır miktarda bağış gelmesine vesile olmuş kuruluşları teşekkür ziyaretine gittik. Hazırladığımız bir teşekkür plaketine, “Sizin verdiğiniz destekle şu kadar çocuğa giyim yardımı yaptık, şu kadar aileye gıda yardım yaptık” gibi bir bilgi notunu da düşmüştük. Plakete yazdığımız rakam gerçekti, o web sitesinin yönlendirmesiyle gelen ziyaretçilerin bağış miktarına göre yazılmıştı.

Teşekkür plaketi alanlar çok şaşırmış sevinmiş, mutlu olmuşlardı.

Fenerbahçe taraftarlarının sıkı takip ettiği antu.com’u da ziyaret etmiştik. Ev sahiplerimizden 25-30 yaşlarındaki genç adam şu soruyu sormuştu bize, “Ben basını çok iyi takip ederim. Şimdiye kadar Deniz Feneri hakkında olumsuz bir tek haber görmedim. Gerçekten sizin aleyhinizde hiç haber çıkmadı mı, yoksa ben mi kaçırdım?”

“Doğru takip etmişsiniz. Neredeyse herkes bize destek vermekte yarışıyor. Bugüne kadar olumsuz bir çıkmadı” cevabını vermiştik.

Doğan Medya Grubu’na bağlı Capital Dergisi 2005 yılından itibaren Türkiye’nin Sosyal Sorumluluk Liderlerini araştırdı. Dört yıl boyunca “En başarılı Sivil Toplum Kuruluşu kategorisinde Deniz Feneri 1. sırada çıktı. Hem de ikinci sıradaki STK ile aralarında büyük bir farkla birincilik koltuğuna yerleşti.

O yıllarda “yardım” denildiğinde ilk akla gelen meşhur markalardan bir haline gelmişti Deniz Feneri.

2007’de Almanya üzerinden başlatılan süreçle Deniz Feneri zor bir döneme girdi..

Geçtiğimiz hafta medya mensuplarıyla bir araya gelen Deniz Feneri yönetimi, “Zor günler geride kaldı” dedi ve 2012 yılında takipsizlik kararı verildiği hatırlatılarak 2014 ile 2012 arasında yüzde 75’lik bir iyileşmenin, büyümenin müjdesini verdi.

Deniz Feneri yönetimi yaşadığı zor dönemde kanaat önderlerini ziyaret etmiş, bilgilendirmiş, dua ve destek istemişti.

Şu günlerde dernek yönetimi “teşekkür ziyaretleri”ne başladı. Genel Başkan Mehmet Cengiz, Genel Başkan Yardımcısı Turan Yalçın, Genel Müdür Ali Karayılan ve benim de hazır bulunduğum ziyarette Mustafa İslamoğlu, “Siz Deniz Feneri’nin ikbalini de idbarını da gördünüz. Bir kuruluş hem ikbali hem idbarı görmemişse henüz sınanmış sayılmaz” dedi.

Deniz Feneri’nin medya mensupları aracılığıyla paylaştığı bilgilerden bir demet: “2012 yılında ayni ve nakdi tüm bağışlarımız 30.172.269 TL idi. 2014 yılında ise bu rakam 52.586.568 TL olarak gerçekleşti. 2014 yılında Türkiye ile birlikte toplam 32 ülkede 433.516 kişiye 50.997.941 TL’lik yardım ulaştırdık. Derneğimizin kayıtlarındaki toplam aile sayısı 2014 yılı sonu itibariyle 609.197’ye ulaştı. Sadece 2014 yılında derneğimize 15.128 aile yeni başvuru yaptı. Geçen yıl derneğimizden 96.337 aileden 433.516 kişi yardım aldı.

Bütün bağışçılarımız, gönüllülerimiz ve iyiliksever halkımız müsterih olsun, Deniz Feneri, iyilik yolculuğuna ilk günkü aşk, şevk ve kararlılıklar devam ediyor.”

recep.kocakk@gmail.com