CHP KAZANMADI AK PARTİ HEZİMETE UĞRADI

CHP Kazanmadı, Ak Parti Hezimete Uğradı

2023 yılında yapılan Genel Seçimlerden on ay sonra yerel seçimleri de yapmış olduk.

Bu seçimin sonuçları cidden büyük sürprizler barındırıyor.

Ak Parti ya da Erdoğan 17 seçim sonrası ilk defa ikinci parti durumuna düştü.

Neden ikinci parti durumuna düştü?

Bu durumu birkaç yönden incelemeliyiz;

En başta vatandaşın geçim şartları açısından bakmalıyızkonuya.

Şu an Türkiye’de ekonomi darboğazda. İnsanlar geçim derdine düşmüş durumdalar. Bilhassa emekliler.

Her şeyin güllük gülistanlık olmadığı herkesin malumu.

Trafikte çok fazla araç var, restoranlar tıklım tıklım dolu, alış veriş merkezleri arı kovanı gibi diyerek izah edemeyiz durumu.

İnsanları bir kere rahata alıştırmışız, şimdi sıkıntıya gelemiyorlar.

Vatandaşlar, bilhassa gençler doyumsuzluk içinde olduklarından daha fazla rahatlık istiyorlar. Olmayınca da sandık üzerinden ders vermeye çalışıyorlar.

Zincir market olaylarını da göz önünde bulundurmalıyız. Hükümet bunları bir türlü disipline edemedi. Memura emekliye zam gelmeden bu zincir marketler etiketleri değiştirmeye başladılar. Memura emekliye yapılan zam memurun emeklinin cebine daha girmeden erimeye başlıyor.

Ayrıca konuya bir de emekliler açısından bakmak lazım ki bu da can alıcı bir nokta.

Emekli, en düşük maaş olan 10 bin TL’ye mahkûm edilmeyecekti. Çünkü geçim standartlarının çok altında bir maaş verirsen halk sana da küser sandığa da. O yetmemiş gibi bir de iki bin TL olan ikramiyenin üç bin TL yapılmasınıemekliler kendilerine yapılmış hakaret saydılar. Eğer sizemeklinin gözünü doyurup 5 bin veya 6 bin TL zam yapsaydınız olayın boyutu değişirdi. Bir de verdiğiniz bu üç bin TL ile sizi destekleyen medya organları üzerinden övünür gibi yayınlar yapılması yenilir yutulur bir şey değildi.

Ayrıca siz memura 8 bin TL seyyanen zam yaparken emeklileri yok saymanız cidden emekliler arasında büyük bir rahatsızlık oluşturdu ki bunu Tayyip Bey de kabul etti. İşte burada büyük bir stratejik hata yapıldı. Bu hatanın karşılığı 31 Mart seçimlerinde görüldü.

Eğer adil bir şekilde seyyanen zam uygulaması yapılsaydısonuç böyle olur muydu?

Rahmetli Erbakan 28 Şubat döneminde memurları ihya ettiği halde onlar sandıkta olumlu bir karşılık vermemişlerdi.

Bu seçimde de benzer bir durum çıktı ortaya. Seyyanen zam yapılan memurların bu seçimde kime oy attığı az çok belli oluyor.

2024 yılını Emekliler Yılı ilan edip sonra onlarla ilgili dişe dokunur bir adım atmamanın karşılığı sandıkta alınmış oldu. Vatandaş cebinde sıcak para görmek ister. Bunun çözümü bazı yerlerde emekliye indirim sunmak değil. Her vatandaş hızlı trene binemez. Sinemaya tiyatroya gitmez. Faturalardaki indirimler emeklinin gözünü doyurmaz.

Sonuç itibariyle sandığa gitmeyen emekli bu seçimin kaderini belirledi.

Ak Parti sadece ekonomik olarak mı sandıkta yenilgiye uğradı.

Hayır.

Manevi yönden de Ak Parti sınıfta kaldı.

Ahlâk konusunda toplum büyük yozlaşma yaşıyor. LGBT gibi bir ucubenin neredeyse kanıksanmış olması, gençlerin ahlâk konusunda istenildiği gibi yetiştirilmemesi, televizyonlarda ahlâksızlığa çanak tutan programların artması, sahil kesimlerinde aleni ahlâksızlıkların yaşanması ve boşanmaların sosyal medyadaki zararlı içeriklerle adeta pompalanması gibi pek çok göstergeden bahsedebiliriz yozlaşmanın ispatı olarak.Bunların yanı sıra aile içinde erkek faktörünün pasifleşmesi de ahlâkî çöküntüye en büyük sebep. Eğer ailede babanın sözü geçmiyorsa artık o aile yapısı çürümeye mahkûm edilmiş demektir.

Siz ne kadar İHA, SİHA, Kaan yapsanız da eğer bir toplumda ahlâk elden gidiyorsa orada büyük bir sıkıntı var demektir. Bunlar yapılır ama toplumdaki ahlâkı çöküntü bütün kazanımları alır götürür.

Savunma sanayi alanında atılan adımlar takdire şayan ve her türlü övgüyü hak ediyor ancak önceliğimiz ahlâkî kalkınma olmalıdır. Eğer ahlâkî kalkınma yoksa bu İHA’ların, SİHA’ların, Kaanların hiçbir faydası olmaz topluma.

Hal böyle olunca bir ilahi tokadın yenmesi kaçınılmaz olmuştur.

Bu hem siyasetimize hem de biz vatandaşlara ilahi bir ikâzdır.

Ayrıca stratejik açıdan da Ak Parti büyük yanlışlar yaptı. En başta seçilme yaşının 18’e düşürülmesi doğru olmamıştır. Sayın Erdoğan belki iyi niyetle yapmıştır bunu ama sonuç istediği gibi olmamıştır. Çünkü 18 yaş olgun bir yaş değildir bu zamanki gençler için.

Tayyip Bey seçilme yaşını 18’e indirirken Fatih Sultan Mehmet'in 19 yaşında İstanbul'u fethettiğini hatırlattıktan sonra "Seçme hakkını 18 yaşına veren anlayışa diyorum ki, madem sen seçme yaşı olarak 18'e bu yetkiyi verdin, gelin seçilme imkânı da verelim.” demişti.

Ama şunu unutuyor Tayyip Bey, bu zamanın 18 yaşındaki gençlerinde o zamanki 19 yaşındaki Fatih Sultan Mehmed’in anlayışı, eğitimi, vakarı, olaylara bakışı ve analitik düşüncesi maalesef yok. Fatih Sultan Mehmed o yaşta top yapmakla uğraşırken şimdiki gençlerin çoğu bir demlik çay yapabilecek kabiliyetten yoksun.

Bu günün 18 yaşındaki gençlerinin önemli bir kısmıokullarındaki öğretmenlerden aldıkları subliminal mesajlarla özgürce düşünemiyorlar zaten ve oy verirken hükümet karşıtı oy kullanıyorlar. Bu da bir gerçek. Seçilme yaşının 18’e düşmesi Ak Partiye bir avantaj değil dezavantaj sağlamıştır.

Bir de belki herkes kabullenmeyecek ama Filistin konusuönemsenmeyecek bir mesele değil. Türkiye olarak Filistin davasında istediğimiz üst perdeden sesi çıkartamadık. Müslümanların sesi olarak gözüken Tayyip Bey bu davada ne yazık ki etkisini gösterememiştir. İsrail ile ticaret konusuvatandaşa ikna edici bir dille ve vaktinde anlatılamadı.

Belediyeler de sınıfta kaldılar. Boşa harcanan o kadar paraları saymaya gerek yok. En basitinden halk geçim derdi çekerken konserler verilmesi abesle iştigal bir durum değil midir? Hele ki asrın felaketini yaşamışız, bir de Filistin’de kardeşlerimiz bu haldeyken. Bir örnek vermek gerekirse Üsküdar Belediyesi Başkanı Hilmi Türkmen on yıldır bu görevi yapıyorken Filistin’de zulüm varken o İsrailli Mark Eliyahu isimli Siyonist şarkıcıya konser verdirmesi yenilir yutulur bir şey değildir.

Sonuç olarak Ak Parti büyük bir hezimete uğradı. Burada CHP kazandı gibi gözükse de aslında kazanmadı. Ak Parti karşıtlığı ortak paydasında birleşen DEM’liler, İyi Parti’nin bir kısım seçmeni ve kendi partisine ders vermek isteyen bir kısım eski Ak Parti seçmeni CHP’nin değirmenine su taşımıştır. Bir de Ak Partili olup sandığa gitmeyen seçmenin tepkisini eklerse bu saydıklarımıza, malum sonucu anlamamız kolaylaşır.

Eğer Ak Parti bu hatalarından ders almazsa bir ANAP’laşmasürecine girer ki o zaman artık geriye dönüşü olmaz. Nasıl rahmetli Turgut Özal’ı çevresindeki danışmanları ve kurmayları ANAP’ı yıkmaya götürmüşse aynı akıbetin de Tayyip Erdoğan’ın başına gelmesi aşikâr.

Ne diyelim?

Vardır Türkiye’miz için bunda da bir hayır.

Bakıp göreceğiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
15 Yorum