Terör bütün dünyanın başının belası olmuş durumda. Aslında giriş cümlem bu şekilde yanlış oldu. Öyleyse düzeltelim.   “Terör; dünyada huzur ve istikrar arayan, Müslümanların yaşadığı bölgelerin başının belası haline geldi.”

Bugün acı bir haber aldık. Aslında ben bu acı haberi ilk olarak Türkiye'deki dostlarımdan duydum. Burkina Faso’nun kuzeyindeki SEBA bölgesinde yer alan SOLHAN isimli köye terör saldırısı olmuş ve burada yüzden fazla insan katledilmiş. Türkiye'deki dostlarım, arayıp konuyla ilgili bilgi aldılar en önemlisi de bizimle ilgili duydukları endişeleri dile getirdiler. Bu vesile ile arayan - arayamayan herkese teşekkür ediyorum. Bizim merhamet anlayışımız dünyanın bir noktasında hunharca katledilmiş herkes için hüzün duyar. Ancak orada bizim gönlümüzde yeri olan birisi varsa daha özel karşılarız bunu...

 Burkina Faso’nun bir terör problemi var. Yaklaşık 5-6 yıldır devam ediyor. Burası birçok kabilenin iç içe yaşadığı, farklı dillerin konuşulduğu bir coğrafya. Ülkede 62 ayrı yerel dilin kullanıldığı bilgisi verildi bize. Bu dillerin hepsi ile tanışmamış olsak da epey bir kısmını değişik vesileler gördük. Hal böyle olunca da araya fitne sokmak için sebep bulmak kolay oluyor. Ülkenin ağırlıklı nüfusu Mossilerden oluşuyor. Ancak Afrika'nın genelinde olduğu gibi Burkina Faso’da da Fullani nüfusu bulmak mümkün.

Fullaniler, göçebe olarak yaşarlar, hayvancılıkla uğraşırlar, ticaret ve benzeri işlere pek de karışmazlar. Okuma yazma oranı çok azdır. Ama halkın büyük çoğunluğu da Müslümandır. Devlet okullarıyla araları açık olsa da birçoğu Kur’an okuyacak kadar medrese tahsili görmüştür. Kendi hallerinde kendilerine özgü adetleriyle yaşarlar.  Geçenlerde bir programda Fullaniler’ in bir hocası kendilerini şöyle tanımladı: “Biz hiçbir olayın önünde ya da sonda olmayız. Biz ortada durmayı severiz. Yol yanlış olur da geri dönmek gerekirse önde olanların dönmesi zor olur. Doğru bir yolda gidiyorsak bazen arkadakiler de kayboluverirler. Bu nedenle biz ortada olmayı tercih ederiz.”

Lakin bu ülke üzerinde emelleri olan emperyalist zinde güçler, bunların da akıllarına girdiler. Bunların bir kısmını komşu ülke Mali’de kurdukları bazı kamplarda özel olarak eğittiler ve sonra geri ülkeye gönderdiler. Bizim güney doğumuzda bildiğimiz kardeş kavgası başladı. Buraya nasıl geldiler? Fullanileri toplayıp onların İslami hassasiyeti olanlara şeriatla yönetilecek bir İslam devletini(!) vaat ettiler.  Müslüman olmayanlara da laik bir devleti...  (Senaryo sizi gülümsetti değil mi?)

Olay daha çok Fullani ve Mossilerin arasında cereyan ediyor. Milyonlarca insan terör olaylarının cereyan ettiği o bölgelerden daha içlere göç etmek zorunda kaldı. Bunların büyük çoğunluğu gerçekten gayri insani şartlarda yaşıyor. Çadırları, yaşam koşulları gerçekten içler acısı... Birçokları erkeklerini kaybettiler. Çünkü terör örgütü öncelikle erkekleri hedef alıyor. Sonra da kadın - çocuk kimi bulursa... Erkeklerden kaçırılanlar, öldürülenler, kaybolanlar, hala nerede olduğu bilinemeyen...

 Devlet bununla mücadele ederken bir taraftan kendi canlarını korumak isteyen Mossiler de silahlandı. Diğerlerine bu silahları veren güçler, elbette bunlara da verecek kadar merhametini (!) gösterecektir. Zora kalınca kendi geleneksel silahlarını bile ürettiler. Zaman zaman Fullaniler’e ait köylerde de katliam yapıldı. Yani burada eli silahlı iki grubun çatışması yok.  Saldırılarda daha çok kadınların ve çocukların zarar gördüğü bir gerçek...

Maalesef dün gece meydana gelen acı saldırının bilançosu çok ağır oldu. Haberlerde 100 kişinin katledildiği haberi verildi. Yerelden görüştüğümüz arkadaşlar, gelen haberlerin bunun çok üzerinde olduğunu söylediler. Eğer Müslümanlar akıllarını başlarına alıp ferasetle olayları düşünmezlerse daha çok kardeşkanı akabilir.

Düne kadar aynı köyde kardeşçe yaşamış ve aralarında herhangi bir problem görmemiş insanlar silaha sarıldı. Burkina Faso insanı çok uysaldır. Trafikte kimse korna çalmaz. Sabırla bekler. Ben burada sokak ortasında kavga edeni görmedim. Ancak onların da bir sınırı var. Bu sınırı aşar da ellerine satırları alırlarsa işte ondan sonra kimse durduramaz.  Ben olayın başka bir aşamasından korkuyorum. Bu kadar ağır kayıplar, her iki tarafı da tahrik edecek ve ülkenin başka bölgelerinde yaşayan insanları da işin içine çekecek. Sonra da o ırka ait olmaktan başka hiç bir suçu olmayan insanlar da kurban seçilecek.  

 İnşallah tahmininiz doğru çıkmaz... Müslümanlar akıllanır...

Katledilenlere rahmet, kalan gözü yaşlı ailelerine ve Burkina Faso halkına sabır dileklerimizle...