Mehmet Y. ULUTAŞ

Mehmet Y. ULUTAŞ

BRICS & TC

2009 yılında dört (4) G20 devletinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin) ortaklığıyla bu ülkelerin İngilizce baş harflerinden oluşan BRIC adıyla hükümetler arası bir işbirliği organizasyonu kuruldu. 2011 senesinde Güney Afrika’nın eklenmesiyle BRICS adını alan uluslararası kuruluşa daha sonra Etiyopya, Birleşik Arap Emirlikleri, İran ve Mısır dahil oldu.

Nüfuz alanı genişleyen BRICS’e üye olmak isteyen ülkeler arasına Türkiye Cumhuriyeti (TC) de dahil oldu. TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bunu geçtiğimiz aylarda yaptığı konuşmalarda ifade etti. Eğer başvuru resmiyete dökülür ve kabul edilirse BRICS’e üye olan ilk NATO ülkesi TC olacak.

BRICS’in kuruluş felsefesi şu maddelerle açıklanabilir:

  1. Üye ülkeler arasındaki ikili ilişkilerde eşitlik.
  2. Birbirlerinin devlet işlerine karışmama.
  3. Ortak fayda ilkeleri üzerinde anlaşma.
  4. Küresel ekonomik durumu iyileştirme.
  5. Küresel finans kurumlarını geliştirme.
  6. Üye ülkelerin daha çok iş birliği yapması.
  7. Yeni bir küresel para birimine olan ihtiyacı karşılama.

Bu kuruluş felsefesi ışığında BRICS’e üye devletler 2014 yılında “Batılı ülkelerin egemenliğindeki” IMF ve Dünya Bankası’na rakip olabilecek bir uluslararası finansal kuruluş kurmaya karar verdiler ve Yeni Kalkınma Bankası’nı kurdular. Bu bankanın sermaye havuzu için Çin 41 milyar, Rusya, Hindistan ve Brezilya 18’er milyar ve Güney Afrika 5 milyar Amerikan Doları ayırdı.

BRICS’in bir de kamuoyu ile pek paylaşılmayan ve pek dillendirilmeyen ajandası var ki bunları da şöyle sıralayabiliriz:

  1. Uygulaması ABD’nin takdirinde olan ekonomik ambargolardan etkilenmemek.
  2. Tüm para transferlerini monitör eden ABD Bankalarının yönetimindeki SWIFT sisteminden çıkmak.
  3. Ürettikleri petrol ve altın gibi kıymetli emtiayı değerini sürekli olarak kaybeden fiat para birimleri, yani kağıt para, karşılığında satmaktan vazgeçmek.

Dikkat ederseniz BRICS’in bir kısmını paylaştığı ve bir kısmını dillendirmediği felsefesinin bir kısmı rezerv para hegemonyasına sahip olan ABD’nin aleyhine. Eğer bunlar gerçekleşirse Amerikan ekonomisinin ve Dolar’ın uluslararası kullanımından kaynaklanan yumuşak gücünün zarar görmesi muhtemel.

Türkiye Cumhuriyeti II. Dünya Savaşı sonrasında devrin cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün insiyatifiyle ABD ile her türlü konuda angajmana girmiş ve bu ittifakı günümüze dek devam ettirmiş bir ülke. Bu müttefiklik ABD askeri yetkililerine genelkurmay’a ait kozmik odaları açıp içindekileri paylaşacak kadar samimi bir noktaya gelmiş.

İşbu sebeplerle TC eğer BRICS’e üye olursa, ABD bu çok stratejik adımı kendi çıkarlarına ve ittifak anlaşmalarına aykırı bir hareket olarak görebilir.

Nitekim Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov geçtiğimiz günlerde aşağıdaki açıklamayı yaptı: “ABD, bağımsız hareket ettiği için Türkiye'ye baskı uyguluyor ve ekonomisini tehdit ediyor. Yine de görünen o ki Türkiye bizimle ekonomik ilişkilerini geliştirerek kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyor.”

ABD ise henüz resmi olarak olumsuz bir tepki vermedi. Örneğin IMF Sözcüsü Julie Kozack, Türkiye'nin BRICS'e katılımıyla ilgili, "Bu tür girişimlere katılmanın her ülkenin kendi kararı olduğunu" söyledi.

Dünyanın rezerv kuru olan Amerikan Dolarını bastığı ve yönettiği için sahip olduğu yumuşak gücü korumak isteyen ABD’nin BRICS ile ilgili asıl tepkisini bir süre daha vermeyeceğini düşünüyorum. Çünkü BRICS’in aralarındaki ticaret için oluşturacakları dijital kurun mahiyeti belirlenmiş değil. Örneğin altına mı, yoksa altın ve hububat gibi emtiaların içinde olduğu bir sepete mi, yoksa başka bir şeye mi bağlı olacak hala tespit edilmiş değil.

Eğer yeni kurun mahiyeti belli olur, dünya ülkelerini cezbeder, ve Amerikan Dolar’ından bir çıkış eğilimi başlarsa işte o zaman bir tepki verecektir. Önümüzdeki senelerde BRICS’in seyrini merakla takip edecek ve sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum