HSYK son günlerin en çok tartışılan kurumlarından biri! Aldığı kararlar ile gündemin başköşesinden aşağı inmiyor!
Özellikle de Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı hakkında gözaltına alma kararı veren Erzurum Cumhuriyet savcıları hakkındaki tasarrufları ile tartışılan HSKY kimileri tarafından göklere çıkarılırken kimileri tarafından da yerin dibine batırılıyor!
Son olarak öğrendiğimize göre Erzincan Cumhuriyet Başsavcının evi ve iş yeri aranırken HSYK Başkanvekili Özbek telefonla devreye girerek bilgi almış! Sadece bilgi almakla yetinmemiş, akıl da vermiş!
Siz bu akıl vermeye isterseniz taktik verme de diyebilirsiniz! Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı telefonda HSYK Başkanvekili Özbek'e "Direneceğim" demiş.
HSYK Başkanvekili Özbek ise "Sakın haa!" diye kendisini uyarmış ve "Biz gerekeni yapacağız" demek suretiyle arka çıkmış! Bu durum kendisine sorulduğunda ise "Demek ki telefonlarım dinleniyor" diye cevaplıyor!
Gazete sütunlarına ve internet sitelerine düşen bu haber biz de "Yine kadı davacı durumu ile karşı karşıyayız" düşüncesi oluşturdu!
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısını gözaltına alan Erzurum Cumhuriyet savcılarına arka çıkmak, onlara destek vermek gibi niyetimiz yok!
Yargının kendi içindeki bir probleme karışmanın haddimiz olmadığının bilincindeyiz! Ama ortada bir anlaşmazlık konusu varken hakem konumundaki kurumun içine girdiği taraftar konumunu da içimize sindirebilmiş değiliz!
Hatırlayacaksınız HSYK'nın tartışmalara yol açan o kararından sonra Yüksek Yargı Kurumları destek yarışına girmişlerdi! Yargıtay Başkanlar Kurulu toplanmış ve HSYK'ya arka çıkmıştı! Ardından Danıştay açıklaması gelmişti! YARSAV gibi mesleki kuruluşlarsa HSYK'yı yerlere göklere sığdıramayan açıklamaları ile destek yarışında yer almışlardı!
Ortaya çıkan bu telefon görüşmesinden sonra Yüksek Yargı kurumları yine HSYK'ya destek ziyaretlerinde bulunacaklar mı bulunmayacaklar mı, şimdi bunu merak ediyoruz! "Adalet dediğin şey böyle tecelli eder" diye HSYK Başkanvekili Özbek'in arkasında durup durmayacaklarını merak ediyoruz! "Kadı zaten hep davacı olur" diye HSYK Başkanvekiline destek verip vermeyeceklerini merak ediyoruz!
Hakem konumunda olanlar böyle taraflardan birini arayıp akıl ya da taktik verebilir mi? Akıl ya da taktik verirlerse tarafsızlıklarına gölge düşmüş olmaz mı?
Bu telefon görüşmesiyle ilgili bilgiler açığa çıkıncaya kadar HSYK'ın verdiği karar hakkında bir yorum yapmaktan kaçınıyorduk. Ama şahit olduğumuz bu konuşmalar HSYK'ya olan güvenimizi derinden sarsmış bulunuyor! Erzincan Savcısını bir bakan arayınca kıyametler koparanların HSYK başkanvekili Özbek'in aynı kişiyi araması karşısındaki sessizliklerine bir anlam veremiyoruz! Öyle görünüyor ki destekleri hala devam ediyor! Bir de bakan arayınca tutanak tutan Erzincan Başsavcısının HSYK Başkanvekili Özbek arayınca da tutanak tutup tutmadığını merak ediyoruz! Yoksa merak etmeye değmez mi?