Y.O. Neden Hapse Girmedi?
Türkiye’de hapse girmek özellikle siyasetçilerde müthiş prim yapıyor. Son 5 başbakanımızdan dördü (Demirel, Ecevit, Erbakan ve Erdoğan) hapse girip mağdur olan ve net'ce alan siyasetçilerimizden en meşhur olanlarıdır.
Evet hapse girmek belki çıktıktan sonra onların lehine oluyor ancak siyasetçi, bürokrat, sanatçı, profesör, eğitimci, işçi hulasa herkes için arzu edilecek birşey midir?
Böyle de soru olur mu dediğinizi duyar gibiyim. Kimse durduk yere hele de siyasi sebeplerden dolayı asla hapse girmek istemez. Hele de onu bekliyecek eşi çocukları varken medrese-i yusufiyede bulunmak istemez.
Merhum Muhsin yazıcıoğlu gibi yıllarca içeride kaldığınızı, işkence gördüğünüzü, bir düşünseniz; ya rab hapislerde beni çürütme diye dua edersiniz.
12 Eylül’ün kudretli paşası Kenan Evren’e referandumdan sonra çakmayan kalmadı. Ancak internet ortamında olmasa bile meraklılarının ulaşabileceği arşivlerde görülebileceği gibi; şimdinin Evren karşıtları o zamanlar İkinci Ataatürk diye Evren’i göklere çıkartıyorlardı.
12 Eylül 1980 ihtilali sonrasında sadece Erbakan, Ecevit, Demirel ve Türkeş değil nice bürokratta hapishanelerin yolunu tutmuştu darbeciler tarafından.
Kenan Evren bugüne kadarki darbe liderlerinden farklı olarak herşeyi açık açık söyliyen birisi olarak tarihe geçmiştir. Darbenin olgunlaşmasını bekledik sözü de netekim ona aitttir.
Tabii darbeyi bekliyen sadece askerler, siyasetçiler ve medya değildi o zamanlar. Darbenin adım adım geldiğini gören hisseden Allah dostları da vardı. İşte bu Allah dostlarından en önemlilerinden biri devlette üst düzeyde görev yapan siyasi ve bürokrat sevenlerine görevlerinden istifa etmelerini talep (nazikçe emir) ediyor.
Bu talebi yerine getiren sadece bir kişi oluyor. Sanayi Bakanlığı müsteşarı Yahya Oğuz. Ve ne ilginçtir ki bir tek Yahya Oğuz 12 Eylül darbesi sonrasında hapse girmiyor diğerlerinin yaşadığı sıkıntıları çekmiyor.
Rize eski milletvekili Mehmet Bekaroğlu kayyum hadisesinden sonra Hoca (Erbakan) nın finali böyle olmamalıydı dedi. Elhak doğru söyledi. Gidişat onu gösteriyorki; artık Saadet Partisi resmen bölündü ve bitmek üzere.
Bendeniz her iki tarafı da tanıyan birisi olarak başlıktaki sorumu yeniden sormak istiyorum. Yahya Oğuz 12 Eylül 1980 sonrasında neden hapse girmedi? 40 yıl sonra Milli Görüş ve dolayısıyla Erbakan’ın finali neden böyle oldu? 40 yıl önce milli görüşü Erbakan mı kurdu yoksa ona parti kurmasını emrini veren Yahya Oğuz'a da istifa et diyen kişi miydi? Ve bu hakiki Allah dostu kim di?
Karşı kıyıdan baki selamlarımla