Türkü Söyleyebildiğiniz Kişileri Sevin!..
UĞUR CANBOLAT
Hayat bir yolculuk mâlum…
Bu yolculukta bize pek çok şey eşlik eder elbette…
Türkülerin eşlik etmesi ise bir başkadır! Başkalaştırır!
Türkülerin havalandırılması sırasında sizde havalanırsınız. Yüreğiniz kanatlanır.
Aşılmaz dağlar dolanılır ve bir güzel aşılır ve enginlere düşülür. Bu mümkün değilse yani kaderden müsaade gelmemişse ‘Turnalar’ imdadımıza yetişir. Yâre hasretimiz bu yolla taşınır vuslat ertelense de!..
Karşı yaylalara göç eden katarlara eşlik ederiz türkülerle… Yenilen nimetin kıymeti bilinir, dostlarla helalleşilir.
Bülbül ile bağ, âşık ile dağ gezilir türkülerin eşliğinde. Güvermiş meşelerle yârenlik edilir.
Türküler yolculuğa çıkmaktır benim anlam dünyamda.
Hayata ait ne kadar hâl varsa hepsine gider gelirsiniz türkünün nağmelerinde. Kiminde yüreğiniz kabarır, içiniz dağlanır. Gözyaşınız gözünüze dost olur. Uzak ufuklara bakılır kırık pencerelerden. İkindi serinliğinden güneşin batışına erişilir.
Hüzne batarsınız damla damla! Bu hüzünle hayatın inceliklerine erersiniz. Sizde incelirsiniz. İmbiklerden geçersiniz, damıtılırsınız. Asırlar öncesinde bir âşığın gönül demini hissedersiniz de yanı başına çöker kendi ağzından dinlersiniz kimi zamanda!..
Kısacası dostlar türküler bir yolculuktur. Hayata, güzelliğe, aşka, gurbete, sılaya, hasrete, firkate, vuslata…
Kendinize yolcuk edersiniz aslında!
Her psikolojik durumun kendine özgü bir türküsü vardır. Bulunduğumuz ânın psikolojisi neyse ona uygun bir türkü muhakkak vardır. Gönlümüze düşer ilkin bu duruma uygun olan dizeler, ardındansa dilimize…
…
Ben benim için özel olan dostlarıma türkü söylerim. Kırık dökük elbette… Amatör bir ruhla!
Sözü güzelleştirir, sohbet yumağını açıverir türküler. Yaşanan kasvet dağılır, gözlere fer gelir, yüreklere ferahlık!
Bir nevi ders arası teneffüse çıkmak gibidir. Yeniler insanı!
…
Zaman zaman gittiğim yerlerde de bu ritüeli uygularım. Şimdi Düzce’de yaşayan yazar arkadaşım Naim Özgüner’in İstanbullu olduğu günlerde evine gittiğimde o mutfak işleriyle bedeni lezzetleştirmek için çabalarken ben de ruha türkü üflerdim. Pek keyifli olurdu.
Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Konuk hocaya uğradığımda yine türküler konuk eder bizi. Afyon yöresinden başlayacağımız kesindir ama nereden çıkacağımız her zaman meçhuldür. Kimi zaman yöre tartışmaları da yaparız. Muhsin Hoca ne yapar eder türkülerin künyelerini getirir Afyon’a kaydeder.
Olsun türkülerin yöresi gönüldür nasılsa!.. Yürekte doğar, yine yüreğe konar ve orada kalır. Dilde dillenir ama mekânı gönüldür.
Yine Yrd. Doç. Dr. Zülfikar Özkan, Doç. Dr. Ebulfez Süleymanlı, Prof. Dr. Adnan Ömerustaoğlu, Prof. Dr. Gülten Kaptan ile Prof. Dr. Sevda Asgarova, Yrd. Doç. Dr. Naim Deniz türkü dostlarımdan bazılarıdır.
…
Geçenlerde bir dost aradı uzun bir aradan sonra!
Selamdan sonra “Yahu şu İğdenin Dalları yerdedir Yerde” türküsünü bir söyleyiversene çok bunaldım demişti. Dostlarla türkülere yolculuk ne güzel… Ya da türkülerle dost yolculuğu!..
Geçen sene arkadaşım Cenap Pembegül ile Bursa’ya Hak dostu Haluk Nurbaki’nin yol evlatlarından Servet ve Sedat Baysal’a gitmiştik.
Gitmiştik de sabaha türkülerle ermiştik.
Diyeceğim o ki; türkü söyleyebildiğiniz kişileri sevin.
Çok sevin!..