Türkiye güçlendikçe saldırılar artıyor

Recep KOÇAK

Seçimler yaklaştıkça Türkiye'nin istikrarını istemeyen çevrelerin saldırıları artıyor, şiddetleniyor. Ülkemizin, halkımızın çıkarlarını korumayı önceleyen tutumu sebebiyle hükümet yıpratılmaya çalışılıyor.

Türkiye'nin hür ve bağımsız bir ülke olarak daha da güçleneceğinin mesajını veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a güçlü mesajlar veriliyor. Ankara'daki katliamın katilleri, planlayıcıları henüz belli değilken birileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Başbakan Davutoğlu'nu ve hükümeti istifaya çağırıyor. Erdoğan ve hükümet dik durdukça hedeflerine ulaşamayan ve eski yöntemleri işe yaramayan çevreler çıldırıyor.
Kendi ayakları üstünde duran ve gücünü giderek artıran bir Türkiye'nin tüm mazlumların umudu haline gelmesinden rahatsızlık duyuluyor.
Son üç yıldır yurtdışında bir ülkede Deniz Feneri'nin kurban kesimlerinde görev alıyorum. Önceki yıl Yemen'de, geçen yıl Sri Lanka'da, bu yıl ise Kenya'daydım. Uçaklarda yolcuların önemli bir kısmı Türkiye'nin yardım kuruluşlarını temsil eden görevli ve gönüllülerdi. Her kurban bayramında yaklaşık 100 farklı ülkede iyilik gönüllüleri ülkemizin hayırseverlerini temsilen görev yapıyor. O ülkelerde Türkiye'ye olan sevgi, güven ve umut artıyor, güçleniyor.

Kenya'da Kurban Bayramını birlikte karşıladığımız Rida Derneği'nden Ahmet Gazi Beye Dr. İsa Kaya'dan gelen mesaj çoğu şeyi özetliyordu..

"Mücadele insanları olgunlaştırır. Ümmetin fedakar vakıf gençleri idik.
Gençliğimizde sokak sokak kurban derisi toplayıp THK'ya kaptırmayacağız diye mücadele ederdik.
Gizli toplama yerlerinden ana depolara gece operasyonları ile transferler sabaha kadar devam ederdi.
Bayram sonunda o yılki vakfın kursun ve yurdun ihtiyacını karşıladıysanız bayram bizim için oydu.
Anne babamızla kurbanda bir arada olamazdık, bayramlar böyle geçerdi.
Şimdi de kurbanları dünyanın yetim ve yoksullarına ulaştıracağız diye yollardayız.
Bu sefer eşimiz çocuklarımızdan uzağız.

Allah'a binlerce şükür azmin ve çalışmanın karşılığını Allah bahşetti.
Türkiye'nin önü açıldı, vesayet kırıldı, zekat ve sadakalarımız arttı, her camia rahata kavuştu.
Kurban derisi toplama kavgaları bitti.
80'li yılların o altın gençleri şu anda dünyanın dört bir yanındalar. Dünyanın mazlum mustaz'af ve yetimlerine kurban eti dağıtacağız diye koşturuyorlar.
Şu anda isimlerini bilmediğimiz o cesur insanlar haritadan ismini bile bilmediğimiz yerlere milletin emanetlerini taşımaktadır.

Selam olsun o altın neslin çocuklarına. Selam olsun Afrika'ya, Asya'ya, Balkanlar'a, Ortadoğu'ya,
tüm dünyanın mazlum ve yetimlerine.

Allah'ım sen bu gayretleri boş çevirme. İçimizdeki bazı beyinsizler yüzünden bizleri helak etme, bizlere merhamet et. AMİN."

Türkiye'nin merhamet elçisi sivil toplum kuruluşları dünyanın dört bir yanında destan yazmaya devam ettikçe hedef olmaya devam edeceğiz.

Bize yakışan, mağdur ve mazlum coğrafyalarla ilgilenmeye ve onların yanında olduğumuzu samimi olarak göstermeye devam etmektir.

Namazda bütün dikkatine rağmen şeytanın vesveselerinden kurtulamayan bir kişi Mehmed Zahid Kotku R. Aleyh Hocaefendi'ye durumunu anlatıp çare sorduğunda merhum Hocaefendi ilgili kişiye sağlam bir abdest almasını tavsiye ettikten sonra şöyle der; "Motosiklet sürücüsü süratini artırdıkça yüzüne çarpan rüzgar şiddetlenecektir. Namaz konusunda dikkat ve hassasiyetin devam ettikçe şeytanın vesvesesi ve tasallutu da şiddetlenecektir.."


 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.