Tarihi Sarıkaya Roma Hamamı
Geçtiğimiz gün Yozgat'ın Sarıkaya ilçesine termal tatil için bulundum. Çocukluğumun bir kısmı bu ilçede geçmiştir. Yüzmeyi biliyor musun? Diyenlere elbette biliyorum bizim denizimiz yok ama termalimiz var diyorum. Evet yüzmeyi buralar da öğrendim. Kaplıca tutkum tıpkı türbeler gibi vazgeçilmez olacak gibi ikisi de çocukluktan kalma bir alışkanlık diyebilirim.
Sevgili okuyucularımı da bu gibi kaplıcalardan faydalanmalarını isterim. Şifayı veren Rabbimiz şifayı arayanda bizler olmalıyız. Bakın Sarıkaya Kaplıcaları nelere şifaymış öğrenelim.
- Romatizmal ağrılar
- Eklem kireçlenmesi
- Bel fıtığı ve siyatik ağrılar
- Böbrek taşı rahatsızlığı
- Karaciğer ve safra kesesi rahatsızlıkları
- Cilt hastalıklarına etkisi gözlenmektedir.
İlçe de iki adet Termal Kaplıca bulunmaktadır. Her iki termal kaplıca haftanın her günü müşterilerine açıktır.
2018 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınan Sarıkaya Roma Hamamı ya da diğer adıyla Kral Kızı Hamamı Yozgat Sarıkaya İlçesi Kaplıcalar Mahallesi'ndedir. Kaplıca tesislerinin içerisinde bulunan Sarıkaya Roma Hamamı’nın Roma Dönemi'ne ait antik ismi “Basilica Therma (Aqua Sarvenae)”dir.
Sarıkaya Roma Hamamı'nın büyük kısmı yıkılmış, yalnızca tonozlu arka mekâna geçişi sağlayan batı cephe duvarı ayakta kalabilmiştir. Bu kısımda 10 gözlü ve 2 katlı mermer, kemerli bir duvar görülmektedir. Cephe Korint düzeni entablatur dizilişine uygun yapılmıştır. Kemer ayakları üzerindeki yarım sütunların en alt kısımları hariç diğer kısımları tahrip olmuştur. Batı cephe arkasında 3 gözlü ve tek katlı bir kemer ile, bunun kuzeyine doğru ön cephe kemerleri boyunca devam eden iç kemer sıralarına ait alt kısım taşları görülmektedir. Yaklaşık 30 metre uzunluğundaki duvarın kuzey ve güney uçlarında dairesel havuz kısımları görülmektedir.
Antik Dönem'de Aquae Sarvenae ve Basilica Therma diye adlandırılan Sarıkaya, o dönemde de önemli bir kaplıca merkeziydi. Roma Dönemi'ne ait hamamın yalnızca tonozlu mekânına geçişi sağlayan arkat dizileri ile bunun üzerindeki boğa başlı kornet motifli süslemeleri günümüze kadar gelebilmiştir. Yapı üzerine sonradan yapılan eklentilerle oldukça tahrip edilmiş olmakla birlikte 2010 yılında Yozgat turizmine katkı sağlaması amacıyla temizlik kazıları başlatılmıştır.
Sarıkaya Kaplıcaları Efsanesi (Kral Kızı Hamamı)
Roma Kral Kızı Hamamı diye bilinen Sarıkaya Kaplıcaları'nın efsanesi halk arasında şöyle anlatılır: Kayseri'de oturan Roma krallarından birinin kızı amansız bir hastalığa yakalanır. Kral kızını birçok hekime götürür, tedavisi için her şeyi yapar. Ama güzelliği dillere destan bu kızın derdine çare bulunamaz. Kızın hastalığı gün geçtikçe ilerlemiş ve kız artık yürüyemez bir hale gelmiştir. Ayakları tutmamaktadır, dizleri küt olmuştur. Bugünkü adıyla kızın hastalığı romatizmadır. O günlerde Sarıkaya sazlık ve bataklıktır. Sıcak suyun olduğu yerde küçük bir gölet oluşmuştur, balçık halinde çamurlu bir hamamdır burası. Kral küçük kızını son çare olarak bu sıcak suyun bulunduğu yere gezsin diye gönderir. Artık ömrünün sayılı günlerini yaşayan zavallı kız avunmak için bu çamurlu gölet kenarında dolaşmakta, zaman zaman da arkadaşlarıyla çamurlara girmektedir. Gezmek ve avunmak için girdiği çamurlar ve sıcak su kıza iyi gelir. Bir müddet burada kalır, gün geçtikçe kızın hastalığı iyi olmaya başlar. Küt dizleri açılır; yavaş yavaş adım atmaya ve yürümeye başlar. Sonunda tamamen iyileşen güzel kızın buradaki sıcak sudan iyi olduğu anlaşılır. Bunun üzerine kızın babası kral, buraya mermerden bir havuz yaptırır, etrafını kesme büyük taşlarla çevrilir, önceleri kimsenin olmadığı bu havuz çevresinde bir şehir oluşur. Kralın kızının adı bu yeni şehre verilir. Yetmiş bin nüfuslu bu şehrin adı "Öper" veya "Hoperi"dir. Şehrin ulaşımı ise Sarıkaya'nın Beştepeler mevkiinden geçen Yozgat ve Kayseri şoselerinden sağlanmaktadır. Bu büyük şehir bir deprem sonucu yok olmuş, sadece hamamların olduğu yer kalmıştır.
Kaynak: Yozgat İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Arşivi ve Yozgat Müze Müdürlüğü Arşiv
Ören yerine daha önce 2018 yılında gitmiştim şimdi 2022 gözüme ilişen farklı gelen ne mi oldu? Sanki günden güne bu taşlar azalıyor gibi, ören yeri yeterince korunmuyor. Bu tarihi mekânı koruyan bir bekçi-güvenlik görmedim. Güvenlik önlemleri de yok. Teller korumasız dokunmanızla aşağıya doğru gidiyorsunuz. Çevre halkına da tehlike addediyor.
Teller ile çevrili olan ören yerinden dışarı çıkmış sütun taşları gözümden kaçmadı. Buradan yazmakta fayda var. Yozgat İl Kültür Müdürlüğüne seslenelim lütfen tarihimizi koruyalım, madem böyle bir şeye başlandı devamı gelsin turizm canlansın isterim.
Sizlere 4 yıl önce çekmiş olduğum resimleri ve 4 yıl sonra çektiğim resimleri ekleyeceğim arada ki farkı bulalım.
Bana göre bu tür çalışmalar gizli mekânda yapılır halkın gözü önünde yapılması uygun değildir. Bu arkeoloji kazıları güneş, yağmur, kar gibi doğal olaylardan korunmalıdır. Bu taşlar rüzgârın etkisiyle bile tahrip olmaktadır. Neden bu kazı yerlerinin üstü-sağı solu koruma altına alınmıyor.
Kısa zaman önce de Göbekli tepede bulundum oradaki koruma çalışmalarını bile yeterli görmezken bizim Sarıkaya Hamamının bu şekilde ulu orta durması daha bir rahatsız etti beni. Kaplıca otelinin üst tarafında bulunan sütun taşlarına lütfen sahip çıkalım.
2018- 2022 Temmuz ayı fotoğraflarıdır.