Tanzanyalı Atlet

Naim ÖZGÜNER

Hava kararmaktadır. Maraton sonuçlanalı bir saati geçmiştir. Stadyum neredeyse boşalmaktadır. Temizlikçiler etrafı yavaş yavaş toparlamaya başlamışlar. Tam o sırada stadyumun giriş kapısında siyahi bir atlet belirir. Atletin gözü bitirme ipini aramaktadır. Hızla ilerler ve ipi göğüsler.

1968 Mexico Olimpiyatlarında tarihe geçen bu atletin adı John Stephen Akhwari’ dir. Tarihe geçmesinin asıl nedeni ipi en son göğüsleyen atlet olması değildir. Yarışı bitirdikten sonra söylediği sözler olmuştur.Yarış esnasında bir kaza geçirmiş ve yaralanmıştır. Tedavisi yapılmış ama bacağı halen kanamaktadır. Stadyumda alan küçük bir kalabalık bu atleti alkışlar. Alkışlayanların bir kısmı takdirle alkışlarken bir kısmı ise yaralı bacağı görmemektedirler belki de.İki gazeteci henüz stadyumdan ayrılmamıştır. Soru sormak için yanına gelirler ve:-Yarışı kazanma şansınızı kaybetmiştiniz. Neden yarışı bitirmek için kendinizi bu kadar zorladınız?Tanzanyalı atlet soruya şaşırır ve şaşırtan bir cevap verir:-Ülkem beni bu yarışa başlayayım diye değil, yarışı bitireyim diye gönderdi.

PAZARLAMACI

Ayakkabı üreticisi bir firma Pazar araştırması için bir elemanını geri kalmış bir bölgeye gönderir. Bu bölgede teknoloji adına hiçbir gelişme olmamıştır. İnsanlar yarı çıplak ve yalınayak dolaşmaktadır. Eleman merkeze şu raporu verir: “Burada hiç kimse ayakkabı kullanmıyor. Bu bölgede ayakkabı satamayız.”Firma bir süre sonra başka bir elemanını aynı bölgeye gönderir eleman incelemelerini yapar ve raporunu merkeze bildirir:“Bu bölgede müthiş bir potansiyel var. Hiç kimse ayakkabı kullanmıyor. Buraya çok acil 40 bin çift ayakkabı gönderin.”

DİLENCİ

Bir bahar gününde Brooklyn köprüsünde kör bir adam dilencilik yapıyormuş. Dizlerinin dibine bir tabela koymuş. Üzerinde “doğuştan kör” yazılıymış. Dilencinin önünden yüzlerce kişi geçip gidiyormuş ama kimse de dilenciye para vermiyormuş. Bir reklamcı bunu görmüş, dilencinin önündeki tabelayı almış, arkasına bir şeyler yazıp tekrar dilencinin yanına bırakmış. Ne olduysa bundan sonra olmuş, gelip geçen herkes bu tabeladaki yazıyı görüp okuyunca dilencinin önüne para atmaya başlamış. Neymiş ki bu insanları bu kadar etkileyen tabeladaki yazı! Tabeladaki yazılı bir cümle gidişatı değiştirmiş, insanları etkilemiş. Tabelada şu yazılıymış: “Bu gün çok güzel bir bahar günü…Ama ne yazık ki ben göremiyorum”  

e-mail:naimozguner81@gmail.com