Herşey güllük gülistanlık giderken bir bakarsın ki…
Gençlerin, genç dediklerin; mottolarla, dövizlerle bindirilmiş kıtalar suretinde 3-5 ağaç bahanesiyle kendi ülkesini yakar, yıkar, devletine isyan eder. CNN International’a röportaj vermek için binbir zahmet içine girer.
Müslüman sanılan kardinaller yargı, emniyet, istihbarat ve türlü devlet kurumlarının içini boşaltır millet için çalışanlara ve milletin kalbine hançer indirir.
Ülkeye çağ atlatacak projelerin mümessilleri kodesle yüzleşme tehdidi altına alınır
Asker ve polis; yani bu milletin tamamını temsil eden, tamamından teşekkül etmiş meslek grubu mensupları yaptıkları görevin kutsiyeti nispetinde taarruza uğrar.
Bombalar patlar, mayınlar infilak eder, ortalık barut kokar.
O barut kokusu koca bir 21.yüzyıl İslam coğrafyası için biçilmiş bir rolün yakıtı gibidir aslında.
Sen Anadolu’dan bir hayal kurdukça Gazze düşer, Filistin düşer.
Sen Anadolu’dan ses verdikçe sana koşan, seninle hem hal olmuş Arap ve müslüman iş adamları uluslararası terörist ilan edilir, kırmızı bültenlerle çembere alınır.
Sen Anadolu’dan adım attıkça Mısır düşer. Mursi gider, Firavun gelir.
Sen Anadolu’dan yükseldikçe Katar’ın bile borsası vurulur.
Sen Anadolu’dan Arş’ı titrettikçe Kabe’ne vinç düşürülmek istenir. Mina’da kaza süslü mesajlar verilir.
Senle bir yola girmiş olan liderler aileleriyle vurulur, ekonomik suikastlerle derdest edilir, petrol kozuyla indirilme potasına girer.
Kısaca sen, ülken ve makus talihini yenmek isteyen İslam coğrafyası için adımlar attıkça bir el seni durdurmakta gecikmez.
İngilizler IŞİD’le dünya haritasını tekrar dizayn edecek diye senden suya sabuna dokunmadan sadece izlemen istenir.
Ortadoğu, İslam Dünyası’nda ayrık otu olan ve İslam’la uzaktan yakından alakasız olan İran’a, Şia fitnesine teslim edilirken etki gücünü ve uluslar arası pozisyonunu kaybetmen için birbiriyle alakasız, birbirine benzemez ülkeler ve terör örgütleri eş güdümlü olarak kaos çıkaracak eylemlere imza atar.
PYD ve türevleri, IŞİD ve irili ufaklı tüm organize terör örgütleri Pers fitnesi etrafında ehli sünnet inancındaki asli Müslümanları ve İslam’ı hedef alır.
Özetle İslam dünyasına ve onun son kalesi olan Türkiye’ye savaş açılır.
Ve bize bu birbirine benzemez; fakat Hakk’ı susturup batılı inşaa etmek için birbirleri ile kenetlenenlere karşı yapmamız gereken tek bir hamle kalır.
Bir ve beraber olursak hainleri püskürtür ve akabinde tarumar ederiz. Fakat kenetlenemezsek yok olur gideriz.
Seçim bizim !