Ruhun şad olsun Sütçü Imam ! Sen yerinde rahat uyu
31 Ekim, tarihte “Sütçü Imam Ayaklanması” olarak bilinen ve sonsuza kadar hafızalardan asla silinmeyecek olan bir kutlu direnişin ve destanın hatırlandığı dem.Sütçü İmam’ın Maraşta tesettürlü bayanlara sarkıntılık yaparak onların başlarındaki örtüyü almaya çalışan zorba Fransız askerlerine haddini bildirdiği günden bu yana o zihniyetin içerdeki temsilcileri başörtüsünden rahatsızlık duymaktadırlar.
Yıllardır Türkiye’de acımasızca icraatlarını uygulayan bu insafsızlar müslüman bayanlara “Ya başörtünü açarsın yada evinde oturmak zorunda kalırsın” diyerek onları inançlarıyla kariyerleri arasında tercihe zorlayarak psikolojik baskı uyguladılar. Nice müslüman bayanın psikolojilerini altüst ederek dünyevî istikballerinide allak bullak ettiler.
Halka rağmen demokrasiyi kendilerine ilke edinen CHP zihniyeti müslümanların inançlarına saygisizligida ilke edinmiştir her zaman. Bundan dolayıdır ki her geçen gün kan kaybetmekte ve halk nezdinde itibarsizlasmaktadirlar. Bugün dahi, 31 Ekimde parlementoya başörtüsüyle geleceğini açıklayan AK Parti vekilleri için CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu meclise sahip çıkacağız ve buna izin vermeyeceğiz ifadelerini kullanabilmektedir.
18 Nisan 1999 seçimlerinde İstanbul milletvekili olarak seçilen Merve Kavakçı inancının gereği olarak meclise başörtüsüyle girince özellikle Bülent Ecevit sert ve kaba bir uslub kullanmış “ Bu kadına haddini bildirin” demişti. Bugün ise AKP ezici çoğunlukla bu zihniyete haddini bildirmektedir. Yıllar önce Sütçü İmam nasıl ki serseri Fransız askerlerine haddini bildirmiş ise aynı metafizik gerilime ve mefkureye sahip iktidarın temsilcileri demokratik yollarla özüne Fransizlasmis bu zümreye haddini bildirmektedir. Aslında iktidar değil halktır haddini bildiren Fil Dişi mağaralarından halka rağmen Halkçı! olduğunu iddia eden iki yüzlü Halk Partililere.
CHP veya DSP zihniyeti tam anlamıyla şizofrenik veya münafık bir zihniyettir. Bir taraftan Halk partisi olduklarını iddia ederlerken diğer taraftan halkın en kutlu değerlerine zorbalığın adını uygarlık koyarak saldırmaktan asla vazgeçmezler. işlerine gelince bizde müslümanız veya benim ninemde tesettürlüydü yaygarasını yaparlarken bir müslümanın İslami kıyafetle üniversitede talebelik yapmasından dahi rahatsız olurlar ve şu iki ayet bu tiplerin psikolojisini ne güzel özetler.
“İnsanlardan öyleleri vardır ki inanmadıkları halde Allah'a ve ahiret gününe inandık, derler. Allah'ı da, iman edenleri de aldatmaya çalışırlar. Oysa kendilerinden başkasını aldatamazlar da, bunun farkında değiller.” (Bakara:2:8-9)
Oysa ki aldatmak aldanmaktır ve bu tarih boyunca hep böyle işlemiştir. Kutsal metinler aldatanların her daim aldanan olduğunu beyan ederler.Şeytan,Kabil,Kenan,Züleyha,Azer, Nemrud,Firavun veya İskaryot misalleri aldatanların her daim aldanan olduğu ve sonunda kaybettikleri vurgusunu yapar. Aslında insan, vicdanını ve dolayısıyla adalet duygusunu kaybetmisse bundan daha beter ne olabilir ki?
Sen halk partisi olduğunu iddia edeceksin sonra halk’in uğrunda savaştığı ve canını, kanını hatta evladını verdiği değerlere saldiracaksin. Elbette bunun cevabını halk, en güzel şekilde verecekti ve 31 Ekim 2013 bu tablonun göstergesi. Sen yerinde rahat uyu Sütçü İmam. Ruhun sad olsun.