"Cemaat parti kuracak mı?",
"Cemaat hangi partiye oy verecek?",
"Cemaat Ankara ve İstanbul'da kimi destekleyecek?"
Bu üç soru üzerinden yaklaşık iki aydır değerlendirmeler yapılıyor.
Birbirinden farklı değerlendirmelerle ilginç iddialar gündeme getiriliyor.
Bu sorulara cemaat üzerinden cevap aranınca yüzde üç civarlarında bir oy tespiti yapılıyor. Oysa cemaat tabanınınrahatsızlığı ortada ve bu nedenle dikkate alınabilecek oy oranı yüzde 0.5 dolaylarında.
Yani cemaatin Beyaz Türkleri...
Cemaat üzerinden güçlerine güç katan iş dünyası ve paralel bürokrasi çevreleri…
Algı operasyonunu yöneten ekiple, paralel yapı çevresinde kümelenen çıkar grupları...
Peki bunlar ne düşünüyor?
Oslo sürecinden bu yana hükümeti yıpratmak için ellerinden geleni yapanlar, hatta daha açık konuşalım; büyük bir kampanyayla AK Parti’ye karşı savaş açan abiler kime oy verecek?
Soru bu...
Cevabı ise basit:
"Her ilde AK Parti adayının karşısındaki en güçlü adayın partisi desteklenecek. CHP, MHP, BDP, SP, BBP hatta İP fark etmez, kaybeden AK Parti olsun yeter."
Olay bu kadar net iken farklı sorulara, zorlama cevaplar aramaya gerek yok.
Abiler bir aydır seçmen eğilim haritası üzerinde çalışıyor.
Bu konu için özel bir ekip kurdular.
Bu ekip sadece desteklenecek partiyi tespit etmiyor, aynı zamanda yerel basındaki uzantılarıyla kamuoyunu yönlendirmek için de gerekli faaliyetleri yürütüyor. Hatta AK Parti'ye karşı diğer partilerin ittifakını sağlayabilmek için ziyaretlere başladılar bile…
Paralel yapılanma, yüzde 0.5 'lik bir oy oranı olmasına rağmen bu tür manipülasyonlarla AK Parti'nin elindeki iki yada üç büyük belediyeyi kaybetmesini sağlayarak "İşte bizim gücümüz bu" mesajı vermeye çalışacak. Örgüt, baronlardan ve kirli ittifaklardan sağlanan sanal gücü kendi gücü olarak yansıtmaya çalışacak. Yoksa bunların oluşturmaya çalıştığı korku imparatorluğu 30 Mart'ta sandığa gömülecek, bunu çok iyi biliyorlar.
Yani 30 Mart seçimleri, AK Parti'nin iktidarını sürdürme mücadelesinden çok paralel yapının var olma mücadelesine sahne olacak.
Peki cemaat neden parti kurmuyor?
İlk nedeni yukarıda da söz ettiğim gibi sandık güçleri 0.5. Yalnız tek neden bu değil. Parti yönetimini oluşturmakta zorlanıyorlar. Oluştursalar bile halkın yönetime bakışının ne şekilde olacağına dair öngörüleri çok karamsar. Yoksa cemaatlerin siyaset dışı kalması yönünde bir ilkeleri yok.
Diyelim partiyi kurdular… Sıra yönetime geldi.
Nasıl şekillenir?
Gelin birlikte bakalım:
Genel Başkan : Hakan Şükür
Eş Başkan : İdris Bal
Siyasi ve Hukuk İşleri : Ahmet Can (Yargı İmamı olduğu iddia ediliyor)
Teşkilat : İlhan İşbilen
Seçim İşleri : Muhammed Çetin
Tanıtım ve Medya : Ahmet Hakan
Dış İlişkiler : Bülent Keneş
Sosyal İşler : Hüseyin Gülerce
Yerel Yönetimler : Erdal Kalkan
Ekonomi İşleri : Akın İpek
Halkla İlişkiler : İbrahim Öztürk
Mali ve İdari İşler : Rızanur Meral
Ar-Ge : Kozanlı Ömer (Emniyet İmamı olduğu iddia ediliyor)
Genel Sekreterlik : Ertuğrul Günay
Kadın Kolları : Nazlı Ilıcak
Gençlik Kolları : Mahir Zeynalov
Bu kadro ile siyaset, bu kadro ile seçim başarısı, bu kadro ile ülke yönetimine aday olmak. Söz milletin…
www.twitter.com/aslandegirmenci
degirmenciaslan@gmail.com