PANORAMA 1453 ZAMAN TÜNELİNDEN BİR KESİT
İstanbul’da Olup ta Bu Müzeyi Hala Görmeyen Var mı?
BİNDER (Başakşehir İnsan ve Çevre Derneği) nin dernek faaliyetleri çerçevesinde zaman zaman İstanbulda şehir içi tarihi ve kültürel mekanlara geziler düzenlemektedir. 2008 Aralık ayı bir Pazar Sabahı da programda Topkapıda Merkezefendi Camiinin hemen yüz metre kadar yakınında bulunan Panorama 1453 Müzesi gezilip görülecekti. Ben o gün önce geziye pek niyetim olmadığını söyleyince Aman Abi sakın gelmemezlik etme böyle bir müzeyi daha görmedin dediler. Müze henüz resmen açılmamıştı. Dernek olarak ziyarete izin veriliyordu. Nitekim gerçekten de böyle bir müzeyi ne gördüm ve ne de duymuştum. Bu nedenle bu müzeyi gördükten sonra herkes tarafından ve özellikle ilk ve orta öğretim seviyesindeki öğrenciler tarafından gezilip görülmesini ısrarla tavsiye ediyorum. Ayrıca birkaç günlüğüne İstanbula gidenler de programlarına müze ziyaretini de dahil ederlerse gerçekten görmeye değer olduğunu takdir edeceklerdir.
Müze ziyareti Pazar günü hayli kalabalık olduğundan gruplar halinde ve sıra ile gezilebiliyor. Hafta içi mesai bitimine yakın(sabah 8 den akşam 7 ye kadar) gidilirse daha rahat görülebilir.
Müzeye girişte antreden dik bir merdivenle iki kat aşağıda bulunan bir koridora iniliyor. Bu koridor ziyaretçilerin sağlı sollu müzeye gidiş ve gelişine uygun olup koridorun sonunda yine bir merdivenle yukarı panoramik resime çıkılıyor. Yalnız koridorun başından sonuna sağlı sollu duvarlarda İstanbul’un fethinin hazırlıklarını ve fethin safhalarını anlatan metinler ve resimler bulunan tablolar sergilenmiştir. Ziyaretçiler bu tabloları okuyup inceleyebilir, İstanbulun fethi hakkında yeterli bilgiye sahip olabilir. Koridorun sonunda merdivenden çıkınca gördüğünüz manzara karşısında adeta şok oluyorsunuz. Müzenin dışından bakıldığında orta büyüklükte bir caminin kubbesine benzeyen bu alan 35 m çapında bir platform ve 18 m yükseklikte kapalı bir mekan olduğunu eğer bilmiyorsanız fark edemiyorsunuz bile. Kapalı bir mekandan açık bir havaya çıkıyor ve adeta uçsuz bucaksız gökyüzünün altında İstanbulun fethini görüyor adeta yaşıyorsunuz.
Bu müze İstanbul'un fethinin anlatıldığı; İstanbul'un ve Türkiye'nin ilk panoramik müzesidir. Dünyadaki yaklaşık 30 kadar benzerinden farklı olarak üstü kapalı olan tek panoramik müze olarak dünyada bir ilk olma özelliğini de taşıyor. Haşim Vatandaş başkanlığında 8 ressamın çalışması ile oluşturulmuş resmin başlangıç ve bitiş yeri olmadığı ve küresel biçimde şekillendiği için resim üç boyutlu olarak algılanıyor. Resimde yaklaşık 10 bin civarında figür kullanılmış ve resimdeki her ayrıntı tarih danışmanlarının süzgecinden geçirilerek hazırlanmıştır. 29 mayıs 1453 sabahı Osmanlı askerlerinin şehre girmeye başladığı anı tasvir eden resim ile gezilen alanı sınırlandıran bolum arasında aslına uygun olarak, gerçek boyutlarında barut fıçıları,kılıçlar,toplar, oklar,yaylar,havan topları, Fatih Sultan Mehmet'in döktürdüğü 80 cm. çapındaki şahi toplarının imitasyonu* yerleştirilerek fetih anını hafızanızda çanlandırılması daha da kolaylaşmıştır. Bir çok ayrıntının olduğu mekanda ilk bakışta Ulubatlı Hasan'ın elinde sancak arkasında ok saplanmış hali, rum ateşi* olarak adlandırılan ve karışımı hala bilinemeyen sıvısı ve su ile söndürülemeyişi ile yarattığı dehşeti, toplarla dövülen surlardan kopan ve düşen parçalar surlara merdivenle tırmanmaya çalışan askerler ile Bizanslıların çift başlı kartal sembolü, mehteran takımı, arka kısımda sıralanmış düzenli ve nizami yeniçeri orduları göze çarpmaktadır. Bir o kadar önemli resim de at üstünde Fatih Sultan Mehmet'in ve yanında Hocalarının ve kumandanlarının bulunduğu resimdir. Savaş sırasında 22 yaşında olması nedeniyle Bellini'nin Fatih'i 40 lı yaşlarda gösteren portresinden* esinlenilerek 22 yaşında resmedilmiş ayrıca her ne kadar görmek icin biraz caba sarfetmek gereksede bulutlarda saklı olarak bellini'nin orjinal portresi de yerini almıştır. Sevgili dostlar İstanbulun fethi yaklaşık 550 sene önce gerçekleşti. O günden bu güne devirler değişti. Bize o günkü iman ve heyecan lazım. Bu müzeyi görmekten fethi yadetmekten maksat o günkü şevk ve heyecanı bugünkü nesillere tanıtmak gösterebilmektir. Gelecek yazım da da kısmet olursa İstanbulun Fethini tahlil etmeye çalışacağım. Fethi gerçekleştiren şartları ve emeği geçen mübarek insanları ve kurumları irdelemeye çalışacağım.
Size o günü anlatan ve internetten aldığım müzeden bazı resimleri takdim ediyorum. Allaha emanet olun.