Peygamber, Ulu Yaratan'ın Elçisi ve Habercisidir. O, insanlığa büyük ve hayatî müjdeler getirmiştir.Allah'a ve Elçisine iman edenleri ve sâlih işler işleyenleri ebedî mutlulukla ve Cennet'le müjdelemiştir.
O bir uyarıcıdır, iman etmeyenleri, inkâr edenleri, yalanlayanları, Allah'a ve Resulüne karşı gelen isyancıları uyarmış ve korkutmuştur.
O, bütün insanlık için en güzel örnek ve modeldir.
O, yeryüzünde gerçek, âdil, kalıcı bir barışın ve güvenliğin nasıl olacağını göstermiştir.
O, en güzel ve en yüksek bir ahlâk sahibidir.
O kanaat, yardımlaşma ve paylaşmayı emr etmiş, öğütlemiştir. İnsanlar bu emri ve öğüdü tutarsa, yeryüzünün nimetleri bütün insanlara yeter, kimse sıkıntı ve açlık çekmez.
O, her tür zulmü yasaklamış ve kötülemiş, daima adaletten yana olmuş, gerçek adaletin ne olduğunu göstermiştir.
O, hiçbir öğretmenden ders almadığı, hiçbir okulda okumadığı halde insanların en bilgilisidir.
O, insanların en bilgesidir.
O, hayvanlara, bitkilere, taşlara bile merhamet etmiştir.
O, eline çok imkânlar ve servetler geçmesine rağmen bunları dağıtmış, kendine pay ayırmamıştır.Bu yüzden bazen kendisinin ve ailesinin aç kaldığı bile olmuştur.
O, gelmiş ve geçmiş insanların en sabırlısı ve halîmidir.
O, günahlardan korunmuş, Cennetle müjdelenmiş ismet sahibi bir Peygamber, Allah'ın Resulü olmasına rağmen en fazla ibadet yapan, en fazla istiğfar eden kul olmuştur.
İnsanlık tarihinde dünya ve varoluş imtihanında ondan daha fazla başarılı olan kimse yoktur.
O, Peygamberler kafilesinin başıdır.
O, âdem Oğullarının seyyididir (Efendisidir) ve bundan dolayı gurur duymamış, fahr etmemiştir.
O, en cömert insandır.
Diline onun kadar hâkim olan, lisan afetlerinden onun kadar kaçınan başka kimse yoktur.
Saraylarda, lüks meskenlerde yaşamamış; taştan, topraktan, hurma ağacından yapılmış çok mütevâzı evlerde oturmuştur.Bütün ömrü boyunca buğday ekmeği ile eti doyasıya yememiştir.
O, nice kötülük edenlere iyilik etmiştir.
O, nice suçluları affetmiştir.
O, kadınlara en büyük saygıyı göstermiş, onlara değer, izzet ve haysiyet kazandırmıştır.
O, başına gelen musibet ve belâlara sabr etmiştir.
O, kendisini taşlayan, yaralayan, ayakkabılarının akan kanlarıyla dolmasına sebep olanlara beddua etmemiş, "Ya Rabbi, kavmim cahildir, onlara hidayet ver, onları affet" diye hayır dua etmiştir.
O, asla kibirlenmemiş, böbürlenmemiş, gururlanmamıştır. Gelmiş geçmiş, gelecek insanların en büyüğü olmasına rağmen daima mütevâzı ve alçak gönüllü olmuştur.
O, yalanı ve yalancıları, emanetlere hıyanet edenleri, verdikleri sözleri tutmayanları uyarmış ve kötülemiştir.
O, Tevhid inancından en ufak bir tâviz vermemiştir.
Hiçbir insan ondan daha doğru olmamıştır.
Hiçbir insan ondan daha emîn olmamıştır.
Hiçbir insan ondan daha bilge olmamıştır.
O, kendi nefs ve hevasından konuşmamış, vahy-i ilâhî ve ilham-ı ilâhî ile konuşmuştur.
Onun medeniyeti, insan ve yeryüzü boyutlarına en uygun ve muvafık gerçek medeniyettir.
O, en nâmüsait şartlar, en büyük imkânsızlıklar içinde tarihin kaydettiği en muazzam, en kalıcı başarıya nâil olmuştur.
O, bütün Müslümanların ve bütün insanların veliyyinimetidir.
O, acı çeken, zulme uğramış, ezilen, sıkıntılar içinde yaşayan insanlara en büyük teselliyi getirmiştir.
Varoluşun sırları hakkında, diğer Peygamberlerle birlikte, ondan daha güzel ve daha doğru cevap veren başka kim vardır?
Halilullah İbrahim aleyhisselâm onun atasıdır.Musa aleyhisselâm, İsa aleyhisselâm ve diğer Peygamberler onun kardeşleridir.
Müslümanların ona getirdiği candan yürekten salat ü selâmlar gibi hayırlı dualara başka kim nail olmuştur?
Onun Allah katından getirdiği Dinin, Kitabın, Şeriatın, Nizamın hükümleri, çözümleri hiç eskimez. Kıyamet kopuncaya, dünya batıncaya kadar onlar en doğru çözüm ve çareler olarak kalacaktır.
Ona iman eden, onun getirdiği dini kabul eden, Allah'ı onun öğrettiği gibi kemal sıfatlarla sıfatlı, noksan sıfatlardan münezzeh bilen, emirleri tutan, yasaklardan kaçınan kimseler ebedî mutluluğa erer ve kurtulur.
Onu yalanlayan, onu inkâr eden, onun dinini reddedenler Allah'a isyan etmiş olur.
O zat en büyük velinimettir.
Onun kadr ü kıymetini bilmeyenler ne büyük bir gaflet içindedir.
Ona ne kadar teşekkür etsek azdır.
O, miladî 632 yılında dünya hayatına veda etti ama ruhaniyeti bizimle beraberdir. Ümmetinin salat ü selamları ona ulaştırılır.
Evliyaullahın ve salihlerin bazısına onu uykuda ve uyanıklık halinde görmek nasib olur.
O, iman edenlere, salih ameller işleyenlere, iyilere, doğrulara, cömert mü'minlere dua etmiştir. Bu dualar üzerimize sâyeban olsun.
Onu vesile kılarak Allah'tan bağışlanma dileriz. Rab olarak Allahü Teâlâ'yı, nebi olarak Muhammed Mustafa aleyhissalatü ve selamı, düstur ve imam olarak Kur'ân-ı Azimüşşanı, Şeriat olarak Şeriat-ı Garra-i Muhammediyeyi kabul edip, güçleri yettiğince uygulayanlar inşaallah kurtulacaktır.
Candan yürekten Lâ ilâhe illAllah Muhammed Resûlullah diyerek iman edenler, bu imanlarını giderecek sözlerden, fiillerden ve davranışlardan kaçınanlar, ölümleri ömürlerine iman ile bitişerek dünyadan âhirete hüsn-i hâtime ile göçenler için ebedî zarar ve hüsran olmayacaktır.
O bize, hepimize en büyük iyiliği yapmış kimsedir.
Ona büyük minnet borcumuz vardır ve kendisine çok teşekkür ediyoruz.
Onu nefsimizden, yakınlarımızdan, sevdiklerimizden daha fazla, en fazla seviyoruz.
Ondan gördüğümüz faydayı ve iyiliği başka hiçbir insandan görmedik.
Bir gün yüz yüze buluşmak ümidiyle salat olsun ona, selam olsun ona.
Bizi ona ümmet kıldığı için eşi, ortağı, benzeri olmayan, zaman ve mekândan münezzeh bulunan, kemal sıfatlarla sıfatlı, noksan sıfatlardan münezzeh Âlemlerin Rabbine sonsuz hamdler ve şükürler.