Tarih, öncülerin omuzlarında yükselir: Öncüleriniz yoksa, ön alabilmeniz de, ön açabilmeniz de hayaldir. Öncelikleriniz yoksa, kaybolmuşsa, öncüleriniz de olmayacak demektir.
Öncüler, her zaman, en önden giderler; geleceği, geleceğin gelişini en önce onlar görürler. Geleceği, onlar öngörürler.
Önden gidenler, hep geriden gidenlerdir, önden gitmek için can atanlar değil: Öncülerin önde olmaları, öncülük yapıyor olmaları; hep önplanda olmaları anlamına gelmez. Aksine, öncüler, ön açanlar, çığır açanlar her zaman geri planda dururlar; öne çıkmaktan, görünmekten hoşlanmazlar. Geriden izlerler olup biteni: Bir yay gibi geri çekilerek gererler oklarının yaylarını: En uzak hedefleri bulabilmek, en ulaşılmaz ufuklara ulaşabilmek için...
Öncüleri öncü yapan, bedenen önde olmaları, önden gitmeleri değildir; zihnen, ruhen, vicdanen, kalben, zikren, fikren, şükren önde olmaları, önden gitmeleridir.
* * *
Öncüler, hep ilk'lere imza atarlar: İlk'ler, hep ilke'lerin ve ilkeli öncülerin çocuğudur. O yüzden öncüler, bütün ilk'ler ve bütün ilke'lere itina gösterirler: Kurucu ilk'lerin ve kurucu ilke'lerin izini sürerler.
Bütün ilkler, kardeştir: Ruh kardeşidir. O yüzden, ilkler, her zaman, kök ekerler toprağa. Tohum, ilklerin geliştirdiği ilkelerin ürünü olarak meyve verir, filizlenir, yeşerir.
Kök, ilklerin, ilkeleri uğruna soluk alıp-veren öncü kişilerin çilelerinin, ilkeli mücadelelerinin eseridir.
İlklere imza atan insanlar, hep kök ilke'nin, kurucu ilke'nin, varedici ilke'nin, her şeyi Vareden İlk'in / el-Evvel'in / Yaratıcı'nın yaratışının izini sürerler. Yaratıcı İLK'in, yaratıcı İLKE'sinin sırrını çözme ilkesiyle hayatlarını sürdürürler. O yüzden, fedakârlık, cefakârlık, alçakgönüllülük, oluş ve varoluş çilesi temel-koyucu, temel-kurucu, temelleri-koruyucu, varlığa ve hayata ruh üfleyici hayat ilkeleridir öncülerin.
* * *
Kanatlandırıcı İlk'le, hayat bahşedici kök'le, hayatımızı anlamlandırıcı ve değerli kılıcı İlke'yle ilişkilerimizi kopardığımız zamandan bu yana, ilk'siz / kök'süz, "ilke"siz, "ülkü"süz ve "ülke"siz bir hercümercin anaforuna tutulmuş vaziyetteyiz: İlkeleri, değerleri, anlamı hiçleştiren; egoyu, hazzı, ayartıyı, parayı, çıkarı ilâhlaştıran seküler hayat, hayatımızı bayatlaştırmaktan, banalleştirmekten, bayağılaştırmaktan başka bir şey sunmuyor bize.
İlkeleri yitirince, yolsuzluğun, hırsızlığın, haksızlığın, haramın peşinden koşturmaya başladık: Geldiğimiz noktada, yolsuzluğun en dikâlâsını "biz" yapıyoruz artık: Hırsızlığın, haksızlığın, haramzedeliğin en pespaye örneklerini "biz" koyuyoruz ortaya! Bu gidiş, tam anlamıyla başaşağı gidişten başka bir şey değil! Eğer bu başaşağı gidiş, tersine çevrilemezse, büyük felâketlerin, şiddetli ilâhî cezaların üzerimize yağması mukadderdir!
* * *
Allah'a çok şükür ki, bu gidişe "dur!" diye çırpınan ilkeli, yürek ülkesinin yüce gönüllü, çilekeş Müslümanları da var bu ülkenin. Cumartesi günü, Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde, bu dekadansla / çürümeyle, çözülmeyle dans vaziyetlerine "dur!" diyen bir ilk'e imza attı ilim, kültür ve eğitim derneği İLKE.
Gönül Kuşağı, Yekder, İGİAD ve İLEM gibi topluma çeyrek asırdır sosyal, iktisadî ve ilmî hayır işlerinde öncü, önemli katkılarda bulunan kuruluşları bir çatı altında topladı. İstanbul'daki belli başlı öncü hayır kuruluşlarının temsilcileriyle mülkî ve idârî erkânın da katıldığı toplantıda, kurucu başkan, gönül insanı Davut Şanver, İLKE'nin ilkelerini ve kuruluş felsefesini özetleyen nefis bir konuşma yaptı.
Şanver, İGİAD'la şu yoz ortamda helâl para kazanmanın nasıl mümkün olduğunu gösterdiklerini; Gönül Kuşağı ile onbinlerce yoksula cansuyu sunduklarını; Yekder'le binlerce çocuğun eğitimine merhem olduklarını; İLEM'le ilmiyle âmil öncü kuşakların yetişmesi için canla başla çalıştıklarını özlü bir şekilde anlattı. Davut Bey, "ayrıştırmayı değil birleştirmeyi, ötekileştirmeyi değil herkesi kucaklamayı hedefleyen, kulluk bilinci ve Allah'ın halifesi olma sorumluluğuyla hareket ederek insanlığın iliklerine kadar yaşadığı medeniyet bunalımının aşılmasına karınca kaderince katkılarda bulunacak uzun bir yolculuğa çıktıklarını" söyledi ve "tek başına bile kalsak, bu hakikat yolculuğundan dönmeyeceğiz" diyerek, salondaki herkesi buna şahitlik etmeye davet etti.
İLKE'nin Türkiye'de bir ilk'e imza atan bu ilkeli yolculuğunun benzer oluşumlara da öncülük etmesini umuyor ve şu dekadans zamanlarında böylesine ilkeli bir yolculuğu başlattıkları için emeği geçen bu mütevazi ve öncü kardeşlerimi yürekten kutluyorum.