KENDİSİNE çok güvenirdim. Bilgisine, haline, tavrına, anlatış tarzına, muhatap şekline hayrandım. Kalbi kalbime yansısın dediğim kişiydi. Olacaksam onun gibi olmalıydım.
Uzun yıllar sonrasında yalnız kaldığımız bir vakit kendisine efendim sizden nasihat istiyorum dedim.
Nasihat dışarıdan değil kendinden kendine olmalı dedi. Israr ettim, kırmadı.
Fikri krizlerin olsun, ama bundan çıkmasını bil, bildiklerini her zaman tahkik et ve güncelle diye başladı. Bu ilk madde bile bir ömür yeterdi ama devam etti.
Faal bir aklın olsun. İşlesin. Tembelliğe pirim verme. Akıl ile ilkeye ulaş ama bununla yetinme. Tam bilgiye, kuşatıcı hayat algısını ve ibadet anlayışını Fahr-i Kâinat Efendimiz ile yakala.
İman ve itaat kavramını birlikte düşünmeyi prensip haline getir. Kavramlar balığı yakalayan ağlardır.
Bilgi ile etkinleşmiş ve bunu sürdüren bir zihne sahip olmaya çalış.
Lafzi değil kavramsal düşünme yeteneği kazan.
Mitolojiye boğulma ama ondan yararlan. Anlayışını ve anlatışını kolaylaştırır. Bir meseleyi ele alıp değerlendirirken vicdani, psikolojik, akli ve kalbi olarak yaklaş. Katmanlı düşün, tek kanatlı olma.
Zekan ile hadiselere pratik çözümler bul, aklınla soyut düşünme melekeni geliştir, vicdanınla tart, kalbinden de iman sıcaklığını eksik etme.
Düşünmek aklın, anlamak kalbin fonksiyonudur. Birbirinden ayırma bunları.
İlim farzını terk etme. İlmin olmadığı yerde kargaşa ve gürültü olur, uzak dur.
Sabitelerini ve değişkenleri doğru belirle. Bunların karışması hayatı alt üst eder. Doğruyu eğri gösterir.
Kelimelerin olsun kendine has. İçlerini doldur. Kendine ait besili kelimelerle konuş.
Övgü ve sevgiye değil bilgiye değer ver ve bunu öne çıkar. Kuru malumat kişiye üstünlük duygusu, sahih bilgi kişiye sükûnet verir. Tercihin bu olsun.
Yaratılan kitapla indirilen kitabı kendini de içine katarak oku. Tekil okumalar tefekküre kapı aralamaz.
Teferruata boğulma selim ol.
Aşk ile aklını tamamla, bütünle. Aşk yoksa eksiklik vardır. Eksik olanın sözü de eylemi de yarımdır.
Böyle devam etti gitti.
Her cümlesi üzerinde uzunca düşünmeyi ve fikri sancılara düşmeyi gerektirecek nitelikte. Kendim istedim bunu şikâyetçi değilim. Ama doğrusunu söylemek gerekirse beklediğin nasihatler bu kadar kapsamlı ve insanda sancı oluşturacak cinsten değildi.
Gelen nasihatler bir nevi yaşam manifestosu şeklinde oldu. Bir hedef koydu önüme.
İdrak edip uygulamak nasip olur inşallah.
04.09.2019