ŞİİR
Muhyiddin ibn A'râbî
Bin yüz altmış beşte Endülüs'te doğdu
Vermişti Allah ona ilahi hikmeti
İlim irfan idi say ü gayreti
Halvet idi mektebi
Ibn Rüşd ile çağdaştı
İbn Rüşd akılcı iken
Muhyiddin keşif ehliydi
Bir meselede konuştular
Muhyiddin Rüşd'ü yendi
Boyun eğdi koca kadı
Dedi ki "Muhyiddin haklı!
Çünkü o zikir ehlidir
Kitapsız mektepsiz de bilir hakikati
Onun kalbine marifet Hak'tan inerken
Benimkine kitaptan."
İbn Rüşd dedi ki:
"Ey genç, gurur duyuyorum sen ilen
Bu zamanda bir tahakkuk ehliyle görüşmekten
Sence vardığım sonuç doğru mudur?
'Evet' dedi Muhyiddin İbn A'râbî
Sonra da 'Hayır!' dedi
Sarardı İbn Rüşd
Titredi
Korktu
Muhyiddin Ibn A'râbî ise şöyle söyledi:
"Evet ile hayır arasında
Nice boyunlar kopup
Kelleler yerinden oynar.
Şeriat bir kıl kadar ince
Kılıç kadar keskindir
Hakikat inceler ve kalınlar arasında
bir noktadır."
İşte İbn A'râbiînin ilmi
Bu noktada teşekkül etmekteydi
Ve böylelerine
Hakikat ehli denmekteydi
Şimdi bunun adı İslam tasavvufu
Ad değişir ama yol değişmez
Teslime Gülsen Nurdoğan